Adem Uysal
Armut Ağacı ve Tılsım
Bugün bu başlığın ilham kaynağı Hz. Mevlana’nın Mesnevisinde ki 2368’no’lu beyti oldu. Kendi yaşadığı döneme ışık tutmak ve/veya olmak şöyle dursun bugün için de bizleri aydınlatmaya devam ediyor Hz. Mevlâna. Aydınlanma ve aydınlatmaya olan ihtiyaç tarihin tekerrürünü de dünden- bugüne ortaya koyuyor. Keşke tekerrür etmeseydi demek temenniden öteye geçmedi ve/veya geçemiyor maalesef. ‘’Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi’’ ikazı, hatırlatması güncelliğini korumakla birlikte tekerrürlerin de güncelliğini koruduğunu ifade etmeliyim.
Şimdi Hz. Mevlana’nın mezkûr beytine dönelim. Hz. Mevlâna diyor ki: ‘’Kadın sen armut ağacının üstünden öyle görüyorsun, aşağı in bak ki şüphen kalmasın.’’ Bu beyit de meşhur bir fıkraya telmih var. Ahlaksız bir kadın kocasından fırsat bulamadığı için dostuyla birleşemezmiş. ‘’Fülan gün fülan yerde saklansın; ben oraya gelirim, bir münasebet düşürür kendisiyle görüşürüm.’’ diye oynaşına haber yollamış. Aynı günde kocasıyla oraya gitmek için teşvikte bulunmuş ve gitmişler. Biraz oturup dinlendikten sonra kadın, oradaki yüksek bir armut ağacına çıkmak istemiş ve çıkmış. Birdenbire:
- Herif ne yapıyorsun, utanmıyormusun? Gözümün önünde zina ediyorsun diye haykırmaya başlamış. Kocası şaşırmış:
- Karı çıldırdın mı? Ben burada yapa yalnız oturuyorum, demiş. Kadın ağaçtan inmiş:
- Hakkın var kimse yokmuş. Fakat ben yukarıdan öyle gördüm. Mutlaka bu ağaç tılsımlı olmalı. Bir kerede sen çık bak diye kocasını ağaca çıkarmış. O sırada orada gizlenmiş olan dostu meydana çıkmış ve şenaate başlamışlar. Bu seferde kocası yukarıdan:
- Kadın ne halt ediyorsun? diye feryat etmiş, fakat beriki:
- Ben demedim mi? Ağaç tılsımlı. Üzerinde durana öyle görünüyor diye aptal kocasını aldatmış, sonra bu mesel halini almış. Bir işi yanlış görenlere: Armut ağacından inde öyle bak! Denilmeye başlamış.
İbret almak ve/veya alabilmek için armut ağacından inmek ve öyle bakmak bir de hayata ve manasına. İşte ihtihaç duyulan şey bugün tam da bu olmalı. Bu başarılabildiği oranda tekerrüre mâni olunabilir.
Bir de PDY ve/veya FETÖ yapılanması açısından bakılmalı bu muhtevaya.Armut ağacından inmek gibi bir dertleri bulunmuyor bugün. Tılsım ve/veya büyü bozulsa da; tılsımlı armut ağacı üs yapı için işlevselliğini koruyor. Kerametleri kedilerinden menkul, tabi rüyalarıda.Başka türlü bu kitle nasıl bir arada tutulabilir?Mantığı sıvışmış bir güruh için oldukça kullanışlıdır rüyalar ve büyüler. Hal böyle olunca tekerrür de tabiatıyla kaçınılmaz oluyor. Artık bu durum kader olarak tesmiye edilemez.Bu hatayı Allah’a izafe etmek olur. Burada bilinçli bir tercih den söz edebiliriz ancak. Elbette bununda bir bedeli olmalı. Bu meyanda çıkartılan gürültü de hakikati örtmeye matuf olabilir.Ellerinde kalan tek veri rüya olunca gerçekte rüyalarına karabasan gelse de; peygambere dönüştürülüveriyor.Kurgularla sürüklenen kitleler için armut ağacı tılsımını bugün de hiç yitirmedi. Bir çağrı yaparak nokta koyalım: Artık yeter! Armut ağacından inin birde öyle bakın olana ve oluş şekline…
Selam ve dua ile…