Bilinçsiz gübre kullanımı verim ve kaliteyi düşürüyor

Bilinçsiz gübre kullanımı verim ve kaliteyi düşürüyor

Türkiye'de çiftçinin bilinçsiz gübre kullanımı, üründe verim ve kaliteyi olumsuz etkilerken, toprak kalitesinin de düşmesine yol açıyor

Bilinçsiz gübre kullanımı, üründe verim ve kaliteyi olumsuz etkiliyor. Gübreleme öncesinde toprak analizi yaptırmayan üreticiler, hasat zamanında bekledikleri verimi elde edemedikleri gibi bilinçsiz gübreleme nedeniyle toprağın kalitesi de düşüyor. Gübre Üreticileri İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Metin Güneş, yaptığı açıklamada, çiftçinin gübreleme öncesinde mutlaka toprak analizi yaptırması gerektiğini söyledi. Her ürünün gübre ihtiyacının farklı olduğunu belirten Güneş, şöyle devam etti: "Çiftçi hangi ürünü yetiştirirse yetiştirsin, birim alanda alınması gereken saf gübre miktarına dikkat etmeli. Örneğin, 7 ton patates verimi hedefleniyorsa bunun için ihtiyaç duyulan azot, potasyum, fosfor ve magnezyum oranının hesaplanması, hedeflenen ürünle toprak analizi karşılaştırılıp bir program hazırlanması gerekiyor. Her ürünün gübre ihtiyacının farklı olduğu unutulmamalı."

bilincsiz-gubre-kullanimi-verim--(2).jpgbilincsiz-gubre-kullanimi-verim--(3).jpg

"GÜBRE KULLANIMININ ARTIRILMASI LAZIM"

Güneş, gübrenin tarımın en önemli girdilerinden biri olduğuna dikkati çekerek, "Türkiye'de gübre kullanım oranı oldukça az. Hektar olarak değerlendirdiğimizde Hollanda'da 550, Almanya'da 240, Türkiye'de ise 98 kilogram gübre kullanılıyor." diye konuştu. Bilinçli tarımsal faaliyet için üreticinin özellikle taban gübresi kullanımına ve toprak analizine önem vermesi gerektiğini belirten Güneş, şunları söyledi: "Maalesef çiftçilerimizin çoğunluğu toprak analizini sadece destek almak için yaptırıyor. Bazıları evinin önünden toprak getiriyor. Bazıları toprak getirmeden analiz sonuçlarını almaya çalışıyor. Bunlardan vazgeçmeleri lazım. Çiftçi kaç ton verim hedefliyorsa, ziraat mühendisleri ile ona göre gübreleme programı hazırlayıp uygulaması gerekiyor. Çok veya az atmaktan ziyade doğru ürüne doğru zamanda gübre atmak önemli. Topraklarımız maalesef organik madde bakımından zengin değil. Avrupa'da bu oran yüzde 3 seviyesindeyken, ülkemizde yüzde 1'in altında. Dolayısıyla hem organik hem de kimyevi gübrelemeye özen göstermeliyiz."  Güney, Türkiye'de gübre kullanım miktarının yıllık yaklaşık 7 milyon ton civarında olduğuna dikkati çekerek, "Bunun 6,5 milyon tonu kimyevi gübredir. Kimyevi gübrelerin 3'te 2'sini azotlu gübreler oluşturuyor. Gübre kullanım oranının artırılması lazım. Gübre fiyatlarında ciddi artış var. Zaten az kullanıldığı için bu pazarın 2018 yılında yüzde 30 daralacağını düşünüyorum. Yüzde 90'ı dışarıdan gelen ve üzerinde dolar baskısı olan bir üründen bahsediyoruz. Azotlu gübre için doğalgaza ihtiyaç var. Ülkemizde üretilmesi oldukça maliyetli." dedi.

"DESTEĞİN DAHA DA ARTIRILMASINI TEMENNİ EDİYORUZ"

Tarım ve Orman Bakanlığınca gübre desteğinin yüzde 100 artırılmasından memnuniyet duyduklarını ancak bu desteğin özellikle İç Anadolu Bölgesi için yetersiz olduğunu dile getiren Güneş, şunları kaydetti: "Bölgenin az yağış almasından dolayı hububat çiftçisi ekstra sulama yapıyor. Bakanlığımız 4 kuruş olan desteği 10 kuruşa çıkardı. Verilen destek Trakya ve Çukurova'daki çiftçiye yetebilir ancak İç Anadolu hububat üreticisine 25-30 kuruşluk destek verilmesi gerekiyor. Buğday ve arpa üreticisiyle ilgili önlemler alınmalı çünkü ekim alanları daralıyor. Çiftçi mısır ekimine yönelmeye başladı. Bu durum bir süre sonra mısırda da arz talep dengesini bozacaktır. Bakanlığımızın artırdığı fiyatlardan memnunuz ama daha da artırılmasını temenni ediyoruz." aa