Seyit Küçükbezirci
Bir telefon rehberi ile 55 yıl
BİR TELEFON REHBERİ İLE 55 YIL ÖNCELERDEN CEVELÂN
-Biliyor musunuz? Bir haftadır yârim, yoldaşım bir “Telefon Rehberi”.
-On yıllar boyu saklamışım, ayrılmaya kıyamamışım. Niye saklıyorsun? Diye sorsaydı biri, belki “Hiç” diye cevap verirdim. Ama, şimdi, “İyi ki saklamışım” diyorum; Sizinle tanıştıracağım için.
Şöyle oturun, rahat edin; uzatın elinizi. Karşınızda “PTT KONYA TELEFON REHBERİ 1958.
ZAMAN BİR SU MİSÂLİ. AKAR DA AKAR…
-Sorması ayıp olmasın, yaşınız kaç?
-55 yaşınızdaysanız, biz bu rehbere bakıp konuşacağımız telefonu ararken siz yeni doğmuşunuz. 50 yaşındaysanız, daha doğmanıza beş yıl var. Yok canım, nerede o şans bizde, 60’ı çoktan solladık diyorsanız; kusura bakmayın, o zamanlar beş yaşınızdaymışsınız, ağzınızda lokum sürülmüş emzik, dolanıp duruyordunuz.
Beni mi soruyorsunuz? Ben, o zamanlar on altı yaşındaydım; gazeteden adım ilk o yıl yayınlanmıştı; öğünmek gibi olmasın kendimi yazar sayıyorum. Yine öğünmek gibi olmasın ilk kez telefonla o yıl konuşmuştum.
Konya’nın “Manzara-i Umumiyesi”ni mi merak ediyorsunuz? Hatırınız var, anlatayım.
KONYA’NIN “MANZARA-İ UMUMİYESİ”
“PTT KONYA TELEFON REHBERİ 1958” in ellerde olduğu yıl, Konya’nın nüfusu 92.236 kişi; bir, iki bin kişi artmış olabilir 1956’dan bu yana. Çünkü nüfus sayımı yapılmış 1956’da
1935’i sorarsanız; 26.99i erkek, 25.102 kadın; toplam 52.093. Daha daha gerilere git de söyle derseniz; 1831 de, 182 yıl önce 5162 ev, 123 mahallede 12.457 kişi.
1958’e dönelim.
-Beylerin, ağaların, zâdelerin evleri hariç; buzdolabı yok, çamaşır makinesi yok, elektrik ütü yok, bütan gazı ocağı yok. Bulaşık makinesi, elektrikli fırın, televizyon derseniz, oynattığınız kesin.
-Evler suyunu mahalle çeşmesinden testilerle, güğümlerle taşır. Arapların, Sedirler’in, Uluırmak’ın, Bitçimez’in zengin esnaf tüccar evlerinde elektrik akşamları ölü gözü gibi birkaç saat yanar; sonra can çekişe çekişe söner.
-Şehir, yazın toz, kışın çamur deryası. Başka şehirlerin yanında, Gazi Lisesi’nden Heykel’e kadar olan asfaltla övünülür.
-At arabası, velesbit, tabanvay. Kim taksiyle gidip gelebilir ki? “Taksi Meydanı” Hükümet’in yan tarafında; orada da on civarında taksi. Köyler, düğünler için.
-Saçlar için “Baş kili”; bulaşıklar için “bulaşık toprağı” Çamaşırlar “küllü su” ile yıkanır.
-Muzu, çileği bin adamdan biri tatmamış; “kivi” deseniz hakaret diye sopa yersiniz.
55 YIL ÖNCEKİ TELEFON REHBERİNDE CEVELAN
İçindeki reklamlar dahi tümü 88 sayfa. Üst kısım soyadı harf sırasına göre kişilerin telefonlarına ayrılmış. Sayfa ortadan bölünmüş, “İş ve Mesleğe Göre Tasnifli Kısım” olarak hazırlanmış. Tam sayfa reklam parmakla sayılacak kadar az. Genellikle üçte bir sayfa reklamları.
Alfabetik, soyadlara göre telefonlar 60 sayfa halinde verilmiş. Birkaç sayfayı saydım, ortalama 25 isim var. Yani 60 sayfada 1500 telefon.
İşte, 1958’in “GOCA GONYA”sında 1500 telefon. Şimdi, herhalde Uluşahin İş Merkezi ile Yapıcı İş Merkezinde sabit-cep olarak 1500 telefon çıkar.
Telefon az, telefonlu adam az; ama, “Devedişi gibi adamlar”. A harfindeki telefon sahiplerine bir bakalım: A. Fahri Ağaoğlu, Agebeyli İbrahim, Suad Abanazır, Mustafa Akkese, İlhan Aksu, Dr. İsmail Hakkı Aladağ, Hasan Altıoklar, Fuat Adanolu, Dr. Saime Arıcan, Ahmet Armağan, Mehmet Arın, İbrahim Aşçıgil, Haydar Atalay. “Şehir” hala hatırlar bu ünlü insanları.
-Rehberde avukat var, hepsini tanıdım gençlik yıllarımda. Şehir yaşamında, şehrin siyasetinde etkili insanlardı.
-O zamanlarda gençti ve ünlüydü bu doktorlar. Mehmet Hulusi Baybal, Ali Kemal Belviranlı, Muammer Çelik, Süleyman Ertüzün, Hasan Ulutaş. Hepsi çoktan rahmetli oldu. Hem adam gibi adamlardı, hem doktor gibi doktorlardı.
-İki hamamımız vardı; Kırmızı Kütüphane Gücüyenerler’in; Sakallıoğulları ve Geçit.
-Üç sinemamız var; Selçuk, Yeni Sinema, Şahin Sineması. “Gara dakım”sanız Yeni Sinema’ya; “ekabirandan”sanız, bürokrasidenseniz, beyseniz, zadeyseniz Şahin Sineması’nın “localarındasınız”.
-8 dişçimiz var 1958’lerde; 27 doktorumuz var; asamiyede, dâhiliyede, doğumda, gözde, kulakta. Bunların beşi operatör, biri röntgenci, biri kulak burun, üçü göz mütehassısı. Sıtmaysa kinin, her yanınız kırılıyorsa aspirin. Ölenlerimizin çoğu “satlıcan”dan, “tatarca”dan. Kanser, kalp, tansiyon duyduğumuz şeyler değil.
-Buzdolabı, çamaşır makinesi satıcısı yok; makine babında sadece radyo ve dikiş makinesi, pompalı sarı gaz ocağı.
-Ekabiran için; ticaret zadeleri için Süleyman Parlak’ın Konak Lokantası, Merkez Lokantası, Sabriye Yaşamış’ın Arapoğlu Makası’ndaki lokantası ve Roket Restaurant hizmete hazır. Ama, 1958 telefon rehberinde isimleri olmayanlar için değil.
-Demhaneler Hükümet Meydanı’nın ara sokaklarında, Arapoğlu Makası’nda. Bir “Cumhuriyet Gazinosu” var; bir de “Avare Pavyon”…
-1958’in Konya evlerinde odun sobalarında ince kıyılmış “dal meşe” yanar. Kömür yanan ev yüzde bir bile değil. “Kalorifer”in adını duymuşluğu olan parmakla gösterilir.
-İki büyük apartmana sahip o zamanki Konya. Birisi “Hayat Apartmanı”, birisi “Kibrit’in Apartmanı”. Zafer’de Ağabeyli İbrahim dört katlı bir bina yaptırmıştı da millet seyre gitmişti, öbek öbek.
-Liseliler sarı şeritli, Ticaret Liseliler kırmızı şeritli, İmam Hatipliler beyaz şeritli şapka giyer; ilk, orta, lise dâhil telefonlu okul sayısı on beş.
KONYA’DAN ADANA’YA, İSKENDERUN’A UÇAK
-Tamam, 1500 kişinin telefonu var.
-Tamam, iki apartmanı var; kaloriferi kimseler bilmez.
-Tamam, sadece velesbit ve tabanvay.
-Tamam; 92.236 nüfus; bugünkü Konya’nın on beşte biri kadar; Selçuklu’nun hilaf olamasın üçte biri kadar.
AMA AFYON’A İSTANBUL’A-ADANA’YA İSKENDERUN’A UÇAK VAR
-Konya’dan Afyon’a 35 dakika/Konya’dan İstanbul’a 1 saat 50 dakika/Konya’dan Adana’ya 1 saat 15 dakika/Konya’dan İskenderun’a 1 saat 45 dakika.
Var mı şimdinin bir milyonu çoktan aşan Konya’7dan Afyon’a, Adana’ya, İskenderun’a uçak seferi?
Neyse…
ZAMAN GEÇİNCE, BİR TELEFON REHBERİNİN, “ŞEHİR TARİHİ” AÇISINDAN NASIL BİR BELGE OLDUĞUNU GÖRÜYORSUNUZ DEĞİL Mİ? HEM DE BİRİNCİ SINIF BİR BELGE
-Zenginim gerçekten. Kimin elinde var, 1958 yılı Telefon Rehberi?