Genç Kızılay gönüllüleriyle büyüyor
Türk Kızılay çatısı altında muhtaç ve korunmasız insanlara, afet ve olağanüstü durumlarda yardım etmek, ilk yardım ve kan bağışı konusunda bilinçli ve eğitimli gençler yetiştirmek amacıyla faaliyet gösteren Genç Kızılaya 60 bin gönüllü destek sunuyor - Ge
Türk Kızılay çatısı altında, muhtaç ve korunmasız insanlara, afet ve olağanüstü durumlarda yardım etmek, ilk yardım ve kan bağışı konusunda bilinçli ve eğitimli gençler yetiştirmek amacıyla faaliyet gösteren Genç Kızılay, 60 bin gönüllüsüyle büyümeye devam ediyor.
Gönüllü gençleri yardım çatısı altında birleştiren Genç Kızılay, gençlere dayanışma, yardımlaşma ve şefkat duygularını aşılamak, düşünce, din, dil, ırk ve cinsiyet farkı gözetmeksizin kardeşlik ve arkadaşlık bağlarını kuvvetlendirmek amacıyla çalışıyor.
Genç Kızılay Kurucu Başkanı ve Kızılay gönüllüsü Emre Koç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Genç Kızılayın yurt içi ve yurt dışında afet bölgelerindeki çalışmaları, sahada yaşananları ve gönüllülük prensibini anlattı.
Koç, Türk Kızılay gibi 150 yıllık kurumun genç gönüllerle sahada aktif olabileceğini belirterek, 2017 yılından önce Kızılay Genel Merkezi'nin gençlik hareketi olmadığını, bu hareketin tohumlarını o dönemde attıklarını söyledi. Gönüllü çalışmanın önemine değinen Koç, iyiliğin, bir virüs gibi yayıldığını dile getirdi.
Türkiye'de nitelikli profesyonel gönüllüğü yerleştirmek istediklerine dikkati çeken Koç, şunları kaydetti:
"Çok güzel bir güç birleşimi yaptıktan sonra bugün resmi olarak Genç Kızılay kayıtlarımızda aktif 60 bin Genç Kızılay gönüllüsü var. Gönüllülerimiz sahaya indiğinde çarpanlarıyla beraber 250 bin Genç Kızılay gönüllüsüyle faaliyetlerimizi gerçekleştiriyoruz. Kızılayın 16 ülkede daimi delegasyonu var. Birçok savaş bölgesinde delegasyon değil geçici görevlendirmeler oluyor. Genç Kızılaycılar da aktif olarak Türkiye'de 76 ilde çalışmalarını yürütüyorlar. 55 bin gönüllümüz Türkiye'de ve geri kalan 5 bini Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Bosna Hersek'te faaliyetlerini yürütüyor."
Gönüllü olmak isteyenlerin internetten başvuru yapabildiğini belirten Koç, gönüllülere öncelikle Kızılay-Kızılhaç Hareketi, Türk Kızılayın tarihçesi, ilk yardım, afet eğitimleri verildiğini anlattı.
Koç, 25 yaş altı gençlerde kan bağışını düzenli hale getirebilmek için üniversitelerde farkındalık çalışmaları yaptıklarını aktardı. Kızılay'ın Türkiye'de 16 Toplum Merkezi'nde sığınmacılar için sosyal uyum programları sağladığını anımsatan Koç, her evde nitelikli bir Kızılaycı olması ve afetlerde dirençli bir toplum oluşturmak için mücadele ettiklerini söyledi.
Sahadaki gönüllü faaliyetleri sırasında kendisini etkileyen pek çok olayla karşılaştığını ifade eden Koç, şöyle devam etti:
"İdlib'teki yetimhanede, anne ve babası hayatını kaybetmiş çocuklarla bir araya geldik. Çocuklara oyuncak ve çikolata dağıtmıştık. Herkes yardım almak için gelirken, burada bir çocuğun yetimhaneden çıkmadığını gördüm. Kız çocuğu aklı eriyor ve yaşananları biliyordu. Kıza, 'Niye çıkmıyorsun' dediler. Sonra ona soran bir kişi olayı bize şöyle açıkladı. 'Ailesi ve evini kaybetmiş çok gururlu bir kız olduğu için yaşananları içine sindirememiş. Ailesini evini kaybetmiş bu kız çocuğu, burada gıda, oyuncak ve sağlık hizmeti almayı ve elinden hiçbir şey gelmemesini gurur yaptı. Artık o gururunu yenip sizin karşınızda o hediyeyi alabilecek durumda değildi. Bu nedenle evden dışarı çıkamıyor ve ağlıyor.' dediler. Savaşın çocuklar üzerindeki etkisini gözler önüne seren bu olay beni çok etkiledi. Pedagog olmadığım için kız çocuğuna bir şey de söylemek istemedim."
- "Yolda ihtiyaç sahibi, engelli, mülteci birini görünce es geçemiyorsunuz"
Genç Kızılay Genel Başkanı Yardımcısı ve gönüllüsü Akif Emre Aktaş da, üniversite öğrencisi olduğunu ve 2012 yılından beri sivil toplum ve gençlik çalışmaları içerisinde aktif olarak bulunduğunu söyledi.
Aktaş, "Gönüllülük yapılan çalışmaları bir süre yapmasam bu hayatta kalma gayretimi sorgularım. İliklerimize kadar giren gönüllülük duygusundan kopamıyoruz. Depresyona eğilimli jenerasyonumuz var. İnsanlar daha çok sorguluyor yaptıkları işleri. Bu tarz gönüllü faaliyetleri yapınca, 'bu hayatta varsam yaşama gayem varsa, iyi bir şeyler yapmak için var' diyebiliyorsunuz. Yolda ihtiyaç sahibi, engelli, mülteci birini görünce es geçemiyorsunuz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: