Fahri Kubilay
Gazze'de insanlık ölürken
İsrail'in soykırımında eşini, babasını, biri kundakta iki çocuğunu vermiş Gazzeli bir anne konuşuyor; “Burada biz ölmüyoruz, burada insanlık ölüyor" diyor.
Gazzeli başka bir anne; Dünyaya, insanlığa, bizlere soruyor ve cevabını kendisi veriyor” Bir Filistinlinin kanı sudan ucuzdur.”
Mübarek ramazan ayında Gazze’de bir insanlık dramı yaşanıyor. Su, elektrik, akaryakıt şöyle dursun, gıda ve ilaç gibi en temel insani ihtiyaçlar bile ambargo kapsamında olan bölgede. Şimdide Adım adım soykırıma giden İsrail, bölgenin altyapısını da havaya uçurarak Gazze'nin can damarlarını kesmeye çalışıyor.
Öldürmeden, kanını dökmeden, kan görmeden duramaz olmuş, İsrail, on binlerce kişinin ihtiyacını karşılayan su hattını yerle bir etti. Gazze'nin yüzde 75'inde elektrikler kesilirken, hastanelerdeki binlerce yaralı ilaç ulaşmazsa ölümle burun buruna...
8 Temmuz'dan bu yana Gazze Şeridi'ne havadan, karadan ve denizden vurmaya devam ediyor. Ben bu yazıyı kaleme alırken ölü sayısı 240'e yükseldi, yaralı sayısı ise bin 770'e yaklaşmış idi..
Gazze ölmüyor, içimizdeki insan ölüyor!
Her üç beş seneye bir bahane bulup Gazeye saldıran İsrail tek amacı var ,
Gazze gücümüze boyun eğmedi diye. Gazze Abbas gibi postalımızı yalamadı diye. Gazze başı dik duruyor diye. Ve yeryüzünde güce karşı boyun eğilmeyen nere var, diye soracak olursanız orada İslam'ın olduğu yer gazzedir.
Siyonist israil’in vahşi saldırılarına karşı hem Türkiye ve hem de dünyanın birçok yerinde duyarlı Müslümanlar tepkilerini ortaya koyuyorlar; bu vahşeti tel’in ediyor, yürüyüş yapıyor, gösteriler düzenliyor, basın açıklamaları yapıyorlar.
Ancak çoğu birbirinden kopuk ve dağınık olduğu için Siyonist israil ve İslam düşmanı emperyalist güçler üzerinde tesirli olamıyor.
Kudüs’ü Gazzeyi kim bu ümmete geri kazandırırsa, o İslam ümmetinin doğal önderidir.
Gazze meselesi, Arab’ın meselesi değildir, Filistinlilerin meselesi de değildir.
Gazze hepimizin, tüm mazlum ve mağdur ümmetimizin meselesidir.
Dün böyleydi, bugün böyledir, yarın da böyle olacaktır.
Biz Müslümanların Kudüs konusundaki hassasiyet ve hamiyeti, Hıristiyanlar kadar yok mudur? Olmamalı mıdır?
Müslümanların yeryüzünde egemen güç olup olmadığının en belirgin göstergesidir Kudüs.
Kudüs’e bakın, eğer esirse, bilin ki Müslümanlar o günün dünyasında esirdirler.
Eğer Kudüs özgürse, o zaman Müslümanların da özgürdür.
Kudüs Müslümanlar için sancaktır.
Kudüs düşerse Müslümanların sancağı düşer.
Kudüs’ü kaldıran, Müslümanların onurunu kaldırmıştır.