yazar-49
SELÇUK'TA NE DEĞİŞTİ?
Çarşamba günü Selçuk Üniversitesi ile Efes Pilsen arasında oynanan basketbol müsabakasının son anına kadar büyük bir heyecan ve büyük bir gerilim vardı. Okulların tatil olmasına rağmen salonu dolduran basketbol severler büyük bir çekişmeye şahit oldular. Hafta içerisinde sürekli benchinden şikayet eden Coach’ını gönderip yerine yardımcısıyla devam kararı alan Selçuk’ta kenar yönetiminde hiçbir değişikliğin olmadığı açıkça ortaya çıktı. Oynayan sporcularımızın olağanüstü gayretleri Efes’le kafa kafaya oynamaya yetti. Ama tecrübe kendini son anda gösterdi.
Bence takımımızda Dixon ve Boddicker sürekli yan yana oynamalılar. Çünkü birbirlerini çok iyi tamamlıyorlar. İkisinin de pota altındaki teknikleri mükemmel. Benim burada merak ettiğim bir husus var. Liglerin 2. haftasında en değerli oyuncu seçilen ama ne hikmetse sonradan Hakan Hoca ve şimdi de Cengiz Hoca tarafından çok fazla şans verilmeyen Volkan Ertetik’in ve Kenan Tütüncü’nün neden oynatılmadığıdır. Dün yine 1, 1.5 dakika sahada kalan bir tek hata yapmayan Volkan’a ne yapılmak isteniyor, anlamak mümkün değil. Senin elinde Kenan Tütüncü diye bir oyuncun var. Bence Türkiye’nin en hızlı oyuncularından biri. Kenan da dün 1-2 dakika sahada kalabildi. Ona bakıyoruz onun da oynadığı sürede hiç hatası yok. Burada Menajer eski oyuncumuz Fevzi Keçeli’ye bazı görevler düşmekte. Coachla görüşüp bunun nedenini sormalıdır. Maç başındaki sporcuların seronomisinde dikkat ederseniz en büyük alkışı Volkan ve Kenan aldı. Demek ki sporseverlerin bu oyunculara sevgisi ve güveni tam.
Olabildiğince dolu olan tribünler de tam bir desteğin olmadığını hep beraber gördük. Anonstaki delikanlının ara sıra seyirciyi gaza getirme gayreti çok başarılı olamadı. Ben daha önceki teklifimi yineliyorum. Üniversitemiz her türlü imkana sahip. Kendi taraftar grubunu mutlaka oluşturmalıdır. Çok değil 100 kişilik bir grup hem gelen seyirciyi coşturur hem de rakiplere olağanüstü bir baskı yapmış olur. Bu grubu siz kurarsanız kontrolü de sizde olmuş olur. Dün o grup olmuş olsaydı belki de Efes son anlarda sıkıntıya girebilirdi. Bu tür sportif müsabakalar bir festival, bir şölen havasında olacaksa tribünde coşkunun mutlaka olması gerekir.
Evet sporseverler, şimdi bana “Sen bu işlerden ne anlarsın? Sen futboldan geldin” diyebilirler. İşte anlayanların neler yaptıklarını hep beraber görüyoruz. Biz yine sizlerin bize aktarmamız gerektiği bu düşünceleri bir yerlere hiç bir art niyetimiz olmadan gönderiyoruz.
Anlayan anlar.
Haydi hayırlısı…