Ulusal Su ve Sağlık Kongresi

Ulusal Su ve Sağlık Kongresi

Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şencan:- "Altyapımız hemen hemen tamam, çok uzun olmayan bir zaman içerisinde vatandaş içtiği suyun kalitesini internetten öğrenebilecek. Şu anda nasıl yüzdüğü suyun kalitesini standardını, görebiliyorsa içtiği suyun d

ANTALYA (AA) - Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İrfan Şencan, vatandaşların içtikleri suyun kalitesini internetten öğrenebileceğini belirterek, "Şu anda nasıl yüzdüğü suyun kalitesini, standardını görebiliyorsa içtiği suyun da kalitesini internetten denetleyebilecek" dedi. 

Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Karadeniz Teknik, İstanbul ve Çukurova üniversiteleri tarafından Antalya'daki Kundu Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde düzenlenen, "Ulusal Su ve Sağlık Kongresi"ne yurt içi ve yurt dışından çok sayıda bilim insanı katıldı.

Müsteşar Yardımcısı ve Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Vekili Şencan, burada yaptığı konuşmada, güvenli suya erişimin toplumsal yaşam için en temel insan haklarından olduğuna dikkati çekti. Suyun yeterliliği kadar, içme ve kullanma suyunun kalitesinin de önemine işaret eden Şencan, "Çevresel etkenler ve iklim değişikliği, su kalitesini olumsuz etkiliyor. Su kirliliği ya da suyun yetersizliği toplum sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıklara neden oluyor" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin su sıkıntısı olan ülkeler arasında yer aldığını dile getiren Şencan, halkın güvenli suya erişimini sağlamak amacıyla 3 bin 500 sağlık personelinin sahada hizmet verdiğini söyledi.

Halkın içtiği suyun kalitesi konusunda bilgilendirilmesinin önemini vurgulayan Şencan, şunları kaydetti:

"Bunun için altyapımız hemen hemen tamam. Çok uzun olmayan bir zaman içerisinde vatandaş içtiği suyun kalitesini internetten öğrenebilecek. Şu anda nasıl yüzdüğü suyun kalitesini, standardını görebiliyorsa içtiği suyun da kalitesini internetten denetleyebilecek. Belediyeler için de etkin denetleme mekanizmasının bu olduğunu düşünüyorum."

- "Su, gıdadan önce geliyor"

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Cumali Kınacı da şebekelere kadar gelen suyun sağlıklı şekilde geliştirilip, korunabilmesi için çok sayıda kurum ve kuruluşun çalışma yürüttüğünü bildirdi.

Çok sayıda kurum ve kuruluş olmasının kalite ve kontrolü zaman zaman olumsuz etkileyebildiğine değinen Kınacı, "Suyun kaynağından aldığımız yerde çok sayıda kurumun görevi var, mevzuat var ama sorumluluk ortada kalıyor genellikle. Bu hususun gözardı edilmemesi gerekiyor" diye konuştu.

Kınacı, TÜİK'e göre Türkiye'deki şebekelerde kaybın yüzde 43 olduğunu, ancak resmi anketle belediyelerden toplanan rakamın ise yüzde 60'ları bulduğunu, hatta aştığını gösterdiğini anlattı. Yeni kurulan büyükşehir belediyelerinin altyapılarını tamamlayamadığını belirten Kınacı, bunun da köylerde suyun kalitesinin kontrolü açısından önemli bir sorumluluk olduğunu belirtti.

- "Vasıfsız personeli, arıtma tesislerinde görevlendiriyorlar"

Arıtma tesislerinin yeterli olmadığına işaret eden Kınacı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İçme suyu arıtma tesislerinin Avrupa Birliği kriterlerine getirilebilmesi için revizyona ihtiyaç var. Hemen Türkiye'deki bütün içme suyu arıtma tesislerinde revizyon ihtiyacı var. Bununla ilgili de AB'den aldığımız 4,5 milyon avroluk destekle yeni bir proje başlatıyoruz. Bu projeye bütün kurumların destek vermesi gerekiyor." 

Kınacı, belediyelerin bazı bilgileri vermekten çekindiğini dile getirerek, şunları söyledi:

"Sürgün, işe yaramayan, vasıfsız personeli arıtma tesislerinde görevlendiriyorlar. Trakya'da suyla ilgili olmayan kişiler görevlendirilmiş, onlar da hiç arıtma tesisine uğramıyorlar. Su arıtma tesisine girmeden doğrudan doğruya şebekeye veriliyor. En hayati konu sudur. Belediyelerimizin en kaliteli elemanlarını su arıtmaya vermeleri gerekiyor."

İçme kullanma suları, ambalajlı sular, yüzme suları, yüzme havuzları, su ürünleri, su kirliliği, afetlerde su yönetimi, toplu yaşam alanlarında su, su kalitesinin izlenmesi başta olmak üzere farklı konularda 180 bildirinin sunulacağı kongre, 4 gün sürecek.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı