Hayatlara dokunan proje “SEDEP”
Hayatlara dokunan proje “SEDEP”
Selçuklu’da, anaokulu, ilkokul, ortaokul ve liselerde 4 yıldır uygulanan, Selçuklu Değerler Eğitimi Projesi (SEDEP) ile ilgili duygu ve düşüncelerini içeren mektuplarını, Başkan Uğur İbrahim Altay’a gönderen öğrenciler, proje sayesinde geleceğe yönelik hayalleri olduğunu, hedef belirleme-hedefe odaklanma becerisi elde ettiklerini anlattılar.
Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın “Bu proje ile bir çocuğun, bir gencin hayatına dokunabilirsek proje amacına ulaşır” ifadesi ile gösterdiği hedefe ulaşıldığı, öğrenciler tarafından kendisine gönderilen mektuplardan anlaşıldı.
Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğrencisi Kübra Parmaksız, Başkan Altay’a yolladığı mektubunda, “Sayın başkanım eğitime önem veren bir başkanın ilçesinde yaşadığım için çok mutluyum. Sizlerin yaptığı bu çalışmalar kapsamında bizim de gençler olarak duyarsız kalmamız imkansız. Bakın, benim en büyük hayalim ileride çok büyük bir Avukat olmak. Bunun için elimden gelenin fazlasını yapacağım. Düşeceğim, yorulacağım, en dibe vuracağım ama asla vazgeçmeyeceğim. Selçuklu Belediye Başkanımız Uğur İbrahim Altay bey konuşmalarında ‘bu proje ile bir çocuğun, gencin hayatına dokunabilirsek proje amacına ulaşmıştır’ diyordu. Evet sayın başkanım, projeniz amacına ulaştı. Çünkü benim hayatımı olumlu yönde değiştirdi” dedi.
Kübra Parmaksız mektubunun devamında SEDEP’in, hayatını nasıl değiştirdiğini ise şöyle anlattı: “SEDEP kapsamında düzenlenen Sait Çamlıca seminerine katıldığım gün hayatımda birçok şeyi değiştirmeye karar verdim. Seminere gelirken faydasız, zamanımın boşa gideceğini düşünüyordum. Fakat Sait hoca konuştukça yaptığım eksiklikler gözümün önünden geçmeye başladı. Seminer sonrası hedeflerimi yeniden gözden geçirdim. Çalışmalarım ve davranışlarım konusunda yeniden bir plan yaptım. SEDEP konusunda tekrar araştırma yapmaya karar verdim. SEDEP’in seminerlerini inceledim. 25/03/2016 tarihinde Canten Kaya’nın seminere geleceğini öğrendim. O konuşmada, Canten Kaya’dan izin alıp arkadaşlara bu değişikliği anlatmak için küçük bir hazırlık yaptım fakat program gereği bu çalışmayı gerçekleştiremedim. SEDEP Koordinatörleri ile seminer sonunda tanıştım ve onlara yaptıkları çalışmalar için teşekkür ettim. Ben ve benim gibi birçok arkadaşın hayatında yeni ve güzel kararlar alınmasını sağladıkları için. Onlara, hazırladığım konuşma ve değişiklikler hakkında bilgi verdim.”
"SEDEP'İN BANA KAZANDIRDIĞI EN ÖNEMLİ ŞEY, SORUMLULUK BİLİNCİ"
Adnan Hadiye Sürmegöz Ortaokulu 7. sınıf öğrencisi Elif Nur Uyar yazdığı mektubunda da, “Sevgi, empati, hoşgörü ve buna benzer birçok değeri pekiştirdim. Kazanma duygusunu sonuna kadar yaşarken kaybedeni incitmemeyi öğrendim. Aslında şimdi düşünüyorum, bence SEDEP’in bana kazandırdığı en önemli şey, sorumluluk bilinci ve karşısındakini dinlemek oldu” dedi.
Elif Nur Uyar, SEDEP’i tanıma hikayesini ve hayatına nasıl etki ettiğini şöyle anlatıyor:
“Bu mektubumu size teşekkür etmek için kaleme alıyorum. Adnan Hadiye Sürmegöz Ortaokulu 7. sınıf öğrencisi iken SEDEP Munazara yarışmasına asil yarışmacı olarak seçildim. İlk başta münazaranın kendime ne katacağını hiç düşünmemiştim. Fakat bu yarışma ile münazaranın insanın düşüncelerini saygı çerçevesini aşmadan kanıtlama biçimi olduğunu gördüm. Sevgi, empati, hoşgörü ve buna benzer birçok değeri bu şekilde pekiştirdim. Kazanma duygusunu sonuna kadar yaşarken kaybedeni incitmemeyi öğrendim. Aslında şimdi düşünüyorum, bence SEDEP’ in bana kazandırdığı en önemli şey, sorumluluk bilinci ve karşısındakini dinlemek oldu. Günümüzde çoğu insan karşısındakini dinliyormuş gibi yapıp dinlememekte ve bu yüzden birçok şey kaybetmektedir. Kendi fikrim doğru derken bile onu o kadar saygı çerçevesinde yaptık ki, yarışmalarda kendimizi bile tanıyamadık. Yeri geldi üzüldük, yeri geldi kendimize çok güvendik ki, hele karar anı belki de hayatımızda tekrar yaşayamayacağımız heyecanı tattırdı bize. Başlangıçta kaybedeni olmayan bu yarışmada, bu kadar çok değerlere sahip olabileceğimi de düşünmüyordum. Toplumdaki değerler ruhuma ilmek ilmek işlenirken, aynı zamanda takdir edilmenin hazzını yaşamamı sağladığınız için öncelikle size ve bu projede emeği geçenlere teşekkür ederim.”
Hakim Ömer Onsun İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Defne Zeynep Horasan ise, arkadaşlarıyla birlikte gittiği sinemada çektikleri fotoğrafı göndermiş ve bu fotoğrafı hikayeleştirmiş. Defne, mektubunda “SEDEP” ile tasarrufu öğrendiğini-tasarruf ettiğini, cömertliğin paylaşmak olduğunu-kendisinin de paylaştığını anlatmış. Defne, arkadaşlarıyla çektikleri fotoğrafın hikayesini şöyle anlatıyor:
“Sayın başkanım, SEDEP ‘Cömertlik Paylaşmaktır’ etkinliğinde sınıfımıza dağıtılan kumbaralarda 5 -10 kuruşları tasarruf ederek biriktirdik. Harçlıklarımız sayesinde arkadaşlarımla birbirimize karşılıklı hediyeler aldık. Arkadaşım bana bir sinema bileti hediye etti. Bu sayede çok istediğim bir filmi sinemada izleme imkanı buldum. Bizlerde tasarruf bilincinin ve cömertlik duygusunun gelişmesine katkı sağlayan bu projeden dolayı sizlere teşekkür ederim.”