Halka hizmet yarışında yerini alan bir kadın başkan aday adayı Fatma Toru. Bir basın toplantısıyla duyurdu Meram’a aday adayı olduğunu. Harita ve Kadastro mühendisi ve belediyede uzun yıllar çalışmış. Bir üniversitede Meram’la ilgili kentsel dönüşüm üzerine tez hazırlamış.

Hırslı, titiz, çalışkan, gayretli, kendine güveni oldukça fazla, içimizden bir hanımefendi… Meram’da cevre ve yaşam kalitesini arttıracak hizmetler üreteceğini söylüyor...

Sit alanları ve su koruma havzalarının oldukça fazla olduğu Meram’da tarihî mirasın korunması, ticarî ve turizm alanlarının belirginleşmesi ve etkinleşmesi için projelerinin olduğundan söz ediyor. Tabi ki adaylığı kesinleşmediği için ortada somut şeyler konuşulamıyor.

 “İnsanı yaşat ki; devlet yaşasın!” anlayışını benimsediğini, insan odaklı olarak halkın mutluluğu için adil ve şeffaf olacağını, tüyü bitmedik yetimin hakkını koruyacağını va’dediyor.

AKParti’den on iki aday adayı olan Meram’a, Fatma Toru’nun da aday adayı olması kadın olması açısından bir artı(+) mı, yoksa eksi(-) mi, bilemiyorum.

Aday adayları arasında şansı yüksek olmakla birlikte ortamın olgunlaşması açısından Fatma Hanımefendi’nin bir dönem daha Meclis Üyeliğinde kalması; belki bir sonraki seçimde bu işe kolları sıvaması konjektürel açıdan daha uygun olacağı kanaati bende ağır basıyor…

AKParti yönetimi Serdar Kalaycı’ya acemilik döneminin ardından ustalık dönemi için bir fırsat daha tanıyacak mı, tanımayacak mı? Bu da bir muamma…

Serdar Kalaycı başarısız olduysa, -ki, bana göre başarılı- bu başarısızlığın sebebinin en az yüzde ellisi Büyükşehir ve AKParti İl yönetiminin değil midir?

Yıllar sonra Meram’da Serdar Kalaycı’dan yüzlerce güzel hizmet arasında hafızamda kalacak olan tek şeyin Dinozorlar olacağını düşünüyorum. Tıpkı Tahir Akyürek’in acemilik döneminden hafızamda kalan yer altı saati gibi… Yeteri kadar dinozoru bulunan Meram’ın çakma dinozorlara ihtiyacı var mıydı, yok muydu? Bu da tartışılmalı bence…

Konjektürel şartlar muvacehesinde AK Parti yönetimi Serdar Kalaycı’ya bir dönem daha fırsat tanımalı ya da Büyükşehir Belediyesi daire başkanlarından bu işi daha iyi yapacak tecrübeli, donanımlı, güvenilir, özgüveni tam, belediyeciliği içselleştirmiş, kendini hizmete ve kültüre adamış birisini aday göstermesi daha mantıklı iki seçenek gibi geliyor bana. 

Her seçimde oyunu arttıran AK Parti’nin, kimi aday gösterirse kazanacağı kesin gibi olduğuna göre, vebal altında kalmamak için ince eleyip sık dokumak gerektiğine inanıyorum.

Ne de olsa hesabı sorulacak bir hayatı yaşıyoruz. Borç yiyen kendi kesesinden yiyor. Gelecek nesillere ne bırakacağımız önemli. Kültür ve tarih kalıyor; gerisi silinip gidiyor.

Hakkımızda en hayırlısını arzu etmekten ve

“Görelim Mevlâ neyler?

Neylerse güzel eyler!...” demekten başka bize de seçenek kalmıyor.

Allah(cc)’a emanet olunuz.