İnsan bilir cihanda nedir ömrünün sonu:

Ömründe bir dakikacık etmez hayal onu

Yahut da şöyle demek de mümkün “Yattığın zaman ölümü yastığının altında, kalkınca da karşında bil…” Evet, hayatın elli bin türlü dağdağası etrafında koşturur dururuz.  Her birimiz bir “Mehlika sultana aşık yedi genç” den biri ve her birimizin bir “Mehlika sultan” ı var…Bu kimine göre makam, kimine göre mevki, kimine göre son model bir araba, kimine göre pahalı bir ev, kimine göre yaşam tarzı haline getirilmiş bir sürü çılgınlıklar… Şehvet derecesine varan eğlence tutkunluğu, aşırı gezme(seyahat), gereğinden fazla giyime olan düşkünlük, ifraf dereceye varan harcama ki siz buna israf da diyebilirsiniz… İlla bunlar değil tabi “mehlika sultan” diye tabir ettiğimiz tutkular… İnsanı için en fena tutkulardan biri de kendine olan tutkusudur ki tabiri caizse insanın ofsayte düştüğü tutkulardan biridir bu…

İnsanın “Mehlika sultan” ı  kendi BEN’i olmaya görsün maazallah… Şu beşer pazarında kendini satmak için yapamayacağı çılgınlık yoktur. Aykırı gözükmek için fıtratına uyan veya uymayan her yola başvurur. Hele bir de etrafında pohpohlayanları da varsa işte o zaman vay o zat-ı şahanenin bulunduğu muhitin haline. Hele bir de etrafında bu şakşakçıların tükenmeye ve azalmaya başladığı anlar vardır ki işte o günlerde böyle kişilerin durumu ancak; dolunay vaktinde kurtların haline benzer. Bu marazi hal, yüksek mevkilerde veya bir dönem halkın gözü önünde bulunan medyatiklerde firavunluk veya çağdaş putperestlik hali şeklinde tecelli eder. Birisi don indirmeye varına kadar her türlü şaklabanlığı yaparken; diğeri yıllarca halk tarafından alkış görmüş; şimdi de yaşı bilmem kaça geldiği halde kendisi kılıklı bir BENcil ile birlikte bir ipe çıkıp evcilik oynayan, ve bununla da yetinmeyip, stüdyoya getirilmiş, gürûha dönerek “…ben sizin önünüzde namaz bile kılarım…”  diye yıllarca şöhret mabudunun âbidi   olduğunu gözler önünde ifşa edenler bir ibret tablosu hükmünde olması bakımından, konumuza örnek olabilecek yeterliliği çoktan aşmış kanaatindeyim…

Hayatta her insanın değer verdiği şeyler vardır, ama lütfen değer vereceğimiz şeyin son kullanma tarihine kadar verelim bunu fazlası insanı böyle zehirliyor. Peki şu dünyada son kullanma tarihi olan şey yok mudur onları siz bilirsiniz zaten…