Yeryüzünü manevî bir karanlık kaplamış. İnsanlar hemcinslerinin zulüm ve vahşetinden âdeta inim inim inliyor “yok mu bir kurtarıcı yok mu bir yol gösterici” diye feryad ederek için için gözyaşı döker hale gelmiş. Yeryüzünde hakkın adaletin huzurun kaynağı olan Tevhid inancı şirke bulaştırılmış, küfür şirk tüm toplumun tüm insanların yaşam şekli haline gelmiş. Kalpleri tek ilah yerine, birçok rabler doldurmaya başlamış.

İnsanlar birbirini yiyen canavarlar misali vahşileşmiş; küfür, şirk, cehalet ve zulüm bataklığında boğularak her gün uçurumun kenarına bir adım daha yaklaşmak için koşar adımlarla ilerlemeye başlamış. Zalimin zulmü karşısında mustazaf bırakılan kimsesiz çocuklar, kadınlar, yaşlılar inim inler hale gelmişti.

İnsanoğlunun dalâlete ve cehalete, bu hüzün ve sıkıntıya daha fazla dayanmasına Allah’ın sonsuz merhameti elbette müsaade etmezdi. Bütün bunlara son verecek hidayet rehberi karanlıkları aydınlatan nur, zalimin zulmüne dur diyecek hakkın ve adaletin örnek kişisi insanlığın son kurtarıcısı evrenin tek kurtuluş reçetesi Allah’ın son peygamberi geliyordu.

Cinne ve inse ebedî saadetin yolunu gösterecek Hazret-i Muhammed (SAV) geliyordu. Kâinat efendisini beklemekte, tarihin her karanlık döneminde evreni aydınlatmak insanlığı sapıklıktan kurtarmak onlara dosdoğru yolu göstermesi için bir peygamber gönderen âlemlerin rabbi olan Allah (cc) insanlığı son kez uyarmak için bir hatırlatıcı, iyiliği emreden kötülükten men eden bir elçi gönderiyordu.

Tarih milâdî 571, Nisan ayının yirmisi, kameri aylardan Rebiü’l-evvel ayının 12. gecesi. Mekke’de mütevazı bir ev, günlerden Pazartesi… Kâinatın Efendisi Hazret-i Muhammed (SAV) dünyaya gözlerini açtı. Bu göz açışla birlikte âlem, sanki birden elem ve matemini unuttu. Son kez bu peygamber tarafından uyarılacak olan insanlık artık kula kulluk yapmaktan kurtulacak sadece tek bir ilaha, tek bir rabbe kulluk edeceklerdi. Kutlu Doğum haftasında rabbim bizlere o peygamberi anlamayı onun yolundan gitmeyi ona ümmet olabilmeyi ve onun yolundan gitmeyi nasip etsin…

Başkan Halıcı’yı kutluyorum

Kutlu Doğum haftası her geçen yıl bir önceki yıla nazaran daha coşkulu daha katılımlı geçmesi, Hz. Peygamberin her geçen gün daha iyi anlaşılmasına yardımcı oluyor. Şimdiye kadar Seydişehir’de Kutlu Doğum Haftası müftülüğün hazırlamış olduğu konferansla kutlanırdı. Bu yıl ise müftülüğün yanı sıra Seydişehir Belediyesi de Kutlu Doğum Haftası etkinliklerine katılarak kendi imkânları ölçüsünde peygamberin hayatını anlatan kitap dağıtıyor. Bazı etkinlikler yaparak ve ilköğretim okullarına yönelik Veda Hutbesi yarışması düzenleyerek kutlamalara katılıyor. Seydişehir Belediye Başkanı İbrahim Halıcı’yı Kutlu Doğum Haftası’na katkılarından dolayı kutluyorum.