Servet R. Çolak
Göçen Beyinler geri çağrılsın!
Türkiye’nin sürekli kanayan; ama farkında olmadığımız bir yarası daha var. Yurt dışına giden beyin göçlerimizle, yıllardır mücadele edemiyoruz. Bu mesele hemen oluverecek bir olay değil, İyi eğitim görmüş, düşünen, üreten, nitelikli işgücümüz, yıllar ve milyarlar harcayarak yatırım yaptığımız beyinlerimiz, gerekli ortamı ya da refahı sağlayamadığımız için yurtdışına uçup gidiyor. Birbirinden önemli buluşlara imza atarak insanlığa büyük katkı sağlayan bilim adamlarımızdan bir gram yararı yarar sağlamadan yurt dışındaki başarıları bizi sevindirirken aynı zamanda Türkiye’de olmamasından dolayı da büyük hüzün duyuyoruz.Türkiye’deki beyin göçlerimizin inceleyen bir çok raporlarda korkunç gerçekleri önümüze koyuyor. Bunlardan bilinen birkaç raporları incelediğimde; Türkiye, beyin göçü en fazla olan 32 ülke içinde 24’üncü, yurt dışına en çok öğrenci gönderen ülkeler arasında ise 11’inci sırada yer alıyor. İncelediğim raporlarda karşılaştığım gerçekler gerçekten kan kayıplarımızın ne kadar çiddi olduğunu ortaya koyuyor. Bunlardan biri ise; son 12 yılda sadece Milli Eğitim Bakanlığı'nın bursuyla yurt dışına giden 1991 gencimizden 769'unun dönmediği, buna paralel olarak, TÜBİTAK bursiyerlerinin ülkeye dönmeme oranının ise % 21 olduğu belirtiliyor. bunlar belki bilinen rakamlar. Türk bilim insanlarının neler yaptığını incelediğimizde, bu başarılarını yarısı Türkiye’de gerçekleştiği var sayarsak da, gerçekten ortaya tam manada ‘Güçlü Türkiye’ çıkıyor. Türkiye’nin en zor zamanlarını geçirdiği şu zamanlarda yurt dışına giden beyinlerimiz acaba orada bu durumlar için ne diyorlar? Bizim gibi ‘Türkiye’nin güçlü olması için bizim orada olmamız gerek’ diyorlar mıdır? Bence yarıdan fazlası bu düşünce içinde bulunuyorlardır.
Bilim insanlarının neden yurt dışını çıkarak, çalışmalarını yaptıklarını incelendiğinde de ortaya büyük bir gerçek daha çıkıyor. Bunlardan en önemlisi yapılan buluşların destek görmemesi yer alıyor ve gereken değerin verilmediği söyleniyor. Aynı insanları bir başkaları keşfediyor ve kendi ülkesi için beyinlerden en dibine kadar yararlanıyor. Beyin göçü alan ülkeler, bilim insanlarının, yaptığı çalışmalar boşa çıksa bile moral ve desteklerini veriyorlar. Bunlardan başka geçim sıkıntısı çekmesini ve geleceğe dair endişeleri de ortadan kaldırıyorlar.
Peki, biz bilim insanlarımızın değerini bilmiyor muyuz?
Neden devletimiz bu insanlara aynı koşulları sunarak, Türkiye’de yeni bir dönemin başlamasına zemin hazırlamıyorlar?
Her konuda olduğu gibi en derin konulardan biri olan, beyin göçünde de bir çok soru karşımıza çıkıyor. Şu zor günleri yaşadığımız dönemlerde bilim ve teknolojiye bu kadar ihtiyacımız varken, Devletimizin bir önce yurt dışındaki beyinlerimizi çağırması lazım. Hatta imkânları ve değerleri de en üst seviyede sunması gerekir. Türkiye gelişiyor tabi ki, fakat unutulan bir büyük olayda her geçen yıl beyinlerimizi göç etmesidir. Yeterli ortamı burada bulamadıkları için, çalışmalarını burada yürütemeyeceklerin bildikleri için gidiyorlar yurt dışına. Hükümetimiz bu konuda raporları göz önünde bulundurarak, giden beyinlerimizi çağırması için çalışmalarına hız versin!
Gerekli laboratuarları yapsın, imkanları versin, çalışmalar boşa çıksa bile desteğini boşa çıkarmasın.
Aklıma ne geldi hemen…
Isparta’da 2007 yılında düşen uçakta şehit olanlar geldi…
Kimlerdi bu ölenler? Türkiye’nin en iyi Nükleer Fizikçi bilim insanları.
Enerji ve teknolojinin dünya dengelerini değiştirdiği şu dönemde böyle olayların olması kaza mı sayılır?
Bunların yanında kaç bilim insanımız suikaste kurban gitti, bunları hiç yazmıyorum bile.
Yani, Türkiye’ye faydalı olanlar yok ediliyor.
Diğerleri ise araba, ev gibi vaatlerle Türkiye’den çalınıyor.
Bir çağrı’da onlara yapsak, “Gelin, Türkiye artık eski Türkiye değil”