Bir serginin ardından

 

Bir serginin ardından

Büşra Ekim ile ilk ortak sergimizi “Bursa’dan Karakeçililer-Toroslardan-Yörükler” adıyla, geçtiğimiz eylül ayının sonlarına doğru İl Halk Kütüphanesinde açmıştık. İki büyük yörük boyunun buluşması hayli ilgi çekmişti. Aynı sergiyi 20-26 şubat tarihleri arasında Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi sergi salınunda gerçekleştirdik.

Aslında bu üçlü bir sergi oldu.

Ev hanımı Fadime Arıkan, geçtiğimiz yıl TYB Konya Şubesi bahçesinde açtığım sergiye folklorik giysili bir bebekle katılmıştı sergiye. Argıthanı’nın yöresel bir giysisiydi sergilediği. Fadime hanıma çalışmalarını yoğunlaştırmasını önermiştim. Önerimi dinlemiş el işlemelerinden, yufka açan kadınlara kadar, Argıthanı folklorüne dair ne varsa derlemiş, fotoğraf sergisine ayrı bir zenginlik kattı onun çalışmaları da. Özellikle kız öğrencilerin ilgi odağı oldu Fadime Arıkan’ın folklor temalı sergisi.

Fakülte yöneticilerinin, öğretim üyelerinin, öğrencilerin büyük ilgi ve desteğini gördüm sergide. 1995 yılında açtığım ilk sergimden bu yana bir sergi defteri tutarım. Bu deftere sergiyi gezenler duygularını yazarlar. Sanırım benim fotoğraf serüvenimin belgeleri oldu bu defterler.

 Sergiyi kaldıracağım gün, Prof. Dr. Aytekin Can yönetiminde belgeseller hazırlayan, Süha Arın-Kısaca Film Atölyesi öğrencisi arkadaşlar iki belgesel armağan ettiler. Emeklerine, yüreklerine  sağlık ikisi de çok güzel olmuş, umarım birçok yarışmadan ödüllerle dönerler bu belgesellerle.

Sonsuz Şükran Köyünü geçen yıl güz aylarında ziyaret etmiştim ve çok hoşuma gitmişti. Ressam, heykeltıraş, tiyatrocu, müzisyen, sinemacı gibi her kesimden sanatçılar, yaptıkları kerpiç evlerden sıcacık mekanlar oluşturmuşlardı.

Köy, yönetmen Mehmet Taşdiken ile belediye başkanı Mehmet Çiğdem’in 2008 de kurdukları bir hayalle başlamış, şimdi o hayal gerçekleşmişti.

Prof.Dr.Aytekin Can ile yönetmen Mehmet Taşdiken’in koordinatörlüğünde, yönetmen Kağan Göktepe mükemmel bir belgesel ortaya çıkarmış. Çekimler ve söyleşiler birbirinden güzel.

Çavuş köyü kadınlarının kerpiç kesme görüntüleriyle başlıyor “Bizim Köy “Sonsuz Şükran Köyü” belgeseli. Kerpiç evlerin sahibi sanatçılarla yapılan kısa söyleşilerle sürüyor.

Oturak alemleri, biz Konyalıların, özellikle orta yaş üzerindekilerin pek yabancısı olmadıkları bir konu. Yönetmen Murat Aytaş’da konuyu “Oturak” adıyla belgeselleştirmiş. Belgeselin genel koordinatörleri Prof.Dr. Aytekin Can, Öğretim Görevlisi Ruhi Gül ve Dr. Faruk Uğurlu.

Yönetmen bir değerbilirlik örneği göstererek belgeselini, 1987 yılında aynı konuyu “Gramafon Avrat” adıyla işleyen yönetmen Yusuf Kurçenli ile şehrimizin ünlü saz ve söz ustası Mazhar Sakman’a adamış.

Şehrimiz aydın ve sanatçılarından Tahir Sakman, Seyit Küçükbezirci, Kör Ahmet, Nuri Cennet, Aşık Salihi ile kısa söyleşiler yapılmış.

Her yönü ile güzel bir belgesel çıkmış ortaya.

Emeği geçenleri kutluyorum. 

525693_544909982210332_939207062_n.jpg

188347_10151452469113850_707720206_n.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.