Hani çocukken akşamın o ılık havasında anlatılan masalın verdiği hayallerle yatan çocuk, sabah kalktığı zaman bir de ne görsün, her yer bembeyaz olmuş!

Ne güzel bir duygudur değil mi? Bu genelde ülkenin iç bölümünde yaşayan insanlar için bir hatıradır. Seydişehir’e zaman zaman kar yağar ama  bu güzellikleri anımsatan kar yağışı 1994 yılından bu yana kadar pek görülmemiş… Hep insanların zihninde bir hayal olarak kalmıştı.   Tabiî ki o zamandan bu yana geçen sürede iklimdeki kısmi değişikler böyle hatıraları unutturmuştu. Son yıllarda kışlar çok az yağan kardan sonra geçen soğuklar insanlardaki kış tezahürünün değişmesine sebep olmuştu. Seydişehir-Antalya yolunun açılması ile insanların dağlarla daha çok içli dışlı olması, o geçen yıllarda Haziran-Temmuz aylarında Toroslar’ın zirvelerinde bembeyaz kar, çeşmelerinden pınarlarından gürül gürül akan sular, kuğulu parktan fışkıran sular neredeyse unutulmuştu.

Son yağan kar tüm güzellikleri tekrar yaşattı. İnsan olarak böyle bereketli kar yağışına sevinmemek mümkün değil. Allah daha çok versin ki dağlarda taşlarda kuruyan sular çoğalsın, yaz ayları bereketli olsun.

Her nimetin bir de külfeti vardır derler ya atalarımız. Tabiî ki kış aylarının getirdiği bereket aynı zamanda insanın ne kadar aciz bir varlık olduğunun açık bir delilidir. Yağan 80–100 cm kar karşısında kim ne yapabilir ki. Teknolojinin o heybetli zannedilen aletleri artık iflas etmiş çaresizlik içinde yeniden hava şartlarının düzelmesini beklemekten başka yapacağı bir şey yoktur. Caddeleri sokakları dolduran o beyaz örtüyü insan günlerce temizlemeye çalışsa da bitiremez. Ilık ılık esen o lodos bir hayal gibi yok eder, o hiç kalkmayacak zannedilen karları.                                                                                                                        Bir de olayın trajik boyutu var o da gerçekten çok acı. 

Hani bin nasihat, bir musibet hesabı bizim insanımızın ne kadar maceraperest ne kadar cahil cesaretiyle hareket ettiğini görmek açısından bir test yaşayarak yağan karın keyfini çıkaramadığımızı söyleyebiliriz.

Bir hafta önceden beri medyada başlayan Sibirya Soğukları gelecek havalar soğuyacak haberlerinin ardından meteoroloji uzmanlarının yapmış olduğu açıklamalar… Etkili yağışlı ve soğuk havanın geldiğini her haberde her kanalda defaten söylemelerine rağmen yurdum insanı yine de hiç bir önlem almadan yollara düşerek üzücü olaylar yaşanmasına sebep oluyor. Sadece kendisine değil tüm insanların sorunlar yaşamasına neden oluyor. Tedbirsiz yola çıkan her sürücünün yolda yaşadığı olumsuzluk o yolu kullanan tüm insanları etkilemektedir. Bu olaydan sonra büyük şehirlerde Kızılay insanların yardımına koşuyor belki; olay ya ıssız bir yerde 2 m karda ve -15 derece olsaydı veya 80 cm karda, tipide olsaydı…

Allah’ın verdiği nimetler azaba dönüşmesin diye dua etmekten başka çare kalmıyor.