Son bir haftadır Mavi Tünelle ilgili haberleri okur, TV’lerde dinlerken o yörelerde yaşayan insanlarımız geldi aklıma. O taraflara yaptığım gezilerdeki kimi anları yeniden yaşıyor gibi oldum.

O yörelerin insanlarının yaşamı bir çığlıktır. Acı bir çığlık.

Geziye katılan vekillerimiz, valimiz bilmem duydular mı o çığlığı?

Oraları yıllardır anlatırım, ne bir valiye ne bir vekile duyurabilmiş değilim.

Sanki kör, sağır bir duvar var karşımda.

Mavi Tünel projesi Konya ovasına bereket saçacakmış. İnşallah öyle olur. Projenin çok abartıldığını düşünüyorum. Bağbaşı barajı Göksunun kaynağına çok yakın bir yerde yapılıyor ve o suyun abartılacak bir su olmadığını düşünüyorum.

Mavi Tünel çevresine geziye giden vekillerimize, sayın valimize tekrar soruyorum, gezi boyunca yöre insanlarının çığlığını duydunuz mu?

 Yörenin insanları çok azı dışında nerdeyse açlık sınırında yaşıyorlar. Buna bir çare bulacak mısınız? Kaç kere anlattım, bir kere daha anlatayım. Bir fotoğraf gezimizde Bozkır’a doğru giderken ilerde çift süren birini gördüm. Çiftçinin yanına varınca durmasını söyledim kaptana. Araba durunca hemen indim. İndiğim anda insanlığımdan utandım. Yaşlı bir adam sabanın bir yanına eşeğini, bir yanına genç bir kadını koşmuştu. Kadın yüzünü kapatarak oturuverdi cızıya. Bu olaya otuz-kırk kişi tanık oldu ama ben sadece bir isim vereceğim. Fotoğraf sanatçısı İbrahim Dıvarcı.

Mavi Tünel Konya Ovasına can verecekte o çevrede yaşayan insanların susuzluklarına kim çare olacak. Daha geçen yıl Koralan ile Dereiçi mahkemelik oldular su için.

Kuşça köylüleri yıllardır serçe parmağım kadar akan bir çeşmenin başında su sırası beklerler. Avdan’ın,Dutlu’nun su derdine kim çare bulacak?

Dutlu’ya gidin, insanlığınızdan utanırsınız. Yağışlı bir yıl olsa belki sarnıçlar dolacak, insanlar içecek bir damla su bulacak ama yok. Köyün önünde bir çeşme serçe parmağım kadar bir su akıyor, çocuklar, kadınlar su sırasında. Çeşmenin önünde köylünün bahçeleri var. Tamamı iki dönüm ancak eder, bütün köylü orayı paylaşmışlar, herkese oda içi kadar bir yer ancak düşer. O kadarcık yeri ekecek de…

Kuşça’da çeşmeye yaklaşınca fotoğraf makinelerimizi gören kadınlar çevremizi sarmış, şehirdeki büyüklerimize anlatın şu halimizi, diye yalvarmışlardı. Döndük anlattık ama dinleyen bir Allahın kulu çıkmadı.

Mavi Tünel iyi de o çevrede yaşayan insanların çığlığını da duyun artık.