Kök hücre tedavisiyle 6,5 aylık bebeğe yeni bir akciğer oluşturuldu

Kök hücre tedavisiyle 6,5 aylık bebeğe yeni bir akciğer oluşturuldu

Hacettepe Üniversitesinde, akciğer gelişim geriliğini tedavi etmek amacıyla dünyada ilk kez uygulanan "Mezenkimal Kök Hücre Tedavisi" ile 6,5 aylık Zeynep Ece'nin akciğerinin normal seviyeye ulaşması sağlandı- Hacettepe Üniversitesi Çocuk Yoğun Uzmanı Dr.

ANKARA (AA) - YEŞİM SERT KARAASLAN - HAKAN BURAK ALTUNÖZ - Dünyada ilk kez akciğer gelişim geriliğini tedavi etmek amacıyla Türkiye'de uygulanan "Mezenkimal Kök Hücre Tedavisi" ile 6,5 aylık bebek, sağlıklı akciğere kavuşturularak yaşama şansını yakaladı. 

Doğuştan akciğer gelişme geriliği bulunan ve mevcut tedavi yöntemleri sonrasında yüzde 50 yaşama şansı olan Zeynep Ece'nın, "dünyada ilk kez uygulanan kök hücre tedavisi" ile akciğer gelişimi sağlandı.

Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesinde ilk olarak Yapay Akciğer Kalp Destek Sistemiyle (ECMO) Zeynep Ece'nin solunum sıkıntısı kontrol altına alındı, ardından dünyada ilk kez akciğer gelişiminin hızlandırılması amacıyla uygulanan "Mezenkimal Kök Hücre Tedavisi" ile akciğerler normal seviyeye getirildi. Kök hücre tedavisiyle aynı zamanda kalpten akciğerlere kan götüren damar gelişimi sağlanarak, bu damarlardaki kan basıncı normale döndürüldü ve hayati riskler ortadan kaldırıldı.

Yaklaşık 5,5 ay süren tedavi ve takip sonrasında yaşam şansını bir kez daha kazanan küçük bebek, geçtiğimiz günlerde hastaneden taburcu edildi. Ev tipi solunum desteği cihazı ile solunumu sağlanan Zeynep Ece, yaklaşık bir yaşına geldiğinde solunum destek cihazından tamamen çıkartılacak.

- "Bu hastaların yüzde 50'si hayatını kaybediyor"

HÜ Tıp Fakültesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Çocuk Yoğun Bakım Çocuk Yoğun Uzmanı Dr. Murat Tanyıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akciğer gelişme geriliğine bağlı ortaya çıkan "konjentinal diyafragma hernisi" olarak isimlendirilen hastalığın yaklaşık 3 bin doğumda bir görülen hastalık olduğunu söyledi.

Hastalıkta, göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayıran diyafram adı verilen kasın, anne karnında gelişiminin yetersiz olması sonucu karın içerisindeki organların göğüs kafesi içerisinde yer değiştirmesine bağlı akciğerlerin gelişmediğini anlatan Tanyıldız, bu durumun hayati risk taşıdığını ifade etti. 

Tanyıldız, "Gelişmeyen akciğerlerin üzerine karından gelen organların oturmasıyla akciğer gelişimi daha da bozulmaktadır. Bu durumda, ağır solunum sıkıntısı ve ölüm riski ortaya çıkmaktadır" bilgisini verdi. Kalpten akciğere kan götüren damarların da iyi gelişmediğini vurgulayan Tanyıldız, "Kalpten akciğere temizlenmesi için kirli kanı götüren atardamarlardaki kan basıncının sürekli yüksek olması da hayatı tehdit eden ciddi bir durumdur" dedi.

Akciğer gelişme geriliği bulunan bu hastaların yüzde 50'sinin hayatını kaybettiğine dikkati çeken Tanyıldız, yeni tedavi seçenekleriyle bu oranın düşürülmeye çalışıldığını bildirdi.

- Akciğer gelişme geriliği tedavisinde bir ilk gerçekleştirildi

Tanyıldız, tedavi ile hastaların öncelikle solunum sıkıntısının ortadan kaldırılmaya çalışıldığını, cerrahiye hazır hale getirildiğini ve tansiyonun düşürülmesi için uğraşıldığını aktardı. 

Hastalık tedavisinde yapay akciğer kalp destek sistemi olarak isimlendirilen "ECMO" yönteminin kullanıldığını anlatan Tanyıldız, şöyle devam etti:

"Bebeğimiz, ECMO tedavisinin akciğer gelişme geriliği tedavisinde Türkiye'de kullanılan ve başarıyla tedavi edilen ilk hastadır. Bebeğimizi bu sorunu yaşayan diğer hastalardan ve ECMO tedavisi görenlerden ayıran en önemli nokta ise akciğer gelişimi için dünyada ilk kez kök hücre tedavisi uygulanmış olmasıdır.

Kök hücre tedavisi ile oldukça ağır akciğer gelişme geriliği olan ve çok fazla yaşama şansının olmadığı belirtilen hastanın gelişmemiş durumda olan akciğer damarları ve akciğer dokusu yeniden oluşturuldu. Bu sayede, bebeğimiz hayata tutundu. Yaklaşık 74 günlük ECMO tedavisi sonrası hiçbir yan etki görünmeden bebek başarılı bir şekilde ECMO cihazından ayrıldı, yaklaşık 4 ayın sonunda da hastaneden taburcu edildi. Bebeğimiz, ECMO ile tedavi edilen ve başarılı bir şekilde cihazdan ayrılan Türkiye'deki ilk hastadır."

Tanyıldız, normalde ECMO tedavisi ile hastaların en çok 30 gün yaşadığını belirterek, "30 gün içerisinde yeni bir akciğer oluşturmamız gerekiyordu ve kök hücre tedavisi ile bunu başardık" dedi.

Tedavi sonrasında bebekte herhangi bir yan etki gelişmediğini de ifade eden Tanyıldız, "Yapılan nörolojik test sonucunda yaşıtlarıyla uyumlu zeka ve beden gelişimi gösterdiğini tespit ettik" diye konuştu.

- Yöntem nasıl uygulanıyor

Prof. Dr. Tanyıldız'ın verdiği bilgiye göre, yapay akciğer kalp destek sistemi ECMO ile kalpten çıkan büyük kanallar aracılılığıyla kan dolaşımı sağlanıyor. Cihaz yardımıyla kan oksijenlendirebiliyor ve tekrar hastaya veriliyor.  

Ayrıca, bebeğin kanında bulunan ve bir yerde hasar oluşturduğuna onu tamir etmekle görevli olan kök hücre hastadan alınarak, laboratuvar ortamında çoğaltılıyor ve kullanıma hazır hale getiriliyor. Mezenkimal kök hücre, doğrudan bebeğin akciğerlerine veriliyor ve akciğer gelişimi hızlandırılıyor. Bu şekilde, akciğer gelişiminin yanı sıra kalpten akciğerlere kan götüren damar gelişimi de sağlanarak, bu damarlardaki kan basıncı da normale döndürülerek hayati risk ortadan kaldırılıyor.

- "Çok stresli ve üzücü bir dönemden geçtik ama şu an mutluyuz"

Trabzon'un Boztepe semtinde yaşayan anne Merve ve baba Kubilay Kaya ise çocukları Zeynep Ece'nin 6 aylık hastane sürecinin ardından evlerinde olmasının mutluluğunu yaşıyor.

Anne Merve Kaya, zorlu bir süreç yaşadıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu hastalık onun akciğerlerinin gelişmemesine neden oldu. Çok tehlikeli bir hastalık olmasından dolayı bize hamileliğimden itibaren yaşaması konusunda pek umut verilmedi. Doğumun Hacettepe Üniversitesinde yapılmasının ardından bir yaşam destek ünitesine bağlandı ve kök hücre tedavisi uygulandı.

Yaklaşık 6 aylık bir hastane maceramızdan sonra evimize geldik. Bizim için çok uzun ve yorucu bir süreçti. Çok stresli ve üzücü bir dönemden geçtik ama şu an mutluyuz. Çocuğumuz evde solunum cihazına bağlı olarak hayatını sürdürüyor. Zamanla doktorlarımız iyileşebileceğini ve makinesiz yaşayabileceğini söylediler."

Baba Kubilay Kaya da kızının birincisi 2 günlükken olmak üzere toplam 3 ameliyat geçirdiğini ve 74 gün süreyle yaşam destek cihazına bağlı kaldığını anlattı. Kaya, "Allah'a şükrediyoruz bugünlerimiz için" dedi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı