Yücel Kemendi
Çalıştayımsı bir etkinlik!
Konya’da “AK Parti adayları kim olacak?” sorusu cevabını buldu. Belediye başkan adayları pazar günü ilan edildi. Bugün AK Parti İlçe adayları ile ilgili hiç bir şey yazmayacağım.
Bir de bu tür seçimlerle ilgili ne yazabilirim ki? İl başkanının basına sızan başkanlarla ilgili görüşlerini mi yazacaktım, yoksa başkanın istemiyorum dediği bir ilçe belediye başkanıyla bundan sonra nasıl çalışacağını mı? Meram İlçesinde aday tespitinde yapılan hatayı mı? Farklı yerlerle ilişkisi olduğu bilinen eski bazı başkanların tekrar aday gösterilmesini mi? Yoksa aday tespitlerinde vatandaşa dayatılan adaylarla AK Parti’nin kaybedeceği oyları mı yazacaktım…
***
Bugün ülkemizin ve bölgemizin geleceği konusunda daha önemli bir konuyu, “Karapınar-Ayrancı Termik Santrali Çevresel Etki Araştırmaları Çalıştayı”nı yazacağım.
“Karapınar-Ayrancı Termik Santrali Çevresel Etki Araştırmaları Çalıştayı” 23 Ocak 2013 Cuma günü KOP Bölge Kalkınma İdaresi’nde gerçekleşti…
Gündem ve konuların ele alınış biçimi itibariyle bir Çalıştay’dan çok konferanslar dizisi diye tanımlayabileceğimiz bu etkinlikte akademisyenler ve konunun uzmanları tarafından sunumlar yapıldı.
Katılımcılar sunumlar sayesinde belli konularda bilgilenme fırsatını buldu.
Ancak; Karapınar-Ayrancı Termik Santrali sadece Karapınar ve Ayrancı’yı değil tüm bölgeyi birçok açıdan olumlu veya olumsuz anlamda etkileyebileceği gözden kaçmış olacak ki beklediğimiz sonucu maalesef alamadık.
Bu “Çalıştayımsı” etkinliğin yeterince anlaşılır ve başarılı olduğunu söylemek pek kolay değil.
Burada çalıştayların 3 temel özelliğinden 2 tanesi yani; analiz, sentez ve problem çözme süreci ile bir sonuç bildirgesine ulaşılacak derinlikte tartışma ortamı maalesef oluşmadı.
Aslında konuyu gündeme taşıma düşüncesi ve yapılan hazırlıkları, KOP Bölge Kalkınma İdaresi’ni takdir etmezsek emeğe saygısızlık yapmış oluruz.
Ancak bu Çalıştay’da amacın hâsıl olup olmadığı noktasında ciddi tereddütlerim var.
Bu denli önemli bir konuyu çok daha kapsamlı çalışmalar yaparak enine boyuna araştırmak ve tartışmak gerekliliğini düşünüyorum.
***
Bu Çalıştayla ilgili en güzel değerlendirmeyi SÜÇEV (Sürdürülebilir Çevre derneği) genel başkanı Sayın Ahmet Ziya Gündüz yaptı.
Üniversitede anfide ders anlatır gibi kendini kaptıran ve yığınla sayısal değerleri paylaşan akademisyenler, makam ve koltuk sevdalısı bürokratlar, laf söylemek için söz alan ve adab-ı muaşeret nedir bilmeyen katılımcı zavallılar, söyleyecek çok sözü olan ama süre darlığından dolayı ancak bir kaç cümle ile yukarıda sıralanan olumsuzlukları söyleyebilenler.
Kaybedilen sadece kurulacak Karapınar/Ayrancı Termik Santrali'nin çevremize vereceği zararlar olsa belki bir umut taşıyabilirdim, ama çok daha vahim olan insanların sevgisizliği ve saygısızlığının geldiği nokta...
Sanki bu ülke bizim değilmiş gibi insanların umursamaz ve garip davranışlar sergilemeleri anlaşılır gibi değildi. Uzun lafın kısası bu Çalıştay çok da verimli bir program değildi.
Bu Çalıştayda, Çalıştayda olması gerekenlerden hangisi vardı?
Maalesef hiç biri yoktu.
Bu toplantıda termik santralin zararları ve yararları konusunda tüm kamuoyu uyarılarak bu görev layıkıyla yerine getirilmeliydi.
“Sürdürülebilir bir çevrenin olmadığı yerde sürdürülebilir bir kalkınmadan söz etmek hayalperestlikten başka bir şey değildir” denilmeliydi.
Çünkü; Kömür stok sahalarında kömürün depolanması ve taşınması sırasında ve termik santralde kömürün yanması sonucu bacadan toz, uçucu kül yayılması gibi emisyonlar oluşabilmektedir. Rüzgar ve benzeri etkiler sonucunda bu atıkların atmosfere yayılmasıyla hava ve çevre kirliliğine sebep olacaktır...
Açık alanda depolanan kömürün havayla teması sonucu yanma olayı meydana gelecek, hava kirletici emisyonlar bölgenin en büyük sıkıntısı haline gelecektir,
Kömür stok sahalarında kömürün düzensiz depolanması toprak ve yer altı suyu kirliliğine sebep teşkil edecektir.
Soğutma suyunun etkisi ise, deşarj edilen suyun sıcaklığının yüksek olması durumunda alıcı ortamdaki yaşamı olumsuz yönde etkileyecektir.
Çevre açısından en önemli sorunlardan birisi de kömür küllerinin oluşturduğu katı atıklardır. Bu küller kömürün cinsine ve yakma metoduna bağlı olarak ağır metaller içermektedir.
Temel amacı elektrik üretmek olan termik santrallerde gerekli arıtma teknolojilerinin ve çevre yönetim sistemlerinin uygulanması ile bütün canlıların ortak varlığı olan çevremizin, sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda korunması sağlanmalıdır.
Kısaca, Karapınar ve Ayrancı halkı geleceğiyle ilgili biran evvel karar vermelidir.
Biz bölgemizde tarımı unuttuk tüm geleceğimizi Termik Santrale bağlamak istiyoruz demelidir.
Bir de bu Çalıştaydan öğrendiğime göre Bölgenin yeşil alanı yüzde 48’miş, Avrupa Birliği tüm ülkelerde yüzde 10 dolaylarında iken bizde bu rakam nasıl çıktı, bunu da anlamakta güçlük çekiyorum.