ANKARA (AA) - Ankara'nın Çubuk ilçesinde, Çubuk Dernekler Federasyonu (ÇUDEF) öncülüğünde "Toplumsal Barışı Yaşatan ve Yıpratan Yaklaşımlar" adlı panel düzenlendi.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Ülfet Görgülü, Çubuk Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi'nde düzenlenen panelde yaptığı konuşmada, Müslümanların 2 temel referansından birinin Kur'an, diğerinin de Hazreti Peygamberin sünneti olduğunu söyledi.

Kur'an'ın kendilerini hep beraber birliğe davet ettiğini belirten Görgülü, "İnsanlığa ilahi bir sorumluluk yükler dinimiz. Bu ise yeryüzünde barışı tesis etme görevidir. Tüketen değil, üreten, besleyen, sevgi ve saygıyla büyüten sağlıklı, huzurlu bir toplum haline gelebilmek için bizim sevgi ve merhamete ihtiyacımız var. Bizim hoşgörü ve adalete ihtiyacımız var." diye konuştu.

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kazım Arıcan ise, Türkiye’nin çok daha büyümesi ve güçlenmesi için daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

İnsanların önce kendi eksiklerini görmesi gerektiğine işaret eden Arıcan, şöyle konuştu:

"Sadece devletin ilgili kurumları değil sivil toplum kuruluşları da bu konuda çaba göstermelidir. Bu noktada Hatay bizim için en güzel örnektir. Toplumsal barış için bir arada yaşamak, birlikte yaşamak bizim olmazsa olmazımızdır. Bunun için de önce ön yargılarımızı, kendi kusurlarımızı ortadan kaldırmalıyız. Önce aynaya bakıp kendi eksiklerimizi görmeliyiz."

ÇUDEF Başkanı Recep Taş da, federasyon olarak her şeyi devletten beklemeden toplumsal problemleri zamanında, uzlaşı kültürüyle çözmek için mücadele ettiklerini belirterek, "Hiç kimseyi ötekileştirmeden, yargılamadan her birisini Allah’ın yarattığı değerli bir varlık olarak görüp, ayırt etmeksizin herkesi en tepe noktada tutmaktayız." ifadesini kullandı.

Yoksullara Yardım ve Eğitim Vakfı Başkanı İbrahim Ateş, Batı medeniyetinin sosyal medyayı kullanarak toplumsal barış ve birliklere büyük zararlar verdiğine dikkat çekerek, oynanan ve oynanmak istenen oyunlara karşı hazırlıklı olunması gerektiğinin altını çizdi.

Panelin ardından "Bölüşürsek çok oluruz, bölünürsek yok oluruz" isimli sinevizyon gösterisi yapıldı.