
Açlık Sınırı 23 Bin 615 Liraya Yükseldi
TÜRK-İŞ’in Mart 2025 raporuna göre açlık sınırı 23 bin 615 lira, yoksulluk sınırı ise 76 bin 922 lira oldu. Gıda fiyatlarında aylık enflasyon yüzde 1,25 olurken, yıllık artış oranı yüzde 40,62 olarak hesaplandı.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Mart ayına ilişkin açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasını yayımladı. Rapora göre dört kişilik bir ailenin yalnızca gıda harcamalarını karşılayabilmesi için gereken minimum gelir (açlık sınırı) 23 bin 615 liraya yükselirken, gıda ile birlikte barınma, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi zorunlu harcamaların da dahil olduğu yoksulluk sınırı 76 bin 922 lira olarak hesaplandı. Bekâr bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise 30 bin 617 lira oldu.
Gıda fiyatlarında yıllık artış yüzde 40’ı aştı
Raporda gıda fiyatlarındaki değişimler de değerlendirildi. Buna göre, Mart ayında bir ailenin sadece gıda için yapması gereken harcamalarda yüzde 1,25’lik bir artış yaşandı. 2025 yılının ilk üç ayındaki toplam artış oranı yüzde 12 olurken, yıllık bazda değişim yüzde 40,62 olarak kaydedildi. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 54,87 seviyesinde gerçekleşti.
Et ve yumurta fiyatlarında yükseliş, balık fiyatlarında düşüş
TÜRK-İŞ’in araştırmasında temel gıda ürünlerindeki fiyat değişimleri de detaylandırıldı. Süt ve yoğurt fiyatları büyük ölçüde sabit kalırken, peynir fiyatlarında belirli markalara göre artış tespit edildi. Kırmızı et fiyatlarında ise yükseliş sürdü. Kuzu etinin kilogram fiyatında geçen aya göre yüzde 4 oranında artış gözlemlenirken, dana kıyma ve kuşbaşı etinde de fiyat artışı yaşandı.
Balık fiyatlarında ise düşüş yaşandı. Geçtiğimiz ay kilogram fiyatı 270-300 lira arasında değişen hamsinin bu ay 230-250 lira aralığında satıldığı tespit edildi. Yumurta fiyatları ise artışını sürdürdü. Geçen yıl Mart ayında tanesi 5,68 lira olan yumurtanın bu ay ortalama 7,54 liraya yükseldiği belirlendi. Kuru baklagiller grubunda ise kayda değer bir fiyat değişimi yaşanmadı.
TÜRK-İŞ’in verileri, gıda enflasyonundaki sürekli artışın hane halkı üzerindeki ekonomik baskıyı artırdığını bir kez daha ortaya koydu.
Kaynak:

