Hasan Özönder

Hasan Özönder

Milletlerarası "Osmanlı Tahrir Defterleri" Sempozyumu

Tahrir Defterleri, Osmanlıların kalbinin darbe kayıtlarıdır. Şahısların ve toplumun nabız tespitleridir. Devletin güvendiği şahıslar özel görevle köylere varıncaya kadar şehirlerin arazilerini halkın mal ve mülkünün kontrol ve kayıtlarını tutarlardı. Şahıslara ait müesseselere ait vakıflar, bütün mülkler titizlikle belirlenilip haklarına ait bilgiler kaydedilirdi.

İl yazarları, bütün meskenleri, mahalleleri dolaşarak buralarda oturan vergi mükelleflerini kimliklerini, içlerinde vergiden muaf olanların ne sebeple muaf olduklarını gayet hassasiyetle ve detaylı olarak yazarlardı. Arazi sahibi olanlar, olmayanlar, evli, bekârlar, esnaflar, sanatkârlar bir evvelki yıldaki ödedikleri vergilere varıncaya kadar hesap edilerek zamanında görüşerek, haberleşerek bilgi sahibi olunurdu.

4651aef4-638e-4b8e-8dd0-6417e056cbbe.jpg

Tutulan kayıt müsveddeleri ile defterlere geçirilirdi. Bu defterlere göre idâri teşkilat ve köy isimleri tebeyyün ederdi. Bu geniş kayıt bilgiler daha muhtasar bir deftere aktarılırdı. Bu defterlerden biri defterhâne hazinesinde bulundurularak korundurulur diğeri ise tuğrasız olarak sarayda muhafaza edilirdi. Bunlar esas kayıtlar olup tapu hükmünde idiler. Bu nedenle zamanla tapu defteri diye anılmışlardır.

Görüleceği gibi devletin ve halkın en önemli kayıtlarıdır.

b171cdf6-b4f3-449e-8ebe-596d26ae5e31.jpg

Bu hayati müessesede görev alan kişiler makamlarına göre, tahrirat kâtibi, tahrirat kalemi unvanlarla anılmışlardır.

Osmanlı Devleti’nin içeriden ve dışarıdan her hukukî konuda araştırma yapan uzmanlar, tahrirat defterlerini ayrı bir değer v önem vermişlerdir. Bu öneminden dolayıdır ki 26 Ekim 1996 tarihinde Prof. Dr. Halil Cin’in rektörlüğü zamanında, Konya Selçuk Üniversitesi’nde uluslararası çapta I. Tahrir Defterleri Sempozyumu düzenlenmiştir. Sempozyuma katılan yerli yabancı çok sayıda ilim ve fikir adamının birbirinden orijinal tebliğler sundukları görülmüştür. Dünyanın çeşitli merkezlerinden davet edilen yüze yakın araştırmacı bu alanda hazırladıkları incelemelerini sunmuşlardır. Sempozyum sonunda konusunda, pek çok yönden faydalar sağlayan sonuçları sebebiyle üç yıla bir yapılmasına kara verilmiştir.

Ne var ki, aradan bunca yıl geçtiği halde yenilerini gerçekleştirmek maalesef mümkün olamamıştır. Hâlbuki bu temin edilmiş olsaydı Osmanlı Devleti’ni oluşturan pek çok alan ve konuda belgeler gün ışığına çıkarılmış olacaktı.   

Böylece, dünya çapında bir varlığa sahip olmuş bir Osmanlı İmparatorluğu daha iyi tahmin ve tahlil edilmiş olacaktı.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.