Mustafa Yiğit
“Cuma Namazı”...
“Cuma Namazı” polemiğine bir derkenar da benden
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türk tarihi açısından büyük önem arz eden Kars’ın Ani Harabeleri içinde yer alan Fethiye Camiinde partililer ve bölgedeki vatandaşlarla birlikte Cuma namazı kıldı. Ancak yine kıyamet koptu. Bu kıyameti koparanlar öyle laikler, solcular falan değil…
Bu kıyameti onlar koparmış olsa, biraz olsun işin mantığını kavrayabilirdik.
Bunu bir mantık çerçevesine oturtabilirdik…Ama MHP’nin Ani’deki Cuma namazını eleştirenler, referandum süreci boyunca MHP’yi “eksen kayması”yla suçlayan herkesin bildiği yazar çizer takımı…
Bu kıyameti koparanlar, “İslamcı yazar” diye bilinenler, “muhafazakâr demokrat”lar ya da “bağımsız ülkücü” adıyla medyada boy gösterenler…
İşte bu eleştirilerin geldiği yere bakınca biz de bu mevzuyu içeriden birine soralım istedik…Bütün bu konuları ve daha fazlasını MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ile konuştuk….
Çok ilginç şeyler söylüyor Kalaycı.
Ve ilk sizlerin okuyacağı bir anekdotu da ilk kez bizimle paylaşıyor…
Kalaycı’ya son günlerde yaşanan gelişmeleri soruyoruz…
“Ani’de Cuma kıldınız yine hedef oldunuz neler oluyor sahiden” diyoruz ve Kalaycı bize uzun uzun anlatıyor…..
***
Ani’de MHP herkese gerekli mesajı verdi
Genel Başkanımızın Kars Ani’de seçim startını vermiş olması, orada tarihi öneme haiz bir mekânda kılınan Cuma Namazı ve verilen mesaj milletimiz tarafından çok büyük bir teveccüh gördü…
Bu konuda pek çok telefon ve mail aldık.
Gelen tepkilerin tamamı olumlu, “Ani’de MHP herkese gerekli mesajı verdi.” Diyorlar.
Eleştirilere gelince….
Dün, MHP’nin eski çizgisini kaybettiğini, geleneksel söylemlerini terk ettiğini bu nedenle kalelerini kaybettiğini söyleyenlerin, bugün MHP Genel Başkanının, Anadolu’nun fethine, Türk-İslam yurdu olmasına öncülük eden Sultan Alparslan’ın ilk Cuma namazı kıldığı yer olan Ani’deki Fethiye Camiinde namaz kılmasını eleştirmeleri gerçekten sorunlu bir yaklaşım olarak karşımıza çıkmaktadır.
Biz bu yapılan eleştirilere bakınca kulağımıza fısıldanan bir gerçeği tekrar mırıldanıyoruz, “Galiba maksat üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek.”
İnsanların siyasal tercihleri, kimlerle birlikte oldukları, hareket ettiği saikler ancak onları ilgilendirir…
Bu minvalden bakınca bir siyasi partiyi ve politikalarını şu ya da bu şekilde eleştirebilirsiniz, bir partiyi beğenmeyebilirsiniz, ancak bunu “sistematik bir şekilde” ve “hakkaniyet ölçüleri dışına çıkarak” yapıyorsanız, bu olsa olsa en hafif ifadeyle “insafsızlık”tır.
Ani harabelerinde kılınan Cuma namazı sonrası yazılan çizilenler ise insafsızlığın ötesinde bir anlam taşımaktadır.
Birilerinin dinini diyanetin sorgulamaya kalkmak, kendini şeyhlüslam mevkiine koyarak ahkam kesmek, kendini yalnızca “kul” olarak gören bizlere göre, makbul olan bir durum değildir ve bu durum ne İslam’a ne de insanlığa yakışır…
Bu şekilde yapılan haberlerin bir karalama kampanyasına dönüşmesi, bir hareketi, bir davayı ve buna gönül verenleri hedef alması, hatta bununla ilişkili olarak daha önce yapılan başka bir haberin “ısıtılarak” yeniden gündeme getirilmesi bu haberi yapanların hiç de masum olmadığını düşündürmektedir.
O yeniden ısıtılan haberi tekrar hatırlayalım isterseniz…
Bize Müzmin muhalif olan Sabahattin Önkibar “Bahçeli neden Cuma namazına gelmiyor” şeklinde bir yazı kaleme almıştı ve bu yazıda mealen şöyle diyordu: “MHP Genel Merkez İmamı, Cuma vaazlarından birinde ‘Cuma namazlarını mazeretsiz üç kere üst üste kılmayanların eli bile sıkılmamalıdır’ diye bir şey söylemiş bunun üzerine Cami İmamı yaka paça alınıp Genel Başkanımızın huzuruna çıkarılmış. Genel Başkanımız da, huzuruna çıkarılan İmama elini uzatmış buna karşı mukabele eden imama da ‘Hani Cuma namazı kılmayanların eli sıkılmazdı’ diyerek imamı kovmuş…”
Önkibar’ın bu yazısı ve bahsettikleri daha sonra bizzat söz konusu imam tarafından yalanlanmıştı.
İmam, Genel Başkanımızla arasının çok iyi olduğunu, anlatılan olayın bu şekilde gerçekleşmediğini gazetelere verdiği röportajda söylemişti.
Ama bazı medya kuruluşları “Mal bulmuş mağribi gibi” bu yazıya sarılmış ve sayfalarında yayınlamışlar, televizyonlarında haberini yapmışlardı.
Hatta geçtiğimiz günlerde Ani’deki Cuma namazı haberlerinin altına da aynı yazıyı iliştirmekten çekinmemişlerdi.
Şimdi de, bu konunun aslını ortaya koyacak çok önemli bir anekdot da benden duyun istiyorum.
Bunlarda hiç mi Allah korkusu yok
Kalaycı’nın bundan sonra söyledikleri çok ilginç….
Kalaycı, “Isıtılarak yeniden gündeme getirilen o haber, Genel Başkanımızın Ani Harabelerinde kıldığı Cuma namazını gölgelemek, çarpıtmak gayesini taşıyor, birileri MHP’den korkuyor ve hangi hamleyi yapsa bir şekilde maniple etmeye çalışıyor, ama onlar istediklerini yapabilirler biz bildiğimiz ve inandığımız yolda ilerlemeye devam edeceğiz” diyor.
Ve Mustafa Kalaycı, Önkibar’ın yazısı üzerine yapılan haberlerin yayınlandığı günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yle aralarında geçen bir konuşmayı bize de anlatıyor.
“Bu konuşma bugüne kadar yalan yanlış yazılan çizilenlere cevap olur” diyen Kalaycı’yı dinleyelim…
Genel Başkanımızla o günlerde iktidara yakın gazete ve televizyonlarda Önkibar’ın yazısı üzerinden yayınlanan ve kendisini hedef alan bu haberlere ilişkin olarak konuşuyoruz…
O kızmıyor ama sitem ediyor…
“Bunlarda hiç mi Allah korkusu yok? Benim her zaman Cuma namazına gittiğim yere bu haber kanallarının Ankara temsilcileri de gelirler. Bu haber yapılacağı zaman ilk önce onlar söylemeliydi, ‘Bu haber yalandır, Bu yalan haberi yazmaktan Allah’a sığınırız, Çünkü biz MHP lideriyle aynı Cami’de her seferinde Cuma namazı kılmaktayız, biraz insaf demeliydiler”…
Kalaycı’ya son sözlerini soruyoruz…
O “Milletin milli ve manevi değerlerine sahip çıkmaya, milli birlik ve bütünlüğün adresi olmaya devam edeceğiz, kim ne kadar engel çıkarırsa çıkarsın bu engelleri gönül birliğiyle bir bir yıkacağız” diyor.