M. Ali Köseoğlu
Başbakan’ın ricası
Başbakan’ın belediye başkanlarından ricası
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Prag seyahatinden, yaygın basının ileri gelenleri hayli magazin çıkardılar.
Giyeceği kıyafeti kendisinin seçtiğinden telefonunu açtığında ‘mağrur olma’ yazısının çıktığına kadar pek çok konuda böylece bilgi sahibi olduk.
İnternetin en çok okunanları arasında da bu haber vardı.
Başbakanla yapılan uçaktaki sohbetten ben apayrı bir bölümü kopardım.
Prag’daki mimariden etkilenen heyet Başbakan Erdoğan’a “mimarî estetik dikkatimizi çekti, bizde bu yönde bir teşvik olabilir mi?” diye soruyor.
Bakın Erdoğan’ın cevabı ne oluyor:
“Binaları daha estetik hale getirmek için kanun çıkarılabilir. O zaman da Anayasa’ya aykırı diyorlar. Yapılanmada yerel mimarîye özen gösterilmesi lazım. Belediye başkanlarına rica ediyorum, ‘yerel mimarîye göre bina yaptırın’ diye. Ankara’nın bazı belediye başkanları bunun iyi örneklerini verdi. Beypazarı oradaki evleri model aldı. Karadeniz’e bakıyorum, memleketim Rize bu hale gelmemeliydi. Bir felaket. Tıp Fakültesi’nin idarî binası yerel mimarî ile yapıldı. Nevşehir’de konut yapıyorsan Nevşehir taşı kullan. Yapmıyorlar. Mimara para ödemekten kaçınılıyor, öyle olunca olumlu netice vermiyor.”
Bugün belediye başkanlarına ricacı olan bir Başbakanımız olduğu için kendimizi ne kadar şanslı hissetsek azdır. Daha önce Konya’da Niyazi Usta İlköğretim Okulu’nun açılışını gerçekleştirdikten sonra Konya’nın belediye başkanlarına dönerek yerel mimariye katkı yapmalarını istemişti Başbakan. Bunun üzerine Meram Belediye Başkanı Refik Tuzcuoğlu ile görüşmüş ve bu konuda neler yapacaklarını sormuştum.
Refik Bey, Meram’ın kendine has bir ruhu olduğunu belirterek ‘mimari değeri olmayan’ bir projeye ruhsat vermeyeceklerini söylemişti. Meram’ın elinde olan birkaç projede de hep tarihi motiflerin öne çıktığını -proje bazında- gördük.
Geçtiğimiz günlerde Konya’da önemli bir toplantı gerçekleşti. Mimarlar Odası Konya Şubesi ve Selçuk Üniversitesi “2007 Mevlana Yılı” dolayısıyla Mevlana’nın yaşadığı Selçuklu Başkenti Konya’da bu dönemi anmak, mimarisi ve mimariye bağlı sanatlarını anlamak, yeniden yorumlamak düşüncesiyle ‘Selçuklu Çağında Mimarlık’ sempozyumu düzenledi.
Çok önemli gördüğüm bu sempozyumla ilgili olarak tertip heyetini gecikmeli de olsa kutlamamız gerekiyor.
Hafta sonu gerçekleşen önemli bir olay da Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ve Meram Belediyesi işbirliğiyle Gödene Mahallesi’nde yapılacak 958 konutun temelinin atılmasıydı. Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafız Özak’ın da katıldığı törende konuşan Meram Belediye Başkanı Refik Tuzcuoğlu, büyük konut hamlelerinin altına imza attıklarını, Çaybaşı ve Altın hamle kentsel dönüşüm projelerini başlattıklarını söylüyor, 2008’de belediye hizmet binasının da temelinin atılacağını vurguluyordu.
Bence de artık Meram Belediyesi’nin ‘büyükşehir’in odalarını boşaltma vakti geçmiştir. Hizmet binasının temeli bir an önce atılmalı ve hatta –nasıl olacaksa- bitirilmelidir.
İnşallah bunu da hep birlikte görürüz…
Şimdi burada da inandığım mutlak şey, Meram Belediyesi’nin hizmet binasında tarihi motiflerin işleneceğidir.
Konya Ticaret Odası Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzülmez, Konya’ya yapılacak olan TOBB Üniversitesi’nin proje maketini bana gösterdiğinde, Selçuklu mimarisinden bir iz göremeyip yadırgamıştım. Gerçi KTO binasının cephesine de modern tarzda giydirme yapan başkanın ‘Konya imajı’na yönelik yaklaşımı ortada. Fakat ben yine de daha çalışma başlamadığı için umudumu bu noktada da korumayı sürdürüyorum. Hem, Üzülmez Bey’e işler mi bilmiyorum ama elimde Başbakan’ın ricası da var.
Bu arada 2008 yılı da gelip çattı.
Malum, Dünya Tarihi Kentler Birliği’nin gelecek yılki genel kurulu ile 2008’deki 11. konferansı Konya’da düzenlenecek. Konferansa değişik ülkelerden 500 civarında belediye başkanı ve yetkilisi katılacak.
Ben bununla ilgili olarak daha önce ‘Büyükşehir KUDEB’i ne zaman kuracak?’ diye bir yazı yazmıştım. O yazıdan sonra yetkili olmayan birinden ‘Konya’da da KUDEB’in kurulu olduğuna dair bir mesaj almıştım. Ama bunun doğru mu yanlış mı olduğunu ve önerimin kaydadeğer bulunup bulunmadığını kimse benimle paylaşmamıştı.
Her ne hal ise…
Düşünebiliyor musunuz, bu kadar Büyükşehir dururken Beyoğlu Belediyesi tarihi binaların bakımı ve onarımı konusunda belediyelere verilen Koruma Uygulama Denetim Bürosu (KUDEB) kurma faaliyetini Türkiye’de ilk kez hayata geçiren ilçe belediyesi oldu.
Beyoğlu Belediyesi’ni kutluyorum.
Meram başta olmak üzere diğer ilçelerimizde de tarihin izlerini görmek bizleri memnun edeceği gibi ‘yaşayan’ ama ‘yaşlanmayan’ bir şehir olarak Konya öne çıkabilir.
Bazen bizim söylememizle olmuyor. Bari belediye başkanlarımıza ve ileri gelenlerimize Başbakanımızın ricasını bir kez daha hatırlatayım: “Yerel mimarîye göre bina yaptırın.”