Geleceğin cerrahları sanal ameliyat ile tecrübe kazanıyor

Geleceğin cerrahları sanal ameliyat ile tecrübe kazanıyor

Hacettepe Üniversitesinde uygulanmaya başlanan 3D teknolojisi ile hazırlanan özel bir yazılım sayesinde geleceğin cerrahları sanal ameliyatlar yapabiliyor - Bilgisayara bağlı özel aparat sayesinde hekimler sanal olarak neşter kullanabiliyor, makasla damar

ANKARA (AA) - YEŞİM SERT KARAASLAN - Türkiye'de ilk kez Hacettepe Üniversitesinde 3D teknolojisi kullanılarak geliştirilen özel bir yazılım sayesinde geleceğin cerrahları sanal ameliyatlar yaparak eğitim görürken, riskli ameliyatlar öncesinde de cerrahlar bu cihaz üzerinde uygulama yapma olanağı buluyor.

Bilgisayara bağlı özel aparat sayesinde hekimler sanal olarak neşter, lazer ya da laparoskopik alet kullanabiliyor, makasla damar kesebiliyor ya da gerçek ameliyatta olduğu gibi eliyle organ çıkarabiliyor.

Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi, Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Huri, her geçen gün cerrahide yeni tekniklerin uygulanmaya başlandığını, özellikle riskli operasyonlarda ameliyat başarısını artırmak için çeşitli çalışmaların yürütüldüğünü söyledi.

Cerrahi alanında, ERASMUS Plus Yükseköğretim Programı kapsamında, yenilik ve iyi uygulama değişimi için stratejik ortaklık alanında "Cerrahi Uygulamalarda 3D Yazıcı ile Üretilen Organlarla ve Diğer Sanal Gerçeklik Yöntemlerinin Kullanıldığı Eğitim Projesi'nin hayata geçirildiğini bildiren Huri, koordinatörlüğünü üstlendiği proje kapsamında, ilk kez Türkiye'de Çekya, İtalya, Güney Kore ve Yunanistan'dan gelen hekimlerle eğitim verildiğini anlattı.

Huri, eğitimde, organların 3 boyutlu modellenerek 3 boyutlu yazıcıyla elde edildiğini, böylece hekimlerin ve tıp öğrencilerinin modeller üzerinde ameliyat yapabildiğini belirtti.

- "İlk örnek uygulama Türkiye'de gerçekleştirildi"

Projenin ikinci ayağını ise "sanal ameliyatlar"ın oluşturduğunu aktaran Huri, hastaların organlarının gerçek radyolojik görüntüleri kullanılarak, sanal ortamda ameliyat eğitim modüllerinin hazırlandığını bildirdi.

Doç. Dr. Huri, bu yöntemin ilk aşamasının üroloji alanındaki ameliyatlar üzerinde geliştirildiğini dile getirerek, "Bu kapsamda, gerçek radyolojik hasta görüntüleri kullanılarak, mesane içinde herhangi bir tümörü ya da sorunu tanıtma amacıyla sanal mesane endoskopi modeli yapıldı. İkincisi böbrek taşı cerrahisinde endoskopik olarak idrar kanalından girilerek böbrek içindeki taşı lazerle kırma cerrahisi ve üçüncüsü de böbrek çıkarma ameliyatlarıdır." bilgisini verdi.

Üç farklı ürolojik cerrahi eğitimlerinde ilk kez sanal ameliyat döneminin başladığını ve bunun ilk örneğinin de Türkiye'de gerçekleştirildiğini ifade eden Huri, şunları kaydetti:

"Proje kapsamında, asistan ve uzman eğitimleri için herhangi bir cihaz ya da alet kullanmaksızın, Güney Koreli mühendislerce geliştirilen özel bir yazılımı kullanarak bilgisayar üzerinde, Türkiye'de hazırlanmış ameliyat modelleriyle sanal ortamda operasyonların yapılabilmesine olanak sağlandı. Cerrahi eğitiminde sanal ameliyat dönemi başladı ve bunun ilk örneği de Türkiye'de gerçekleştirilen uluslararası katılımlı eğitimde gerçekleştirildi."

Sanal ameliyata ilişkin de bilgi veren Huri, hazırlanan yazılımda operasyonu gerçekleştiren hekimin, bir aşamayı doğru yapamadığında sonrakine geçemediğini dile getirerek, programın buna izin vermediğini anlattı. Huri, sürece ilişkin şunları söyledi:

"Yazılımda, her ameliyat için her aşama ayrı ayrı hazırlandı. Operasyonu yapan cerrah, doğru işlemi yapmadığında sistem uyarıyor ve ikinci basamağa geçmesine izin vermiyor. Cerrah, ameliyatın söz konusu aşamasını doğru yapana kadar uygulamayı tekrarlıyor. Cerrahın, ameliyatı bitirebilmesi için her aşamayı doğru bir şekilde yapması ve komplikasyonsuz tamamlaması gerekiyor.

Ameliyatta, cerrahın yanlış bir damarı kesmesi gibi durumda da sistem yine sinyal veriyor ve hekimi bir önceki aşamaya geri gönderiyor. Aynı zamanda, operasyonun her aşaması için de belli bir süre tanınıyor. Cerrahın, işlemleri mutlaka o sürede yapması gerekiyor, sürenin aşılması halinde de yine sistem cerrahı bir önceki aşamaya yönlendiriyor."

Yazılımda skorlama uygulaması da yer aldığını dile getiren Huri, "Skorlama 50 puan üzerinden değerlendiriliyor. Bu bilimsel skorlama ile uzman ya da uzman adayı, cerrahiye yatkın olup olmadığını anlayabiliyor. Hazırlanan sanal simülatörler ile hekimlere cerrahi uygulama şansı verildi." açıklamasında bulundu.

- "Ameliyat öncesi sanal operasyon yapılması amaçlanıyor"

Doç. Dr. Huri, sanal cerrahi yapılabilmesi için yurt dışından getirilen özel bir aparat kullanıldığını ifade ederek, "Özel bir teknoloji sayesinde, bilgisayara özel yazılımla yüklenmiş hastanın birebir organıyla uyumlu model üzerinde cerrah ellerini kullanabiliyor. Söz konusu aparat bilgisayar üzerinde kişinin elini kullanabilmesini sağlıyor. Bu aparat sayesinde, cerrah bilgisayar ekranında bir laparoskopik aleti neşteri, makası, organı tutuyormuş gibi göstererek, operasyonu gerçekleştirmesine olanak veriyor." diye konuştu.

Sanal ameliyatların önemli avantajlar sağladığını dile getiren Huri, bunun adeta bir oyun modülü gibi yazılımın yüklü olduğu bilgisayar ve özel aparatla kullanılabileceğini kaydetti.

Huri, sanal ameliyat sayesinde geleceğin cerrahlarının kendilerini bu şekilde geliştirebileceğini, tecrübelerini artırabileceğini vurgulayarak, mesleğe başlayan cerrahların ise riskli operasyonlar öncesinde gerçek model üzerinde sanal ameliyatlar yaparak olası riskleri azaltabileceğini anlattı.

Bunun hekimin el becerisinin geliştirilmesi ve anatomi bilgisinin artırılması gibi faydalar sağlayacağını bildiren Huri, "Özellikle burada amaçlanan şey, hekimin gerçek ameliyatı yapmadan önce bu şekilde sanal olarak operasyonu gerçekleştirmesi ve daha sonra gerçek ameliyata girmesidir." dedi.

Doç. Dr. Huri, eğitimlerin ikincisinin Türk heyetinden bilim insanlarının katılımıyla İtalya'da, üçüncüsünün ise Yunanistan'da gerçekleştirileceğini kaydetti.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı