Polatlı darbe girişimi davası
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Polatlı'daki 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada, sanıklar ve avukatlarının esas hakkındaki savunmalarına devam edildi
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Ankara'nın Polatlı ilçesindeki 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığında yaşananlara ilişkin 330 kişi hakkında açılan davada, sanıklar ve avukatlarının esas hakkındaki savunmalarına devam edildi.
Duruşma, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görüldü.
58. Topçu Tugayına 20 kilometre mesafedeki Sakarya Kışlası'nda konuşlu Eğitim Destek ve Tatbikat Alay Komutanlığında görevli olduğunu ifade eden sanık eski albay Alper Erkaya, birliğe 22.50'de emirle çağrıldığını, darbe girişiminin yaşandığı akşam eylemsiz kalarak, talimat beklemediğini, 23.00'ten itibaren alayının emniyetini aldığını ve darbeye karşı bir mücadele ortaya koyduğunu savundu.
Erkaya, "Emrimdeki alayı çaresiz bırakacak ortamlar yaratmadım. Yalan yanlış emirler vererek, onları kışlalarının dışına çıkarmadım. Birlik komutanı olarak, gerekli tedbirleri aldım ve mücadeleyi ilk andan itibaren verdim. Emrimdeki 650 personelden bir kişi bile eline silah almadı, kışlasını terk etmedi ve bu hain teşebbüse katılmadı." dedi.
Devlete bağlılığını, 15 Temmuz gecesi uçakların, helikopterlerin her yeri bombaladığı, kimsenin renginin belli olmadığı, darbe teşebbüsünün en güçlü olduğu zannedilen saatlerde, henüz siyasi açıklama bile yapılmamışken verdiği mücadele ile gösterdiğini iddia eden Erkaya, bunu yaparken, kararsızlık yaşamadığını, oyalanmadığını, durumu izleyip ona göre karar vermeye çalışmadığını, mücadeleye ilk anda başladığını ileri sürdü.
Erkaya, şöyle devam etti:
"Ben ne FETÖ'cüyüm, ne vatan hainiyim. Emirle çağrıldığım ortamda, ilk andan itibaren sabaha kadar kendi irademle aldığım kararlar ve tedbirler neticesinde, Polatlı'nın en büyük kışlası olan Sakarya Kışlası'nda tek bir personel bile eline silah almamış, kışlalarını terk etmemiş ve darbe teşebbüsüne katılmamıştır. Ben örnek bir liderlik gösterdiğimi düşünüyorum. Ben elime silah dahi almadığım gibi emrimdeki personele de aldırmadım. Alayıma ve kışlama sahip çıktığım aşikardır."
Sanık eski yarbay Murat Dinlecener ise tugay komutanının emri üzerine, Gölbaşı'nda terör saldırısı olduğu gerekçesiyle konvoy halinde yola çıktıklarını ancak seyir halindeyken Türk bayrakları taşıyan vatandaşları görünce ve gelen telefonlardan darbe girişiminden haberdar olduklarını öne sürdü.
Kandırıldıklarını da vatandaşa anlatmaya çalıştıklarını ifade eden Dinlecener, ancak "Biz yine de sizi polise teslim edeceğiz" cevabı aldıklarını, buna rağmen orada bir gözaltı yaşanmadığını söyledi. Dinlecener, polisle görüştükten sonra araçlarına binerek, Polatlı İlçe Emniyet Müdürlüğüne geçtiklerini, gözaltı işleminin de burada yaşandığını bildirdi.
Dinlecener, "Masumum ve mağdurum, acilen tahliyemi, beraatimi talep ediyorum, hainlerle hain olmayanları ayırmanızı ve bunu da geciktirmemenizi talep ediyorum." diye konuştu.
Duruşmada, eski kursiyer teğmen Abdurrahman Batur, tutuksuz sanıklar L.Ç, M.E.G. ve S.Ş. de savunma yaparak beraat talebinde bulundu.
Duruşmaya pazartesi devam edilmek üzere ara verildi.
Kaynak: