M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

Ne ağır imtihan!

 

Jandarma Astsubay Kıdemli Üstçavuş ve Olay Yeri İnceleme Tim Komutanı Mehmet Çıplak, iç savaşın sürdüğü Suriye’den kaçak yollarla Avrupa’ya gitmeye çalışırken ailesiyle birlikte bindikleri botun alabora olması sonucu ölen 2 yaşındaki Aylan bebeği kucağında taşımıştı.

Yaşadıklarını anlatıyor:

-Aylan bebeğin yanına geldiğimde 'Allah'ım inşallah yaşıyordur' umuduyla hayat belirtisi aramaya çalıştım. Maalesef herhangi bir hayati belirtisi mevcut değildi. Çok üzülmüştüm.

***

6 yaşında bir oğlu varmış Mehmet Çıplak Komutanın...

Diyor ki:

-Bazen insanlar cansız bedenlere yaklaşmaktan çekinirler. Aklıma hiç böyle bir şey gelmeden görevini yapan bir kolluk personelinden öte yavrusuna sarılan bir babanın hissedebileceği duygular içerisindeydim.

-Aylan bebeğin kuş kadar hafif ama bir babanın oğlunun cansız bedenini taşıma zorluğunun ağırlığıyla cansız bedenini kucağıma alarak otopsi yapılmak üzere cenaze nakil aracına götürdüm.

***

Fotoğrafları yayımlandıktan sonra Mehmet Çıplak Komutan’a sormuşlar:

-Bu kadar ağır bir yükü nasıl taşıdın?

***

Dün Başbakan Ahmet Davutoğlu Hocamız, W20 Türkiye Konferansı’nda bir konuşma yaptı...

O da konuşmasında Aylan Bebekten bahsetti:

-Çok derinden etkiledi, 3 yaşındaki erkek çocuğu Aylan’ın fotoğrafı. Tabii görmedik belki, şahit olmadık ama hayal edebiliriz, düşünülebiliriz acaba o erkek çocuğun annesinin yaşadıkları nasıl bir şeydi? Eminim ki çocuklarını, diğer iki çocuğunu o suların arasından kurtarmak için elinden geleni yapmıştır.

***

Aslında hem Jandarma Komutanının hem de Başbakan’ın sözleri, Türkiye’nin Suriye politikasını ortaya koyuyor...

Bir annenin, bebeğinin son dakikalarındaki çırpınışına karşı çaresizliğini yüreğinde hisseden bir başbakan...

Tüm dünyanın sorumluluktan kaçtığı, omzuna yük almadığı bir zamanda ‘bir babanın oğlunun cansız bedenini taşıma zorluğunun’ altına giren bir Jandarma Komutanı...

***

İşte Türkiye’nin bugünkü durumu budur.

Bu kadar ağır bir yükü taşıma sorumluluğu...

Tıpkı Necip Fazıl’ın Sakarya şirinde ifadesini bulan:

Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya!

Binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.