Ahmet Demirel
Kur’an’ı yaşamak şart!
Kur’an’ı: - Okumak – Anlamak – Yaşamak...
3’ü bir arada olması gereken bir uygulama....
Müslüman olduğumuz için okumak şart.
Anlamak için okumak şart.
Yaşamak için anlamak şart.
Allah’ın razı olması için yaşamak şart.
Bir kitap neden gönderilir?
Ya da şöyle soralım:
Bir insan neden bir kitap yazar?
Bir kitap yazsanız niçin yazarsınız?
Okunmasın diye bir kitap yazar mısınız?
Hele hele okuyanlar tarafından anlaşılmasın diye bir kitap yazar mısınız?
Farklı dilde yayınlanan kitabınızın hedef kitlenizin diline çevrilip anlaşılmasını istemez misiniz?
Yazdığınız kitapla okuyanlarda olumlu anlamda davranış değişikliği beklemez misiniz?
Allah’ın da biz Müslümanlardan istediği budur.
KUR’AN’I YAŞAMAK ŞART!
Allah, Kur’an’ı hayat kitabı olarak göndermiştir. Hayatımızı düzenlemek ve güzelleştirmek için gönderilmiştir.
Kur’an, hayat kitabı olduğu için peyderpey gönderilmiştir.
Hayatın içinde ihtiyaç oldukça ve meselelere binaen gönderilmiştir.
Erdemli bir hayatın nasıl yaşanacağının tarifi vardır kitabımızda.
Öncelikle Müslümanlar olarak Kur’an’a bakışımızı köklü bir şekilde gözden geçirmemiz gerekiyor.
Kur’an, devasa anlamıyla ve ihtişamıyla hayatımıza girmelidir.
Kur’an, bir heyecan kitabıdır. Bu heyecanı iliklerimize kadar hissetmeliyiz.
Kur’an, bizim mutluluk kaynağımız olmalıdır.
Hayatımıza yeni bir davranış kazandırmak niyetiyle elimize almalıyız.
Kur’an, bitmez tükenmez bir kaynak olarak hayatımızda gürül gürül akmalıdır.
Kur’an sevgilimiz haline gelmeli ve sık yaptığımız dualarımızdan biri “Yarabbi Kur’a’nı bana sevdir.” Olmalıdır.
“Kur’an’sız bir hayat anlamsız bir hayattır.” Düsturuna göre hareket etmeliyiz.
Kur’an, Allah’a karşı sorumluluğunun farkında olanlar için yol gösterici hidayet rehberi olduğundan dolayı bizim de yol göstericimiz olması için Kur’an’a sımsıkı sarılmalıyız.
Okumaya başlarken “Acaba bugün okuyacağım ayetlerle hayatımda hangi güzellik meydana gelecek? Ruhumda ve davranışlarımda hangi değişiklikler meydana gelecek?
KUR’AN’I YAŞAMAK ŞART!
Ashabı kiram Kur’an’ı nasıl okumuştur?
“Biz 10 ayeti alırdık” der Abdullah b. Mesud, Hz. Osman da “5 ayet” der; “Önce bu ayetlerin helalini, haramını öğrenirdik, amel etmemiz gereken, uygulamamız gereken, pratik olarak hayatımıza yön vermesi gereken ilke ve prensiplerini uygulardık, sonra diğer 10 ayete ya da 5 ayete geçerdik.”
İşte size harika bir okuma usulü. Üçü bir arada okuma, anlama ve yaşama. Tam bir Kur’an okuma tarifi.
Bizler de bugün kendimize göre okuma, anlama ve yaşama modeli geliştirebiliriz. Ayet miktarı değişebilir.
Günümüz teknolojik imkanlarını kullanarak bir öğrenme modeli geliştirebiliriz.
Bilgisayar yoluyla neredeyse tüm meallere ve tefsirlere ulaşma imkanımız mevcuttur.
Sesli ve görüntülü yayınlar vasıtasıyla tefsir sohbetlerini istediğimiz zamanda istediğimiz kadar izleyebilir ve bir öğrenme metodu olarak kullanabiliriz.
Tabi ki öğrenmedeki hedefimiz, ayetlerin hayatımızda amele dönüşmesi olacak ve bu niyetle ayetleri okuyacağız.
Sürekli, ayetleri gündemimize alarak güncelleyeceğiz.
Hayat veren ayetlerle hayatı güzelleştireceğiz.
Yürüyen ayetler olacağız. Çevremizde rol-model olacağız.
Öğrendiğimiz ayetler, bizi Peygamberimize yönlendirecek ve “Eğer Allah’ı seviyorsanız bana tabi olun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınız bağışlasın.” Ayeti ve diğer ayetlerle efendimizin o güzel uygulamalarını öğrenip O’nun örnekliğinde örnek bir hayat yaşayacağız.
Peygamberimizi sünnetiyle çağımıza ve yaşadığımız coğrafyaya taşıyacağız.
Bu sayede yeryüzünün halifeleri olacağız inşallah.
Muhabbetlerimle
İSMET ÖZEL’DEN GÜZEL SÖZLER
- OğuI vermeyen bir arı kovanı gibidir türkiye. BaI yapmaz bir arı türünün kovanı.
- Usta öImeden bana bir oyun öğret.. İnsan oIayım..
- Akılsız adam taş gibi: Suya düşerse batar. Saf yürekli adam şeker gibi: Suya düşerse erir. Bilge kişi yağ gibi: Suya düşerse yüzer.
- Zenginleşmek yozlaşmakla eş anlamlıysa fakir kalmak bir iftihar vesilesidir.
- İnsanlar, hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır
- Kendi başına bir şeyler başaramazsan, başkalarıyla birlikte de işe yaramazsın.
- Neyi başaracaksın? En iyi yapabileceğin ne ise onu. Bir şeyi senden iyi yapan olmamalı. Onu başar.
- Midesine indirdiği her lokmanın karşılığını vermeyen kişi o toplumda bir asalaktır.
HABERİNİZ OLSUN DİYE
- İsmet ÖZEL 4 Temmuz Cumartesi saat 16.00’da Ticaret odasında İstiklal Marşı Derneğinin düzenlediği “Bir Türk Dünyaya Bedeldir” isimli bir konferans verecektir.