Amatör futbolcuların hala düştüklerinde dizlerini paramparça etmesine rağmen hala Konya futbolunun “hizmetinde” olan 3 nolu saha bomboştu. Torku Konyaspor’un maçlarında otopark olarak kullanılıp zavallı çocukların yaralanmaları için daha da sertleştiriliyordu sanki. Ama Boluspor ve Çaykur Rize yenilgilerinden sonra futbol sahasından bozma otoparkın boş olması hayli normal değil mi? İnsanlar artık temiz, güneşli bir havada gidip stres atayım diye bile Konyaspor maçlarına gitmek istemiyor.

Peki sadece sonuçlarda değil kadroda bile istikrar yakalayamayan bir takımın maçına insanlar niye gitsin? Hafta içi Uğur Tütüneker aleyhinde yapılan eleştirilere kızmış, “ortalarda gezeceğiz” ifadesinin arkasında durmuş ama şart koşmayı da ihmal etmemiş: “böyle basit goller yersek”. Onu biz de söylüyoruz: “Uğur Tütüneker kadroda fantezi yapmazsa, takıntılı olduğu oyuncuları oynatmaya çalışmazsa Konyaspor şampiyon olurdu” diye haftalarca söyledik.

Denizlispor maçıyla ilgili yazacak pek bir şey olmayınca, otoparktan, amatörlerden bahsetmemiz, hafta içi yaşananları aktarıp, dedikodu gazeteciliği yapmamız hayli normal değil mi? Sonucu hiçbir şeyi değiştirmeyecek maçta da yine “Tütün”sü değişiklikler vardı. Haftalardır istikrarla oynayan Selim’in yerine Ali Turan’ın oynaması gibi. Orta sahada yine Murat Akın’ı görmemiz gibi.

Neyse ki rakip çok zayıftı. 15. dakikada Has Konyalı Ömer Ali sahneye çıktı, fırsatçılığını gösterdi, 1-0 yaptı. Emekliye ayrılmak üzere olan Veli Acar’ın toparlamaya çalıştığı Acemiler Mangası Denizlispor, ilk yarı Konyaspor’un kalesine bile gelemeyince devre arasına giderken Ars ve Erdal’ın işbirliğinde gelen gol maçı ilk yarıda bitirdi.       

Bu maça bir de Ars’ın golü yakışırdı. Gördüğüm kadarıyla gol atamadığı için hayli stresli.

Son düdükle birlikte yazıyı da bitirdim. Umarım Uğur Tütüneker ya da Konyasporlu futbolcular, Arda Turan’ın Andora maçından sonra söylediği gibi “çok anlamlı bir galibiyet aldık” dememiştir.