Karamsarlığa, gazeteciliğin doğasında olan olaylara şüphe ile yaklaşmaya, her şeyin ardını arkasını sorgulamaya, yanlış bir şeylerin olabileceği öngörüsüyle davranmaya bir süre ara verdim. İyimserliğe, zaman tanımaya, sabırlı olmaya devam ediyorum. Neden bahsettiğimi, benim aksimi düşünenler hemen anlar. Spor basınında şu an için benimle aynı görüşte olmayan o kadar isim var ki, bana nefretle ve alayla baktıklarını da görebiliyorum. Çünkü bazıları futbola, spora, olması gerektiği gibi yaklaşmadığı için (ya siyasi ya da kişisel hesapları ön planda tutanlar olduğu gerçeğini göz önünde bulunduruyorum) bana, “herkes Konyaspor yönetimine ve teknik heyetine “saçma sapan” işler yaptıkları için kızarken bu ne yazıyor” diyorlar. Neyse boş verin bunları.

            Şimdi kredi zamanı. Yanlış anlaşılmasın bankadan alınan krediyi kastetmiyorum. Alınmasında da bir sakınca görmüyorum. Ödeyebildiğiniz sürece, tefecilerden, Konyaspor’u sevdiğini iddia eden ancak verdiği parayı fazlasıyla alan namussuzlardan borç almak yerine bankadan almak daha akıllıca. Şimdi kredi tanıma zamanı. Bunu kastediyorum. Olayların üzerine, yönetimin yaptığı ciddi yanlışlardan gidilse gam yemeyeceğim. Ama futbolunun son günlerini yaşayan “Okan Yılmaz ve Ümit Bozkurt biraz geç gönderildi” diye lig başlamadan, takım daha hiç maç yapmadan, “bu takım küme düşer” demek çok akıllıca ve insaflı değil. Kimse, yönetimdeki birkaç kişinin yaptığı saçmalıkların arkasında durduğumu düşünmesin. O yöneticilerin neler yaptığını, hangi aciz işlere imza attıklarını da biliyorum. Özellikle Cihat Yazıcı Ağabeyimizin haklı olarak eleştirdiği Sayın Futbol Şube Sorumlusu Hasan Dağlı ile ilgili neler duyuyoruz, neler? Her şeyi biliyorum. Ama şimdi yazma zamanı değil.

Bir de şunu sormak gerek. Siz futbolcudan yana mısınız, Konyaspor’dan yana mı? “Bu futbolcu bu saatte nasıl takım bulacakmış. Niye gönderilmiş?” Konyaspor’a transferin son günü futbolcu geldiğinde kimse sesini çıkarmıyor.  İyi futbolcuysa her zaman takım bulur. İyi değilse de, “Konyaspor’da işi yok” demektir.  Yılda 1 trilyon alan futbolcudan yana mısınız, yoksa trilyonlarını futbola harcayan Konyaspor’un ve Konya’nın yanında mısınız?

Konyaspor’un geleceği için şimdi futbola şans tanıma zamanı. Nurullah Sağlam, aptal değildir. İnsan kendini ipe götürür mü? Şimdi Okan Yılmaz’ın yerine iyi bir forvet alacaklar. Bu iş bitecek. Futbola şans tanıyacağız. Sakarya ve Denizli maçlarını bekleyeceğiz. Hem alınacak sonucu, daha önemlisi ortaya konacak futbolu izleyeceğiz. Ondan sonra nerelerde yanlış yapıldığını söyleyeceğiz. O zaman da iş işten geçmiş olmayacak. Hani Erhan, Yasin ve Batista gidecekti. Neredeler? Hiçbir yere gidemezler. Gönderilemez bu adamlar. Aceleye gerek yok. Futbolu izleyin. Önce sahadaki futbolu izleyin. Futbolu bilmeyenleri ve saha dışını değil. Futbola şans tanıyın.