Yücel Kemendi
Eğitimde sınıfta mı kaldık?
Son 12 yılda eğitim sisteminde neler yaşandı? 12 yılda yapılan yapboz tarzındaki değişiklikler karşısında şaştım kaldım.
Eğitimle bu kadar oynanan bir ülkede hala büyük sıkıntılar yaşamıyorsak, bu bizim büyüklüğümüzü ve tarihten gelen gücümüzü gösteriyor zannedersem.
Eğitimde ilk değişiklik 2002 yılında Meslek liseliye iki yıllık meslek yüksekokullarına sınavsız geçiş hakkı tanınarak yapılmış, bu değişiklikle amacımız dört yıllık programlara yığılmayı azaltmak demişler, belki yığılma azalmış ama, bu durum yüksek okullardaki eğitim kalitesinin anasını ağlatmış, bu uygulamayla eğitime çözüm arayanlar sadece diplomalı işsizlerin sayısını artırmışlar.
2003 yılında Üniversiteye girişte meslek liseleri ve genel liseler arasındaki katsayı farkı arttırılmış 0,2 ile 0,5'ten 0,3 ve 0,8'e çıkarılmış. Sonradan bu durum değiştirilmeye çalışılsa da meslek liselerinden kaçış bu dönemde doruk noktasına ulaşmış, belkide bugün sanayide çekilen büyük sıkıntının en önemli sebebi olmuştur.
Tabi ki bu arada Eğitim adına yapılan güzel çalışmaların başında 2004 yılı değişikliği geliyor. 64 yıllık ilköğretim müfredatı değiştirilirmiş. Bu uygulamayla eleştirel düşünme, problem çözme, yaratıcı düşünce, bilimsel araştırma, girişimcilik, iletişim, bilgi teknolojileri ağırlık kazanmış.
2005 yılında Liselerde eğitim süresi üç yıldan dört yıla çıkarıldı. Zorunlu dersler azaltılarak seçmeli derslere ağırlık verildi. 40-45 saat olan haftalık ders saati 30-35 saate indirildi. Ancak sonuç tamamen hüsran oldu. Çünkü insanların hayatından bir yıl çalındı sadece işsizlik oranı ötelenmiş oldu.
2005 yılında yabancı dilde ders bitti. Anadolu ve fen liselerinde, bazı derslerin yabancı dilde öğretimine son verildi. Sadece beyaz Türklerin, okuduğu birkaç okulda hazırlık sınıfı kaldı.
Süper lise diye açılan ancak ölü doğduğunu rahatlıkla söyleyebileceğimiz bu uyduruk okullar, 2005 yılında Anadolu liseleri ile birleştirilerek daha büyük bir yanlışlığa imza atıldı. Sonrada Genel lise ve meslek lisesinin 1. sınıfı ortak oldu
Liselere Giriş Sınavı (LGS) gitti, OKS (Ortaöğretim Kurumlarına Giriş Sınavı) geldi Öğrenciler yine tek sınava girecekti. Ancak içerik, müfredat ve katsayılar açısından farklılıklar oldu.
Sonrada sadece iki yıl devam eden OKS gitti, SBS geldi Çocuklar tek sınav stresi çekmesin diye 6,7 ve 8. sınıf sonunda birer sınav yapılıp ortalamasının alınmasına karar verildi.
2008 yılında Lise türleri azaltıldı Ortaöğretimdeki 79 okul çeşidi 15'e indirildi. Genel lise, fen lisesi, sosyal bilimler lisesi ve Anadolu lisesi dışında birçok okul birleştirildi.
2005 yılında getirilen SBS'ler 2010 yılında kaldırıldı, eski sistem geri geldi,
2010 yılının başka bir değişikliği ÖSS yerine LYS ve YGS getirildi yada başka bir açıklamayla 1999 öncesinde uygulanan ÖSS, ÖYS mantığına geri dönüldü.
2010 yılında eğitimde en büyük katliam yapıldı Düz liseler Anadolu lisesine dönüştü 2013-2014 yılına kadar 1953 genel lise anadolu lisesine dönüştürülecek denildi Bugün itibariyle buda gerçekleşti.. Anadolu lisesini kazanamayanlar zorla meslek lisesine gönderildi..
2011 yılında Arapça seçmeli ders oldu İlköğretim de çocuklarımız Daha Türkçeyi öğrenmeden 4, 5, 6, 7 ve 8'deki seçmeli İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Rusça ve Çince'ye Arapça da eklendi.
2012 yılında LYS'ye sadece iki hafta kala AOBP, OBP olarak değişti
2010 yılında eğitimde yapılan katliam sonucunda Düz liseler anadolu lisesine dönüşmüştü birde sınav getirilmişti ya, tabiî ki Anadolu liselerinde öğrenci geçişi bir sisteme bağlıydı, 2014 yılının Eylül ayında herkesi şaşırtan bir açıklama geldi Anadolu liselerine geçişte aranan eski şartlar kaldırılıverdi. Yani yüksek puanlı anadolu liselerine düşük puanlı Anadolu liselerinden bir akın başladı.
Burada sadece bizi bu ülkeyi ilgilendiren değişikliklerden bahsettik değişikliklere eleştirilerimiz sadece bize ait değil, sık sık yapılan değişikliklerle bu eleştirileri doğrulayan hükümet yetkililerinin açıklamaları da onlarca..
Öğretmen yetiştirmede, Öğretmen atamalarında, idareci yetiştirme, ve idareci atamalarındaki, yapbozlardan hiç bahsetmedik.
Aynı hükümetin farklı bakanları, hatta aynı hükümetin aynı bakanı, her yıl bir yada birden fazla değişiklik yaparak Eğitimi yaz boz tahtasına çevirdi.
Hükümet, sağlıkta ulaşımda ekonomide yaptığı devrim özelliğindeki gelişmelerin yanında, Eğitimde sınıfta kaldı, biz de onu yazmaya çalıştık
Ne diyelim? 2023”e daha çok var, hayırlısı olsun…