Organ bağışına katkı için ''öğretmen, muhtar ve imamlara'' mektup

Organ bağışına katkı için ''öğretmen, muhtar ve imamlara'' mektup

Sağlık Bakanlığı, organ bağışında farkındalığı artırmak amacıyla Bakan Müezzinoğlu ve Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in imzasıyla Türkiye genelindeki öğretmenler, muhtarlar ve din görevlilerine mektup göndermeye başladı

ANKARA  (AA) - ZEYNEP AKYIL - Sağlık Bakanlığı, organ bağışında farkındalığı artırmak amacıyla Türkiye genelindeki öğretmenlere, muhtar ve din görevlilerine mektup göndermeye başladı.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in imzasıyla söz konusu 3 gruba gönderilen mektuplarla, organ bağışı sayısının toplumun her kesimine ulaşabilen kanaat önderlerinin katkısıyla artırılması amaçlanıyor.  

İnsanoğlunun sahip olduğu en kıymetli hazinenin sağlık olduğu ve kaybedildiğinde değeri daha iyi anlaşılan sağlığı, diğer bütün insanlar için de istemenin değerlerin gereği olduğu belirtilen mektupta,  ''sizi organ bulduğu takdirde hayatta kalabilecek 24 bin insanımız adına sorumluluk almaya davet ediyoruz'' mesajı veriliyor.

Atılan adımlara ve artan toplumsal desteğe rağmen Türkiye'de organ bağışıyla ilgili istenilen düzeye ulaşılamadığına işaret edilen mektupta,  24 bin insanın nakil beklediği, organ bağışındaki yetersizlik nedeniyle sadece 2013 yılında bin 859 vatandaşın hayatını kaybettiği bildirildi.

Organ nakli bekleyen bu insanların hayata tutunabilmeleri için mutlaka organ bağışının yeterli düzeye getirilmesi gerektiği vurgulanan mektupta, şunlara yer verildi:

''Toplumumuzda muhtaç olana yardım konusundaki eşsiz duyarlılığı, organ bağışında da yeterli düzeye getirmeliyiz. Organ bağışının gerekliliği hususunda toplum vicdanında büyük bir destek olmasına rağmen, araştırmalar halkımızda başta dini kaygılar olmak üzere çeşitli nedenlere bağlı çekinceler olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle eşi, akrabası veya çocuğu için hayattayken bağış yapabilen insanlarımızın cesaretini kadavradan bağış konusunda da artırmamız ve organ bağışı konusundaki kaygılarımızı gidermemiz gerekmektedir.''

-Organ bağışı için aydınlatıcı ve teşvik edici mesajlar gerekli

Toplum nazarında öncü olan sorumluluk sahibi insanların geniş kitlelere ulaşacak aydınlatıcı ve teşvik edici mesajlarının yaklaşık 24 bin ihtiyaç sahibini hayatta tutabilmek için vazgeçilmez bir öneme sahip olduğuna dikkat çekilen  mektupta, ''dini, ilmi, tıbbi ve hukiki şartlar yerine geldikten sonra organlarımızı bağışlamamız candan cana giden büyük bir iyilik, geriye bıraktığımız hayırlı bir mirastır'' ifadesine yer verildi.

Organ naklinin her iki tarafında da insan bulunmasının, insanın saygın bir varlık olmasının, konunun bilim, din ve ahlak çerçevesinde ele alınmasını gerekli kıldığına işaret edilen mektupta, organ nakli ve kan bağışı konusunu bu eksende ela alan din alimlerinin belli şartlar ve tedbirler çerçevesinde tedavi amaçlı nakil ve bağış işlemlerine onay verdiğinin altı çizildi. Mektupta,  ''Başkalarının organ bağışına olan ihtiyacını kendiniz veya yakınlarınızdan birine organ nakli ihtiyacı gibi algılamak ve bu doğrultuda davranmak ancak sizlerin önerileri ile insanımızda oluşabilecektir. 'Her bağış yeni bir hayattır' gerçeğini, halkımıza anlatmak amacıyla yürüttüğümüz yoğun mücadele sizin desteğinizle daha da güçlenecektir'' görüşlerine yer veridi.

-'Bilinçlendirmenin temel ayaklarından birisi öğretmenler''

Sağlık Bakanlığı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Ömer Tontuş, konuya ilişkin  AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, organ bağışıyla alakalı bilgilendirme, bilinçlendirme, farkındalık oluşturma adına bu çalışmayı yaptıklarını söyledi.

Dünya genelinde yapılan organ bağışında başarı oranı en yüksek olan ülkelerden birinin Türkiye olduğuna işaret eden Tontuş, Türkiye'de bu konuda çok başarılı merkezler ve hekimler bulunmasına rağmen, organ bağışı sayısının yetersiz olduğunu belirtti.

Yeterli organ bağışı yapılmamasının bir çok sebebi bulunduğunu anlatan Tontuş, bunda, halkın sosyal duruşu, dini ve bireysel kaygılarının da etkili olduğunu söyledi. Organ bağışının dini açıdan sıkıntı oluşturmayacağı konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da hem fikir olduğunu, bu nedenle mektuplarda Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in de imzasının olduğunu anlatan Tontuş, mektubun temel hedefinin halkla doğurudan temas halinde olan, kanaat önderleri konumundaki öğretmenler, din görevlileri ve mahalle muhtarları olduğunu kaydetti. Tontuş, şunları kaydetti:

''Türkiye'nin  en ücra köşelerinde bile imamlar, din görevlileri var,  mahalle muhtarlarına illaki herkesin bir şekilde, bir tebligat için bile olsa işi düşer. Mahalle muhtarlarını organ bağışı konusunda bilinçlendirirsek, bir sohbet sırasında doğru cümleleri sarf ettikleri sürece insanlar üzerinde etkili olacaklardır. Öğretmenlerimiz bu ülkenin geleceğinin şekillenmesinde büyük rol oynuyor.  Organ bağışı konusunda da bilinçlendirmenin temel ayaklarından birisinin öğretmenlerimiz olduğunu düşünüyoruz, bu nedenle  öğretmenlere de  bu mektupları gönderiyoruz. Eğer onlar haftada ayda bir cümle bile olsa öğrencilerine ''organ bağışı ölümden ömür çıkarmaktır, yaşam çıkartmaktır, sosyal bir sorumluluktur''mesajını paylaşsalar, bir öğrencinin  8 yıllık eğitimi boyunca bunu yaklaşık 100 defa duyması anlamına gelir. Bu da öğrencinin gelecekteki nesillere ve kendileri adına farkındalık oluşturur. Bizim için organ bağışının alfabesi bu çocuklardan geçiyor ve kendilerinden çok şey bekliyoruz.''

Kaynak:Haber Kaynağı