Çölleşmenin pençesine düşüyoruz…

Ülkenin hububat ambarı olmakla övündüğümüz Konya topraklarının bilim dünyasının tüm çabalarına rağmen uyulması gereken kuralların göz ardı edilmesi çölleşmenin pençesine düştüğünü gündeme taşıdı…

 Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF-Türkiye), dünyanın en önemli 200 havzasından birisi olan Konya'nın, önlem alınmaması durumunda 20 yıl içinde çölleşmenin hızlı yaşanacağı 8 havzadan biri olacağını açıkladı. WWF-Türkiye Su Programı Müdürü Buket Bahar Dıvrak, son 40 yılda ülkemizde Bir milyon 300 bin hektar sulak alanın çeşitli nedenlerle kaybedildiğini, geri kalan 1 milyon 250 bin hektarlık sulak alanın da akılcı su kullanımına geçilemediği için tehlike sinyalleri verdiğini söyledi. Son 40 yılda yeni tarım alanları açma, bilinçsiz tarımsal sulama gibi birçok nedenle yüzyıllardır devam ede gelen ekosistemin bozulmaya başladığını vurgulayan Dıvrak, Konya Havzası'nda yıllardır tehlike çanlarının çalmasına karşın önlem alınmadığını, bu yüzden de her geçen yıl durumun daha da kötüye gittiğini kaydetti. Önlemlerin alınmaması durumunda çölleşmenin hızlı yaşanacağı Avusturya, Çin ve Güney ABD gibi ülkelerde bulunan sekiz havzadan biri olan Konya'nın dünya literatürlerine girdiğini belirten Dıvrak, "Konya Ovası, Mars toprağı gibi oldu. Kurutulan sazlıklardaki toprak yapısı çok farklı. Aslında çölleşme başladı ve hala sürüyor" diye konuştu. Doğal Hayati Koruma Vakfı-Türkiye Su Programı Müdürü Dıvrak, Avrupa Birliği'nin  Su Çerçeve Direktifi'ne göre hareket edilmesi ve su konusunda kesinlikle bir planlamaya gidilmesi gerektiğini belirterek, 'Artık az miktarda kalan suyumuzu akılcı kullanmalıyız. Böyle giderse Konya Kapalı Havzası'nda içme suyu bile bulmak olanaksız hale gelecek. Önümüzdeki çok uzun zaman yok. Sadece 20 yılda her şeyimizi kaybedebiliriz'' dedi.

Konya Ovası,  kelimenin gerçek anlamıyla giderek çölleşiyor.

Eskiden su zengini olan Anadolu artık su fakiri, kurak iklim kuşağına girmeye aday bölgelerden biri. Yağışlar 2005 yılı ve uzun yılların istatistiklerine göre yüzde 5, önceki yıla göre ise yüzde 10.9 oranında az gerçekleşti.

İç Anadolu Bölgesi en az yağış alan bölgelerin başında geldi.

İç Anadolu'da altı ayda düşen yağış, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 5.5 oranında düştü. Akdeniz, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve yağışlarıyla ünlü Karadeniz bölgelerinde de yağış miktarı giderek azalıyor.

Konya havzasındaki Akşehir gölü kurudu. Beyşehir ve Meke göllerinde sular hızla çekiliyor. Hotamış ve Akgöl yok oldu, bazı sulak alanlar çamur haline geldi.

Kuraklık nedeniyle Konya'daki barajlarda su seviyesi son 72 yılın en düşük düzeyine indi. Havzadaki binlerce kaçak kuyu, sulak alanların kurumasına, kuşların bölgeyi terk etmesine yol açtı.

Tarımsal sulamadaki yanlışlıklar da İç Anadolu bölgesini çölleşmeye doğru sürüklüyor. Uzmanlar, sulamaya sınırlama getirilmesini, ağaçlandırmaya önem verilmesini ve çevre kirliliğinin önlenmesini istiyor.

Umarım, Konya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kara ağabey ile çalışma arkadaşlarının il genelinde başlattığı ücretsiz ceviz ve badem fidanı dağıtma çalışmaları gereken ilgiyi görür. Bu konuda üreticilerin yapması gerekenler İlçe Tarım Müdürlükleri’nden öğrenilebilir.

Unutmayın, dikilecek her fidan, bölgeye daha çok yağış gelmesine ve süneyle mücadeleye ciddi bir katkı olacaktır.

Yoksa bu çölleşmenin faturasını daha ağır öderiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.