TYB Konya Şubesinin “Yazılacak Çok Şeyimiz Var” etkinliklerinden birini daha 26 ekim cumartesi günü, KOP İdaresi yöneticileriyle birlikte gerçekleştirdik.

Bu kere sadece yazarlar, gazeteciler, yöneticiler değil çocuklar da vardı aramızda. Sanırım gezinin keyfini onlar çıkardı. Dönüş yolunda da mikrofonu kimseye kaptırmadılar.

İlk durağımız Nuzumla köyüydü. Muhtar İsmail Portakalcıoğlu ve arkadaşları çayı çoktan demlemişler bizi bekliyorlardı.

Önceki yıllarda da birkaç kere gelmiştim Nuzumla’ya. Genç muhtarları İ. Portakalcıoğlu ve yeniliğe açık köylüleriyle yoksunluk çemberini kırmaya çalışan, bunu bir ölçüde de başaran bir köyümüzdü. İlk defa gezgin arkadaşlarla gitmiştik. Tepelerin arasındaki dar yoldan köye ulaşınca gördüğüm manzara şaşırtmıştı beni. Köy bir tepenin yamacına kurulmuş, önünde uzanan bereketli topraklara bir duvar bile çekilmemişti. Köyün tam karşısındaki ulu meşe ağacının yanındaki pınarın buz gibi sularıyla yemeğimizi yeyip dönmüştük.Köye ikinci kere İl Tarım Müdürlüğünden arkadaşlarla gitmiştim. İl Tarım Müdürlüğü ve İl Özel İdaresi tarafından örnek bir çalışma başlatılmıştı köyde. Organik çilek yetiştiriciliği. O yıl ilk ürün alınmış ve tamamı ihraç edilmişti.

Kahvaltıdan sonra TYB Konya Şubesi Başkanı M.Ali Köseoğlu, KOP İdaresi başkanı Prof.Dr. Mehmet Babaoğlu ve muhtar İsmail Portakalcı  kısa birer  bilgilendirme konuşması yaptılar. Mehmet Babaoğlu Kop bölgesinde ürün çeşitlerinin artırılmasıyla köylünün gelirinin daha çok artacağını belirtti. Ürün çeşitlerinde ise ilk sırayı kiraz ve bağcılık alıyor.

Benim kafamı karıştıran soru bu noktada düğümleniyor. Şimdiye kadar bu tip çalışmalara il özel idareleriyle birlikte kimi devlet kurumları önderlik ediyorlardı. Yasalarda yapılan değişiklikle artık bu tür çalışmalar belediyelerin yetkisinde olacak. Gerçekten olacak mı? Hiç sanmıyorum. Belediye sonuçta siyasi bir kurum ve hizmet götürürken hangi kaygılarla hareket edecek az çok tahmin etmek mümkün.

Nuzumla’dan sonra Bozkır barajına geçildi. KOP un önemli su toplama havzalarından biri olacak bu baraj. Çalışmalar hızlı ilerliyor ama barajın plan proje aşamasında görev alanların çoğu baraj inşaatı başlamadan emekli oldular.

Çoğu arkadaşımız, su tutmaya başlanılan Bağbaşı barajını ilk defa göreceklenri ama baraja vardığımızda hava çoktan kararmıştı. Bağbaşı ve Avşar barajlarına yeniden bir gezi dileğiyle dönüş yoluna düştük.