Genelkurmay "çatı" davası
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de bulunduğu 221 sanığın yargılandığı "çatı" davasına, sanık savunmalarıyla devam edildi- Darbe girişiminden sonra firar ede
ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de bulunduğu 221 sanığın yargılandığı "çatı" davasına, sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ile şehit yakınları katıldı.
Darbe girişiminden önce Kara Havacılık Komutanlığı Taarruz Helikopter Tabur Komutanı olan eski yarbay Özcan Karacan, darbe girişiminden 13 ay sonra yakalandığını hatırlatarak savunmasına başladı.
Karacan, firari olduğu dönemde FETÖ'nün hücre evi olan gaybubet evlerinde kaldığı yönündeki iddiaların doğru olmadığını ileri sürerek, emniyette verdiği, "FETÖ ile bağı bulunduğu" yönündeki beyanlarını kabul etmediğini ve darbe girişiminde bulunmakla ilgili savunmasını, sanıkları arasında yer aldığı Kara Havacılık Komutanlığı darbe davasında yapmak istediğini söyledi.
Darbe girişiminden sonra İstanbul'a giderek çoğunluğu Suriyeli ve Afgan göçmenlerin bulunduğu yerlerde kaldığını, burada sahte kimlik ve ehliyet temin ettikten sonra Antalya'ya gittiğini anlatan Karacan, Antalya'ya gitme sebebinin ailesini ve çocuğunu görmek olduğunu ancak burada yakalandığını belirtti.
Karacan, daha önce emniyet ve savcılıkta alınan ifadelerini polislerin baskısı altında verdiğini, yurtta sulh konseyi üyesi olduğu suçlamasını kabul etmediğini kaydetti.
Karacan'ın beyanlarının ardından Mahkeme Başkanı Oğuz Dik, Karacan'ın emniyet ifadelerini okuyarak doğru olup olmadığını sordu. Karacan'ın ifadelerini kabul etmediğini tekrarlaması üzerine Mahkeme Başkanı Dik, "Sen mahkemeye ilk geldiğinde bu ifadelerini okudum. 'Ben baskı altında bu ifadeleri verdim.' diye niye söylemedin?" diyerek Karacan'a teki gösterdi.
Karacan'ın savcılık ifadesini de okuyan Dik, bu ifadenin de benzer nitelikte olduğunu bildirdi. Sanık Karacan, savcılık ifadesinde de yanında polislerin olduğunu iddia ederek, beyanlarını kabul etmediğini yineledi.
Karacan, sanıkları arasında bulunduğu Kara Havacılık Komutanlığı darbe davasının 25 Ağustos 2017'de görülen duruşmasında, emniyetteki ifadelerinin doğru olduğunu kabul etmişti.
Davanın görülmesine yarın devam edilecek.
- FETÖ'yü itiraf etmişti
Darbe girişiminden sonra firar eden ve yaklaşık 13 ay sonra Antalya'da yakalanan eski Kara Havacılık Komutanlığı Taarruz Helikopter Tabur Komutanı olan eski yarbay Özcan Karacan, ilk kez 25 Ağustos 2017'de mahkeme huzuruna çıkmış ve "Hakkımdaki bazı şeylerin doğru olduğunu zaten tespit etmişsiniz. Bunları inkar edecek değilim." ifadelerini kullanmıştı.
Karacan'ın savunmasını daha sonraki duruşmalarda yapmak istediğini belirtmesi üzerine mahkeme başkanı, Karacan'ın emniyetteki ifadelerini okumuş, Karacan da beyanlarını kabul ettiğini dile getirmişti.
Buna göre Karacan'ın, Harp Okulunda 3'üncü sınıftan itibaren FETÖ evlerine gittiğini kabul ettiği ve darbe girişimine ilişkin emirleri eski Kara Havacılık Okul Komutanı tuğgeneral Ünsal Coşkun'dan aldığını beyan ettiği açıklanmıştı.
Kara Havacılık Komutanlığı darbe davasına ilişkin hazırlanan iddianamede Karacan'ın, FETÖ'nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz'da görevde olabilmesi için nöbet değişikliği yaptığı ve darbe girişimi gecesi helikopterleri telsizlerle koordine ettiği ifadeleri yer alıyor.
İddianamede, Karacan'ın talimatlarıyla darbeci helikopter pilotlarının MİT, Genelkurmay Başkanlığı, Özel Kuvvetler Komutanlığı, Çankaya Spor Okulu, Ankara Emniyet Müdürlüğü civarında alçak uçuş gerçekleştirdiği, yine Karacan'ın talimatlarıyla söz konusu yerlerde polis araçlarına, sivillere, kamuya ait binalara ve araçlara ateş açıldığı belirtiliyor.
AA
Kaynak: