"Hasretimi, mezar taşının kokusuyla gideriyorum"

"Hasretimi, mezar taşının kokusuyla gideriyorum"

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde vurularak şehit olan Karamanlı Muhammed Yalçın'ın anne ve babası, evlatlarının hasretini sık sık mezarını ziyaret ederek gidermeye çalışıyor- Anne Yalçın: - "Mezar taşını öpüp, koklayıp h

KARAMAN (AA) - MEHMET ÇETİN - Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde vurularak şehit düşen Karamanlı Muhammed Yalçın'ın anne ve babası, evlatlarının hasretiyle yaşıyor.

Yaşadıkları Ankara'dan 15 Temmuz'un birinci yılı nedeniyle memleketleri Karaman'ın Kazımkarabekir ilçesine gelen anne Safa (48) ile baba Selahattin Yalçın (55), gözyaşları içinde oğullarının mezarını ziyaret ederek dua okudu.

Başından Türk bayraklı eşarbını çıkarmayan anne Safa Yalçın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlunu hiç unutmadığını söyledi.

Oğlunun şehit olduğu haberini aldığı günkü duygularını bugün de taşıdığını ifade eden Yalçın, şunları kaydetti:

"Oğlum şehit olduktan sonra rahatsızlandım. O canım, ciğerimdi. Ankara'da oturduğumuz halde sık sık Kazımkarabekir'e geliyoruz. Yemeklerimi çok severdi. Yemek yaparken aklıma o geliyor. Artık onun sevdiği yemekleri pişiremiyorum. Aklımızdan hiç çıkmıyor. Nereye baksak onu görüyoruz. Devamlı mezarının başındayız. Gece bile kalkıp mezara gidiyoruz. Onun mezarında yatıp kalkıyoruz. Mezar taşını öpüp, koklayıp huzur buluyorum. Hasretimi mezar taşının kokusuyla gideriyorum. Tek tesellimiz şehit olması. İnşallah Allah'ım öbür dünyada bizi kavuşturur, burada doyamadık, orada ona doyarız."

- "50 arkadaşıyla bayrağın altında yemin etmişler"

Baba Selahattin Yalçın da şehit oğlunun Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği Bölümü son sınıf öğrencisi olduğunu hatırlattı.

Oğlunun başarılı, idealleri bulunan bir öğrenci olduğunu dile getiren Yalçın, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Oğlum, darbe girişimini öğrenince arkadaşlarıyla evden çıktı. Ben Esenboğa Havaalanı'na gittim, o külliyenin önüne gitti. Telefonla eve çağırdım, 'Yok baba. Biz vatanı onlara bırakmayacağız, mücadele edeceğiz' dedi. 50 arkadaşıyla bayrağın altında yemin etmişler. Sabaha kadar mücadele etmişler. Sabaha karşı kendisiyle telefonla konuşuyordum. Konuşurken birinci bomba düştü. Bunu bana söyledi. O sırada ikinci bomba yanına düşmüş. Elinden telefon düştü. Bağırdım bağırdım ses gelmedi. Kurşun sesleri geliyordu. Aramaya çıktım. Külliyenin önünde 3 şehit vardı. Cesedini, Gazi Üniversitesi Hastanesinde buldum. 3 kurşun isabet etmiş, şarapnel parçası ciğerine gelmiş."

Yalçın, "Oğlum sanki her an yanımızda. Bir yerden gelecekmiş gibi hissediyoruz. Allah'ıma dua ediyorum, hep böyle hissedelim." dedi.

Oğlunun, devlet, vatan, bayrak için şehit olduğuna işaret eden Yalçın, evladıyla gurur duyduğunu söyledi.

- "Cumhurbaşkanımıza destek olmamız lazım"

FETÖ üyelerinin yargılandığı davalarla ilgili haberleri medyadan takip ettiğini anlatan Yalçın, şöyle devam etti:

"Duruşmalara çok katılamıyorum ama katılan arkadaşlarım anlatıyor. Mahkemede hain darbeciler o kadar rahat ifade veriyorlarmış ki sanki onlar suçsuz, biz suçluyuz. Hainliklerini kabul etmiyorlarmış. Darbecilerin konuşturulmaması lazım. Takım elbiseyle duruşmaya çıkıyorlar. Durumları gayet iyi. Niye konuşuyorlar? Her şey belli, suçları sabit. Görüntüler, belgeler var. Devlet bir an önce cezalarını versin. Asılacaksa asılsınlar. Konuşuyorlar, tekrar gündeme geliyorlar. Ülkede kaos yaratıyorlar. Bir an önce hak ettikleri cezaları almalarını istiyoruz."

Darbe girişiminin unutulmaması gerektiğini belirten Yalçın, "Devletimizden Allah razı olsun. Cumhurbaşkanımız 15 Temmuz'u unutturmuyor, unutturmamaya çalışıyor. Bir dediğimiz iki edilmiyor. Devamlı yanımızda olduklarını hissettiriyorlar. Bizim de Cumhurbaşkanımıza destek olmamız lazım. Cumhurbaşkanımızı Ankara'daki evime ve ilçemize davet ediyorum." ifadelerini kullandı.

- "Keşke gelse de beni tekrar çalıştırsa"

Şehidin zihinsel engelli kardeşi Ayşe Yalçın (25) ise ağabeyini çok özlediğini kaydederek, "O benim can yoldaşımdı, ağabeyimdi, arkadaşımdı. Bana ders çalıştırırdı. Onu çok özlüyorum. Yanlış yazdıklarımızı silme yarışı yapardık. Ben hızlı hızlı siler kazanırdım. Keşke yanıma gelse de beni tekrar çalıştırsa. Onun için çok dua ediyorum." diye konuştu.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı