M. Ali Köseoğlu
Başbakan’ın takdiri
Büyük bir organizasyona dâhil olmak, onun kuruluşunda bulunmak veyahut sonradan girivermek kapıdan içeri…
Ne olursa olsun ‘büyük riskler’ taşır…
Son olarak AK Parti’de yaşanılanlara baktığınızda anlıyorsunuz bunu…
‘Biz seçilerek geldik’ diyen her kişinin kendi demokratik sınavında kaybettiği sahneler var…
AK Parti’nin Konya’daki kadın kollarına bakın…
Sonra gençlik teşkilatına…
İl başkanlarının anlaşamadıkları kolları feshettiklerini ya da genel merkez eliyle feshettirdiklerini görürsünüz…
Leyla Erdal’a kadar hangi kadın kolları başkanı seçimle gitmiştir ki…
Ya da M. Ali Orak’a kadar hangi gençlik kolları başkanı seçimle gitmiştir?
Dedim ya büyük bir organizasyona dâhil olduğunuzda ne zaman öğütüleceğinizin hesabını da yapmanız lazım…
***
İl Başkanı Mustafa Çevik’in istifasının bir hikâyesi vardı…
Şimdi de Türkiye genelinde 131, Konya’da ise 3 merkez ilçenin istifasını istedi AK Parti…
Neden?
Kim bilir neden?
İlk olarak da Karatay İlçe Başkanı İsa Küçükkerniç ve 30 kişilik yönetimi talebe karşılık vererek istifa etti…
Şimdi ne olur?
Bir şey olmaz…
AK Parti yoluna devam eder…
Yeni yönetimler atanır ve zaten Başbakan Erdoğan’a olan ‘bağlılık’ önümüzdeki seçimlerde de AK Parti’ye oy olarak döner…
Çünkü Türkiye’deki siyasi beklenti lider eksenli…
Lider ne düşünmüşse doğru düşünmüştür…
İnanış böyledir.
***
Olayın trajik yanları da var elbette…
Teşkilatların birinde oluşan bir boşluk dolayısıyla ‘yedek listede’ yer alan bir dostumuzun heyecanına tanık olmuştum…
Şimdi bir aydır teşkilatın yönetiminde olan o dostumuzun da fişi çekildi…
Bu işlerde yaşın yanında kurunun da nasıl yandığını daha net görmüş olduk…
***
İlçe teşkilatlarının fişinin çekilmiş olması kişilerin kendilerine de elbette muhasebe yapma fırsatı verecektir.
Çok sevdikleri ve ilçe başkanı olarak yanında yer aldıkları lider, neden böyle yapmıştır?
Bu sorunun cevabı bizde yok.
Dün yapılan her icraata ‘Başbakan’ın takdiri’ derken, bugün kendileri için takdir edilene de rıza gösterebiliyorlarsa ne âlâ…
***
Çok değerli Yusuf Ayık, İsa Küçükkerniç ve Mehmet Peksemerci için tek kelime ile ‘başbakanın takdiri’ böyledir.
Doğru mudur, derseniz…
Bütünü eğriliklerle dolu bir oyunda beklenmeyecek tek şey ‘doğrudur’ derim.
Bu da kimseyi tatmin etmez.