Hoppala nerden çıktı şimdi bu kardeşim dediğinizi duyar gibiyim.

Ama ülkede durum bu hale gelmiştir.

Sırf siyasi sebeplerle iş başı yapan Merkez Bankası Başkanı;

Bankayı yüzüne gözüne bulaştırmıştır.

Neden mi?

Nedenleri çok basit..

Merkez Bankası’na el koyma nedeni 1:

Üşenmeyin Merkez Bankası’nın internet sitesine girin.

www.tcmb.gov.tr

Sayfanın ilk açılışında bir ibare var.

Aynen şöyle;

“Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın temel amacı fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmektir.”

Peki neymiş bu fiyat istikrarı?

Yine Merkez Bankası’nın resmi internet sitesinden aktarıyorum;

“Fiyat istikrarı, genel bir tanım çerçevesinde, insanların, yatırım, tüketim ve tasarrufa yönelik kararlarında dikkate almaya gerek duymadıkları ölçüde düşük bir enflasyon oranını ifade eder.

Bugün için gelişmiş ülkelerde, yüzde 1 ile yüzde 3 arasındaki enflasyon oranlarının düşük enflasyon oranları olarak kabul edildiğini görmekteyiz.

Dolayısı ile fiyat istikrarı sadece düşük enflasyon oranına ulaşmayı değil; o oranın sürdürülmesini de kapsar.”

Peki bu fiyat istikrarını sağlamanın temeli nedir?

Enflasyon hedeflemesi.

Ne yapmış bizim Merkez Bankası geçtiğimiz 2 yıl boyunca bir bakalım;

Yıl 2006; hedef: yüzde 5. Gerçekleşme: yüzde 9,6.

Nerdeyse yüzde 100 fark var.

Yıl 2007; hedef: yüzde 4. Gerçekleşme: yüzde 8,4.

Sapma; yüzde 100’den fazla.

Sonuç: Merkez Bankası fiyat istikrarını sağlayamıyor.

Merkez Bankası’na el koyma nedeni 2:

Yine Merkez Bankası’nın resmi internet sitesinden aktarıyorum.

“Bir toplumu tahrip etmenin en etkili yolu, o toplumun parasını tahrip etmektir.”

Yani parayı bu tahribattan korumaktır.

Yani?

Paranın değerini korumaktır.

Yani; Fiyat istikrarını sağlamak için çaba sarf etmektir.

Peki Merkez Bankası ne yaptı?

Geçtiğimiz hafta Merkez Bankası Başkanı açıkladı;

“Enflasyon hedeflemesinden vazgeçtik”

Yani?

Merkez Bankası’nın temel amacı olan fiyat istikrarını sağlamaktan vazgeçildi.

Bu durumda ülkede Merkez Bankası’na ihtiyaç kalmamış oldu.

O zaman TMSF Merkez Bankası’na el koysun,

Sonra da satsın.

Kime satsın peki?

Yabancılara satsın.

Bütün bankaları onlar almadı mı zaten?

O zaman “Birisi” yine:

Satıyoooor, satıyoooor, saaaaaaat-tıııı…