Cehalet dizboyu olmuş…

Kelime manası olarak bilmeyen, iş bilmez, bilgisiz, tecrübesiz anlamlarına gelen ve halk arasında ilim-irfandan haberdar olmayan kimseye  cahil , cahilin içinde bulunduğu hâle de “cehalet” denir.

Eskiden İslâm toplumlarında âlimlerden birine kızıldığı zaman ona en büyük ceza olarak onu cahil bir kişi ile hapsederler veya bir arada yaşamaya zorlarlarmış. 

Günümüzde ise bizi idare eden okumuş yazmışlarımız bu işi gönüllü olarak kendi isteği ile   yapar hale   geldiler…

Arap cahiliyesin de Atalar dinine tabi olmak, atalarının kötü geleneklerini yaşam tarzı haline getirip putlara tapmak, içki, kumar, faiz, tefecilik, fuhuş, kızları diri diri toprağa gömmek, asalet ve üstünlük iddiası en belli başlı özelliklerdendi.

Arap cahiliyesi ile  21 yy. modern cahiliyesi  arasında   fazla  da değişen bir şey yok!. İslamiyet’ten önceki cahiliye dönemine ait her türlü kirlilik ve sapıklık maalesef bugünkü modern izdüşümleriyle fazlasıyla devam ettiği görmek o kadarda zor olmasa gerek.

 O günkü Cahiliye’ye ait çürümüşlüklere ilaveten bugün “kadına şiddet, aile mefhumunun  dinamitlenmesi,  iktidar hırsı  ile  tüm   değerlerin ayaklar  altına  anılması,  emanetlerin  ehline    teslim  edilmemesi,  basit  dünya   menfaatleri için  dini olmayan   değerlerin din   gibi  insanlara   dayatılması,  asiller  tarafından cahillere  yetki verilerek toplumun önüne   geçirilmeleri, sosyal medya   aracılığı ile  yaşanan  fesat,   uyuşturucu   ve zina belaları”  gibi adını sayamadığımız  cahili  davranışlar geleceğimizi topyekûn tehdit eder  hale   gelmiştir.

İslamiyet, tüm insanlığa sunduğu kadim ahlaki güzellikleri, erdemleri ve huzur bahşeden hayat ilkeleri ile âlemleri aydınlatmaya aday tek din olarak önümüzde durmakta ve teslim olunmayı beklemektedir.

 Nasıl ki; Arap cahiliyesi’nin dip çukurunda yaşayan insanlar, Allah Rasûl’ün (sas) muştuladığı vahyî gerçekle buluşarak, tarihin örnek huzur nesli haline gelmişse; modern cahiliye’nin yapay ışıltıları altında yaşayan günümüz insanı da, dünya ve ahiret mutluluğunun tek anahtarı olan İslam’la yeniden buluşarak karanlıklardan aydınlığa çıkacaktır.

Ey iman iddiasında bulunanlar bırakın kendi aranızdaki tefrikayı, toplum uçuruma doğru gidiyor.

Bırakın kim hangi metotla nasıl çalışacaksa çalışın, sokaklara bakın etrafınıza bakın gençlerimize çocuklarımıza bakın. Toplumu modern zamanların cehalet ve sapıklığı almış götürüyor.

Sizler  kendi aranızda   mezhep, meşrep  iktidar, cemaat, tarikat, parti  kavgaları ile  birbirinizi  tekfir ederek   ancak  şeytanın ekmeğine  yağ sürmüş  olursunuz.

Cahillerden olmayalım , cahilleri önümüze  geçirip  onlara   sonsuz yetki vererek inananları  bölüp parçalamayalım.

Olaylara rabbimizin ve efendimizin bak dediği yerden bakalım ki, rabbimizin rahmeti bizi kuşatsın.

Zerre  miktarı iyiliğin, zerre miktarı kötülüğün  hesabının  sorulacağı  hesap günü  mutlaka   gelecektir .. O gün yüzümüzün aydınlık olmasını istiyorsak kendimize  gelelim…

Hazret-i İsa da: "Ben ölüleri dirilttim fakat cahilleri diriltemedim." "Cahil yaşayan ölüdür."  Buyurmuştur.

Hazret-i Ali (r.a.): "Faziletli kişiler hakkında haset edilir. Cahiller de ilim sahiplerine düşman kesilirler." buyurmuştur.

"Onlar nefislerinde olanı değiştirmedikçe, Allah bir kavim durumunu değiştirmez." (Rad, 11)  İlahi emri gereği nefislerimizdekini değiştirelim ki Allah   bize rahmet etsin.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.