Mustafa Yiğit
İfrat ve tefritten kaçınalım!
Televizyon kanallarının sabah programlarını muhakkak izliyorsunuzdur.
Bu programlar daha çok ev hanımlarına, dışarıda çalışmayan kadınlara yönelik oluyor.
Evlendirme, çeşitli olayları çözme ve eğlence bu program formatlarının ana malzemeleri.
Sağlık ise söz konusu programların en önemli konusu gibi görünüyor.
Çoğu programların adı sağlıkla başlayıp sağlıkla bitiyor: Her şey için sağlık, Moderötör Sağlık, Doktorum, Yaşam Terapi vb…
Özellikle de bu pandemi döneminde doktorlar baş konuklar.
Doktorların ne uzmanı olduğu da önemli değil, dönüp dolaşıp Corona’ya geliyoruz.
Diyetisyenden diş doktoruna kadar hepsinde konu aynı.
Ancak sağlıkçılar neyse, program sunucuları da kendilerince tavsiyeler de bulunuyorlar.
Evet sağlık Programlarının sağlıkla ilgili tavsiyelerini anlıyoruz ancak sadece doktorlar değil sunucular da neredeyse hepsi sağlık uzmanı kesildiler.
Eskiden koca karı reçeteleri olurdu, şimdi sabah programı reçeteleri dillerden düşmüyor.
Şu otu yerseniz, bağışıklığınız şu kadar artar, şu otla şu yiyecek aynı anda yenirse direnciniz artmaz düşer, sakın bunları birlikte almayın.
Bir bakmışsınız programın sunulduğu masa adeta manava, aktara dönüşmüş durumda.
Envai çeşit sebze, meyve, çiçek böcek, televizyon kanalından evinize doğru fışkırıyor.
Bu programları izleyenler çoğu zaman bu ipe sapa gelmez tavsiyeleri sadece kendileri dinlemekle kalmıyorlar, sizi yakaladıklarında da aynı reçeteyi size dayatmaktan geri durmuyorlar.
Bu durumun masumane bir iyilik tavsiyesi olduğunu da düşünebiliriz.
Ancak bu kabzımal ve aktar lobisinin de işi olabilir demekten kendimizi de alamıyoruz.
İnsanları gereksiz olan ilaçlardan kurtaralım derken, organik meyvelerin, direnç yükselten otların piyasa fiyatından oldukça yüksek maliyetli doğal reçetecilerin kollarına atmak gibi bir riskle de karşı karşıya bırakıyor muyuz diye bir endişe de taşıyoruz.
Dinimizin çok güzel bir ilkesini buradan hatırlatmakta fayda var, ifrat ve tefritten kaçınacağız.
Bir şeyin çoğu da azı da zarar.
Kararınca, makul olanı yapmak en iyisi. Siz o programları yine izleyin ancak öyle kapılıp da gitmeyin. Haksız mıyım?