Mesleğine "fındık kabuğu sobası"yla yeniden ısındı
Mudurnu'da yaşayan İsmail Atlı, bir zamanlar 50'ye yakın iş yeri bulunan Demirciler Çarşısı'nın son demircisi olarak hem zamana hem de teknolojiye direniyor- Son yıllarda üretmeye başladığı "fındık kabuğu sobası" ile mesleğini yeniden sevmeye başlayan Atl
BOLU (AA) - İLHAMİ ÇETİN - Bolu'nun Mudurnu ilçesinde, bir zamanlar 50'ye yakın iş yeri bulunan Demirciler Çarşısı'nın son demircisi olarak hem zamana hem de teknolojiye direnen İsmail Atlı, "fındık kabuğu sobası" ile mesleğine yeniden sarıldı.
Tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan ve kurulduğu günden bu yana birçok kültüre ev sahipliği yapan Mudurnu'daki bir zamanlar 50'ye yakın demirci esnafının bulunduğu Demirciler Çarşısı'nda artık çekiç ve örs sesi azaldı.
İlçede demircilik mesleğinin son temsilcisi olan 53 yaşındaki İsmail Atlı, mesleğinin zamana yenilmemesi ve unutulmaması adına her gün sabahın ilk ışıklarıyla dükkanını açarak evine ekmek götürebilmek için çekiç sallıyor.
Bir zamanlar, ateş ve demiri buluşturarak günler hatta haftalar harcayarak yaptığı birbirinden değerli ve güzel ürünleri, fabrikasyonla daha ucuza temin edilebilmesi nedeniyle yapmayı bırakan Atlı, daha çok satılacağını düşündüğü malzemeler üretmeye başladı.
Son yıllarda ürettiği "fındık kabuğu sobası" ile mesleğini yeniden sevmeye başlayan Atlı, bu sobaları Edirne'den Kars'a kadar birçok ile göndererek alın terinin karşılığını almaya devam ediyor.
AA muhabirine yaptığı açıklamada, demircilik mesleğine daha 8 yaşındayken dedesi Kasım Atlı'nın yanında çırak olarak başladığını anlatan İsmail Atlı, bir zamanlar dedesi, sonra da babasının işlettiği demirci dükkanının artık kendisinin ekmek kapısı olduğunu söyledi.
Atlı, Mudurnu'nun tarihi bir yer olduğunu, kültürü ve el sanatları ile ön plana çıktığını belirterek, "Demircilik mesleğinin yapıldığı Demirciler Çarşısı'nda önceleri 50'ye yakın esnaf körüklerle balta, kazma, demirden tekerlek, nal ve mıh yapardı. Yapılan çalışmalarla çarşı çekiç sesleriyle inlerdi ama şimdi sadece ben kaldım." dedi.
Eskiden, usta, çırak ve kalfa ilişkileriyle Ahilik geleneğince yetişen çırakların kalfa olmak için ustasından destur aldığını anlatan Atlı, şöyle devam etti:
"Şimdi ne usta ne de çırak var. Kimse çalışmıyor. İşçi bulamıyorum. Ben son demirci ustası olarak bu duruma üzülüyorum. Şimdi çarşımızda tuhafiyeci, kuaför, çorbacı, veteriner ve hediyelik eşya satıcıları var. Sanatkar yok. Çırak bulmak zor."
- "Okullarda meslek eğitimi verilsin"
Atlı, kendisinin de birkaç yıl sonra ilçedeki son demirci ustası olarak işi bırakacağını belirterek, okullarda meslek eğitimine yer verilmesi, ahşap doğrama, marangozluk, elektronik, demirci, kaynakçı ve tamirci gibi mesleklerin okullarda öğretilmesi gerektiğini dile getirdi.
Çıraklığında ustasının kendisine haftalık para verdiğini anlatan Atlı, "Çok çalışırsam şerbetlik alırdım. Usta çırak ilişkileri saygıya dayanıyordu. Şimdi ne saygı kaldı ne de sevgi." dedi.
Mesleğinin son yıllarında yapmaya başladığı "fındık kabuğu sobası" ile kömür sobalarına alternatif bir ürün ortaya çıkardığını aktaran Atlı, "Artık, daha hızlı bir şekilde yanan, taşınması ve kurulması kolay olan fındık kabuğu sobası üretmeye başladım. Kendi iş yerimde günde 5 fındık sobası yapıyorum. Bunları yurt içinde Edirne'den Kars'a kadar gönderiyorum. Ürettiğim sobalardan ebatlarına göre 450 ile 600 liradan arası kazanç sağlıyorum." ifadelerini kullandı.
Atlı, eskiden kürek, balta, bahçe ekipmanları yaptığını, şimdi ise sadece fındık sobası imal ettiğini dile getirdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan sanatkar olduğuna dair belge verildiğini belirten Atlı, "Sobaların markası, imalatı tescili ISO belgeli her şey bana aittir. Türkiye'nin her bölgesine göndermekteyim. Evler, kahvehaneler, tamirhaneler, seralar her yerde kullanılmakta. Herkes, dumansız, tasarruflu ve ucuz yakıtla ısınıyor." diye konuştu.
Mudurnu'da oturan emekli İlyas Özcan ise "Zamanında ben de çıraklık yaptım. O zamanlar bu çarşıda çekiç sesleri dinmezdi. Çarşıda çorbacı, tuhafiyeci gibi dükkanlar çoğaldı. Mesleğe rağbet yok. Bıçakçılar, öküz araba tekerleği yapanlar, nal, mıh, iğne fabrikaları vardı. Hiçbir şey kalmadı." ifadelerini kullandı.
AA
Kaynak: