Bürokrat İftarlarından Muhabbet İftarlarına…

Ramazan müminin zamanını ve öğününü ikiye böler. İftar ve sahur.

Diğer zamanlarda mümin için helal olandan bile feragat edeceği saatler sahurla iftar arasında olan saatlerdir. Sabırlı olanların ödüllerini kat kat alacağı aydır Ramazan.  Bu zaman dilimi insan nefsinin terbiyesinin sınırlarını ölçer. Her Müslüman bu zaman diliminde hayatını  yeniden sorgular ve belki de ayeti kerimedeki o uyarıyı en çok bu zaman diliminde hayatına egemen kılar: “Hiç düşünmez misiniz?” diyen uyarıyı bir ay boyunca kendi nefsine defalarca sorar..İftar ve sahur arasında beş vakit namazın dışında kılınan Ramazan’a has teravih namazı ise Ramazan gecelerinin  en güzel finalidir. Camiler dolar, müminler huşu içinde ibadetlerini yaparlar. Pek çok kişide en güzel çocukluk anıları kılınan toplu teravih namazları ve sahurda gelen davulcunun sesidir çoğu defa.

Ramazan bereket ayıdır. İftar sofraları o yüzdendir ki, hiç beklenilmeyen bir anda donanır. Yoksulluk en azından bu ay kapınızdan uzaklaşır. Çünkü “komşusu aç iken kendisi tok yatan bizden değildir” diyen Hz. Muhammed’in sözleri müminlerin kulaklarında bu ay daha çok çınlar. Yoksul mahallelere, kapısı açılmayan evlere hiç değilse bu ayda gider Müslümanlar. Yine o yüksek meblağlara yaptırdıkları evlerinin kapılarını bu ayda açarlar garibanlara.

Aslında ne kadar acıdır yaşananlar. 11 ay boyunca yanı başımızda bir ekmeğe bile muhtaç olanları niye görmemiştik diye hayıflanırız. Bu bize ders olsun deriz. Kimimize gerçekten ders olur, kimimiz ise yine 11 ay boyunca o kapının çevresinden bile geçmeyiz. Kendi korunaklı evlerimizde kendi dünyamıza çekiliriz.

****

Bir Ramazan daha geçti gidiyor. Neler yaptık, nasıl geçti Ramazan,  iftarlarımızı kimlerle yaptık mesela...

İftarlar diyorum çünkü tek bir iftar yok günümüzde. Hele Ankara gibi İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşıyorsanız çeşit çeşit iftarlarla karşılaşırsınız. Bürokrat iftarları, muhabbet iftarları, körler sağırlar birbirini ağırlar iftarları, dostlar alışverişte görsünler iftarları..

Ben daha çok evde yapılan iftarları tercih ederim. Bu Ramazan’da böyle oldu.  Mahallelinin, konu komşunun, eşin dostun katıldığı iftarlar çok şükür ki çoğunluğu oluşturdu. Muhabbet ehli dostlarla muhabbet iftarları yaptık. Bunu Ankara’da yapmakla da yetinmedik taa Akşehir’lere kadar gittik. Akşehir’deki günübirlik yolculuğumuz bir iftardan öte  anlam taşıyordu. Bu nedenledir ki sizlerle paylaşmak istedim. Çok hayırlı bir girişime katkı verdiğimiz için inşallah bereketli oldu TURÇEVDER Akşehir Şubesi’nin davetlisi olarak gittiğimiz iftar yemeği.

Ankara yönetiminden Ramazan abi, Adem hoca ve Yusuf başkanla birlikte yola çıktık ve iftar vaktinden önce Akşehir’e vardık. Hoca Ahmet Yesevi’nin öğrencilerinden olan,  Nimetullah Nahcivani Hazretleri’nin yer aldığı, Akşehir Park Ormanı’nda iftara kadar hemşerilerimizle vakit geçirdik. Güzel Akşehir daha da güzelleşmiş, çocukluğumun geçtiği derelere köprüler kurulmuş, mesire yerleri yapılmış.

Mahalledeki eş dostla akraba ile konuşurken çocukluk günlerimin Ramazanları aklıma geldi. Mahallemizin soğuk su pınarı olan Armutçu’dan kardeşlerimle babama soğuk su getirmek için yarıştığımız  o sıcak oruç günleri ne güzel günlerdi…Ve yine nerede eski Ramazanlar dedik içimizden, gözlerimiz buğulanarak..

Bu arada iftar için istasyon caddesinin yolunu tutmuştuk bile. İftarda çok hayırlı bir karar da alınmış oldu. Bu yıl TURÇEVDER 50 öğrenciye burs verecek. Tüm Akşehirli üniversite öğrencileri bu burstan yararlanabilecek. Başvuru formu içinse öğrenci arkadaşlarımızın www.turguteli.org  adresini ziyaret etmeleri yeterli olacaktır.

Evet, Ramazan ayı yardımlaşma ve ibadet ayı. Bu mübarek günleri böylesine güzelliklerle yaşamak ise bizim elimizde.  Körler sağırlar birbirin ağırlar iftarlarından, bürokrat iftarlarından sıkılanlara tavsiyem,  muhabbet iftarlarına katılmalarıdır. Çünkü muhabbet iftarlarında hayırlı sözler, hayırlı davranışlara dönüşüyor..