Sevgili nitelikli okurlarım;

Benim dini günler hariç hiç bir zaman böyle günlere ne annenin, ne babanın, ne de sevgililerin sevgileri sığdırılamaz. Aslında dini günlere de din sığdırılamaz…

Yine de anneler gününden dolayı anne sevgisi denilince aklıma gelenleri sizlerle paylaşmak isterim. Anneme, bütün annelere, ablalarıma ve çocuklarımın annesine bu yazım armağan olsun.

Yüce Allah, dünyadaki sevgilerin en yücesi olan evlat sevgisini, anneye vermiştir. Bu sevginin hiçbir menfaati ve kuralı yoktur. Bu sevgi, “zengin–fakir, eğitimli- eğitimsiz” ayrımı olmaksızın, her anne-baba için geçerlidir. Hatta hayvanlar için dahi geçerlidir

Bir gariptir annelerin sevgisi! Fedakârlık kelimesinin anlamı küçülür de küçülür onların yanında, huzur, mutluluk, rahatlık tarifsizdir. Onun sizi anlamasıdır siz konuşamasanız da ve üzerinize kapandığı andır en masumlaştığınız zaman, ne kadar güçlü olmaya çalışsanız da siz de onun kucağına saklanırsınız, bazen yaşınız kaç olursa olsun! Zaten kollarındadır onun sevgi, çarpan kalbindedir, bu satırları okurken akan gözyaşlarındadır ve sizin 'sulugöz' diye takılmanızdadır ona! Bir an düşünürsünüz acaba ben de ona layık olabiliyor muyum, onun yaptıklarını yapabilir miyim diye? Cevabınızdan utanırsınız sonra! O da bilir, beklemez ki zaten annem.

Eğer sizin de sevdiğiniz bir yemek yapmışsa eğer, siz evli bile olsanız, hatta üç beş çocuğunuzda olsa mutlaka sizinde yemenizi ister. Anne niye böyle yapıyorsun dediğinizde, torunlarım yiyecek der sanki size yapmamış gibi.

Yaşı kaç olursa olsun eğer eli ayağı birazcık da tutsa, içli köfte bile olsa en çok sevdiğiniz yemek, hem de içine ceviz koymayı unutmadan yapıverir annemiz.

En güçsüz hissettiğiniz zamanlarda bile, bir şarkı sizi alıp çok uzaklara götürdüğünde, yanınızda olması gerekirken hiç olmamış birine ağlarken, anne beliriverir bir anda. Sadece gelir sarılır, hiç konuşmadan ağlamanızı dinler, eşlik eder gözyaşlarınıza, ben ne zaman ihtiyaç duyarsan ‘yanındayım’ı hissettirir annem, bir bakışıyla. İşte o zaman bunu bir anneden başka kimsenin yapamayacağını anlarsınız. Ne yüce, ne ulaşılmaz bir şeydir bu.

Gece rüyanda onu gördüğünde ve akabinde seni sevdiğini söylediğinde, yataktan göz yaşları ile uyanmaktır anne sevgisi.

Ne kadar inkar da edilse, yalan da dense insanın içinden söküp atamayacağı bu dünya hayatındaki tek ve özel sevgidir anne-baba sevgisi. Canım anam, canım babam… Onların orada olduğunu bilmek güven verir. Ölmüş olsalar bile maneviyatları güç verir.

Her şeyden ve herkesten ötede olan duygudurbu. Anne denince yürek titrer, gözbebeği ışıldar.

Ayaklarının altına cennet serilen, sevgi meleği nadide canlı. Senin sevgini anlatabilmek için kelimeler yetersiz kalıyor. Tek bildiğim öpmekten büyük haz duyduğum el ve yanaklarını çok özlediğim…

Yeryüzünde bir eşini daha bulamayacağınız sevgi türüdür.

(‘Ana gibi yar Bağdat gibi diyar olmaz’ diyerek bitirecektim ama Bağdat'ın da anasını ağlattılar. O yüzden diyemiyorum.)

***

Sana bağırdığımda kızgınlığının hemen geçmesi nedir öyleyse? Mesela şirketten biri ile tartışsak, ya da okulda biri ile kapışsak tekrar beni sevebilmesi aylar alır. Sinirinin geçmesi için ona güven vermem gerekir, senin sevgin nasıl bir şeydir anne?

Hiç yavrusunu korumak için çıldıran ve kendinden kat kat güçlü düşmanına saldıran bir hayvan gördünüz mü?

Annedir o, çocuklarına zarar vereceğini anladığında kendinden çok ama çok daha güçlü düşmanına saldırır. Ölse dahi tek düşündüğü yavrusudur…

Doyasıya seviyorum annemi, belki karşılıksız, kalitesiz ama saf.

En güvenilir, en sıcak, yardımına en çok ihtiyaç duyulan, her kötü durumumuzda Hızırımız olan, sevgisi anlatılamaz olan, hele bir de başınızı göğsüne yasladığınızda saçınızı okşaması ve oğlum demesi bile onlarca sevgi sözcüğüne bedel olur o an. Herhalde bu dünyadaki en güzel, en saf,en özlenesi durumdur, aşktır.

Varlığını bile hissetmek bu yalan olsa dünyada yaşadığını bilmek huzurun ve mutluluğun vazgeçilmezliğidir canım anam.

Peygamberimize Allahu Tealanın (cc) en çok sevdiği amel nedir diye soruluyor?

İkidir, diyor. Bunlar: Vaktinde kılınan namaz ve ana babaya itaat.

Namaz var mı, yok. O zaman bari ana babaya saygısızlık yapmayın ve dediklerini yapın.

Namazı da yabana atmayın tabi…

Yazımı bir şiirle bitirmek istiyorum.

Anne sevgisi hiç bir sevgiye benzemez arkadaş.

Anne sevgisine benzer başka bir sevgi yok.

Yüreğinden, kalbinden gelen bir sevgidir bu.

Çocuk annesine karşı terbiyesizlik yapsa bile anne sevgisi azalmaz.

Anne sevgisine benzer başka bir sevgi yok.

Çocuk bunu anlamasa da ilerde çocuk sahibi olduğunda anlayacak

Ama o zaman iş işten geçmiş olacak.

Bazı arkadaşlarımız da anne sevgisi görmemiş olabilir. Bu da onun hayatının en büyük şanssızlığı. Unutmayalım bu dünya imtihan dünyası.

Hoşça sağlıcakla kalın ama en önemlisi anne duasını almış, adam gibi adam kalın.

***

ANNE SEVGİSİ

Günün birinde zengin ve de şöhretli bir adam rüya görür.

Bir parti vermiştir, partide onu seven dostları ve akrabaları kalabalık bir vaziyette ortalığı şen bir hale dönüştürür. Eğlence bütün hızıyla ve bütün coşkusuyla devam sürmektedir. Dostları,çevresi,akrabaları hep onun yanında ve çevresindedir.

Aniden kendisine bir ses gelir;

-Ecele gideceksin.

Kendisi ve bütün partidekiler aniden kendilerini kızgın güneşin altında kumsalda bulurlar.

Genç adam denize doğru yürümek mecburiyetinde eceline doğru yürümeye başlar. Biraz yürüdükten sonra arkasına bakar, dostlarından ve akrabalarından kimse kalmamış, onunla yürüyen sadece ailesi kalmıştır. Biraz daha yürümeye başlayınca kum daha da kızgınlaşmış, ayakları yakmaya başlamıştır.

Kızgın kuma baktığı zaman sadece 6 ayak izi görmeye başlar. 1 çifti kendisinin, 1çifti babasının,1 çifti de annesinindir. Eceline doğru yürümeye devam ederken kızgın kum şiddetini arttırır. Ve bakar ki kumdaki ayak izi 4 e düşmüş. Bir kendisi bir de annesi devam eder. Biraz daha ilerledikten sonra kuma doğru batmaya başlar. Bakar ki ayak izleri 2’ye düşmüş.

O an ağlayarak;

"Ey büyük Allah’ım ecelime doğru giderken çevrem, ailem beni terk etti. Daha sonra babam bu acıya dayanamadı beni terk etti. Daha sonra da senin rahmetinden olan annem o da bu acıya dayanamadı beni terketti." 

Aniden haykırır:

Annecim nerdesin neden beni bıraktın!

Bu sırada alttan bir ses:

"Evladım yerdeki ayak izleri benim ayak izlerimdir. Kum hem çok sıcak hem de batak, senin acı çekmene dayanamadım. Aşağıya bak evladım sen benim omuzlarımdasın."

İşte;

Yüce Allah canlı dünyasına indirilen rahmetin en yücesini anneye vermiştir.

***

BUNLARI BİLİYORMUSUNUZ?

* En eski alfabe Suriye'nin Akdeniz sahilindeki Lattakiya limanı yakınlığında yapılan kazı sonucu bulunmuştur. Alfabe 32 harften oluşur.

* Güneş yerden 149 milyon 600 bin km. mesafededir. Hacmi yerden 1300 defa büyüktür.

* Rusya'da yaşamış olan Vasilyev'in iki karısından 87 çocuğu olmuştur. 75. yaş gününde (1782) onun yanında 83 çocuğu bulunmuştur.

* Bugüne kadar yaşamış en ağır kişi, 635 kiloya ulaşan Washingtonlu Jon Brower Minnoch.

* Bir kişinin yaşayabildiği en yüksek vücut ısısı 46.5 derecedir. Normal değer ise 35 - 37'dir.

* ABD'de, yaşları 20 ile 29 arasında olan zenci erkeklerin üçte biri ya hapiste yada gözaltında tutulmaktadır.

* Değerli taşların çoğu birkaç elementten oluşur, sadece pırlanta tamamen karbondan oluşur.

* Dünyanın en hızlı büyüyen bitkisi Bambu bir günde 90 cm. kadar uzuyor.

* Erkeklere yıldırım çarpması olasılığı kadınlara göre 6 kat daha fazladır.   

* 1707 - 1782 arasında yaşamış bir Rus kadının; 16 ikiz, 7 üçüz ve 4 dördüzü, 1725 - 1765 arasında dünyaya getirdiği belirlendi.    Her şeyin devamı nasipse haftaya…