BURSA (AA) - Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Milli iradenin hak ve hukukunun sağlıklı bir şekilde geleceğe yürümesi lazım. O nedenle sandığın, milli iradenin, demokrasinin hukuku veya sağlığını önemsemeliyiz, merkeze almalıyız" dedi.

Müezzinoğlu, AK Parti Nilüfer İlçe Başkanlığında, mahalle muhtarları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Sağlık Bakanı olarak toplumun sağlığını, demokrasinin sağlığını konuşmayı uygun bulduğunu söyledi. 

Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözünü hatırlatan Müezzinoğlu, Atatürk'ü özetleyen ve onun hayat felsefesini anlatan 3 cümle olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Bunlardan biri bize miras olarak bırakılan genç Cumhuriyet. Görevimiz bu genç Cumhuriyet'e sahip çıkıp onu geliştirmek, büyütmek, dünya devletleriyle olan yarışta güçlü bir şekilde varoluşunu sağlamak. Bu birinci miras. İkincisi vasiyet cümle; 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.' Üçüncüsü de bu millete muasır medeniyet seviyesinin üzerinde yer yakışır. O zaman temel ayaklarımız belli. Milletle beraber yürüyeceğiz, muasır medeniyet seviyesinin üzerindeki hedefe doğru yürüyeceğiz. Bu anlamda milletin, hukukun sağlıklı olması lazım. Milletin, hukukun korunması lazım. Milletin, hukukun güçlü olması lazım. Yani milli iradenin hak ve hukukunun sağlıklı bir şekilde geleceğe yürümesi lazım. O nedenle sandığın, milli iradenin, demokrasinin hukukunu veya sağlığını önemsemeliyiz, merkeze almalıyız."

Türkiye'nin, milli iradeye yapılan müdahalelerin bedelini ağır ödediğini belirten Müezzinoğlu, 1960'lı yıllarda milletin temsilcilerinin idam edildiğini anımsattı.

İdam edilenin sadece merhum Adnan Menderes, Hasan Polatkan veya Fatin Rüştü Zorlu değil milletin iradesi olduğuna dikkati çeken Müezzinoğlu, "Asıl idam edilen, milletin umutları, hayalleri, milletin tercih iradesi, millete 'Sen anlamazsın, sen bilmezsin, senin tercihlerini ben istemediğim zaman idama kadar götürebilirim' tehdidiydi. 70 darbesi, 80 müdahalesi, 28 Şubat, ondan sonra AK Parti döneminde iki kişiden birinin oyunu almış siyasi partiyi kapatma davası, bütün bunlar hep milli iradenin hak ve hukukuna yapılan müdahaleler" ifadesini kullandı.

 - "Yaptıkları yanlışların da cezalarını çekecekler"

Bir gazetecinin, "Bursa Valisi Münir Karaloğlu, yapımı devam eden İznik Devlet Hastanesini ziyaret etti. Oradaki işçiliği beğenmedi. Tatsız bir olay söz konusu. Bu konudaki düşünceleriniz nedir" sorusunu Müezzinoğlu, şöyle yanıtladı: 

"Şu anda Sağlık Bakanlığı olarak yaptığımız 226 hastanemiz var. Bunların içinde de Bursa'da İznik, Orhangazi, önümüzdeki hafta açacağız Karacabey, geçtiğimiz hafta açtık Mustafakemalpaşa var. Dolayısıyla bunlarda zaman zaman müteahhitlik hizmetlerinde aksamalar veya sıkıntılar, gecikmeler yaşıyoruz. Arzu ederiz ki hiç yaşamayalım. Sayın Valimizin orada yaptığı denetimde gördüğü aksaklıkları mutlaka müteahhit firma düzeltecektir. Bu, hizmete girişlerde aksamalara neden oluyor. Onların da cezasını onlara kesmek yerine, esas üzüldüğümüz millete hizmetlerin gecikmesi. Şunu çok net söyleyeyim ki, Cumhuriyet tarihinde de yok dünyanın hiçbir ülkesinde de, şu anda 36 bin yatak kapasite 226 hastane, diğer taraftan da 16 hastane 26 bin yatak kapasite, şehir hastaneleri. Bütün bunlar şu anda inşaatları devam eden, ihaleleri yapılmış, bir, iki, üç yıl içinde bu milletin hizmetine girecek. Bunların içinde böyle bazen aksamalar olacak mı? Olacak. Bunları telafi etmek yine bizim duyarlılıklarımızla yöneticilerin takipleriyle minimuma inecek. Yaptıkları yanlışların da cezalarını çekecekler."

- "Büyük ülke, milletten yana duruş, milli irade bu"

Daha sonra Nilüfer Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nin açılış törenine katılan Müezzinoğlu, yaptığı konuşmada, bu topraklarda yönetim anlayışı olarak 600 yıl öncesinden başlayan bir medeniyetin felsefesini benimsemiş bir siyasi anlayışın mensupları olarak, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. İnsanı yücelt ki devlet yüceltsin" düşüncesiyle hareket ettiklerini anlattı.

Atatürk'ün gösterdiği, "Bu millete muasır medeniyetlerin üzerindeki yer yakışır" hedefine ulaşmak için korkmadan yola devam ettiklerini vurgulayan Müezzinoğlu, "Bu hedefe gitmek için yürek, gönül, emek, alın teri ister, milletle beraber yürümek ister. Milleti korkutarak, ayrıştırarak, kandırarak, milli iradeye tuzaklar kurarak bunların hiçbiri olmaz. Sağlık alanında bu anlamda dünyanın da gıptayla baktığı ve zaman zaman 'Anlamakta zorlanıyoruz' dedikleri başarıları, milletimizi, merkezimize aldığımız için milletimizin hayallerinin ve umutlarının önünde yürüme gayretimiz olduğu için bugünlere geldik" değerlendirmesinde bulundu.

Müezzinoğlu, ağız ve diş sağlığı anlamında 2002'de bin 500 ünit bulunduğunu, bugün 9 bin ünitlerin peşinde koştuklarını dile getirdi.

Ağız ve diş sağlığı merkezlerinin sayısının ise 34'ten 160'a ulaştığını ifade eden Müezzinoğlu, "Ambulans hizmetlerinde, 'Mazot doldurursan hastanı alabiliriz' denilen noktadan, ambulans uçak ve helikopter seviyesine geldik. Beni eski Adalet Bakanımız, Milletvekilimiz Bekir Bozdağ Bey aradı, 'Sayın Bakanım, İsviçre'de Bern'de imkanları yeterli olmayan bir vatandaşımız orada tedavi görüyor. Hastamız Türkiye'de tedavi olmak istiyor, aldırabilir miyiz' dedi. Az önce de hastamız Bern'den alındı, Ankara'ya, Yozgat'a gelecek. Büyük ülke, milletten yana duruş, milli irade bu" diye konuştu.

Diğer protokol üyeleriyle merkezin açılış kurdelesini kesen, tesisi gezip yetkililerden bilgi alan Müezzinoğlu, ilk hasta Muhammed isimli çocukla sohbet etti.