Hawar bir çığlık.

Kendi ellerimizle yok etmek üzere olduğumuz beş bin yıllık Hasankeyf’in çığlığı.

Sadece Hasankeyf’in değil, yok olmakta olan Anadolu’nun güzelliklerinin çığlığı.

Şu Konya’mıza bir bakın. İlkin Hotamış’ı kuruttuk. Hotamış’ın ölümü Karadağ’da keçi otlatan bir çobanın çığlığında dile geldi.

“Zeki abi, Hotamış kurumadan önce ağustosun ortasında bile bu dağda otların üzerinde kırağı eksik olmazdı.”

Eşmekaya sazlıklarının nasıl kurutulduğunun en yakın tanığıyım. Köylüler yalvarıyorlardı duyarsız yetkililere.

“Yapmayın burada gölet olmaz, burada su tutmaz, göçmen kuşları da kaçırtacaksınız.”

Evet, göçmen kuşlar çoktan kaçtılar.

Hasankeyf Mezopotamya uygarlığının önemli durak yerlerinden biri. Asurlardan Selçuklara onlarca uygarlığın izi olan bir tarih ve doğal anıt.

1954 yılında bu tarih ve doğa anıtının idam fermanı yazılıyor. Ilısu barajının yapımı kararı alınıyor. O yıldan bu güne teknik hazırlıklar yapılıyor, buna karşılık çevreciler ayaklanıyor, Doğa Derneği ve Atlas Dergisi “HASANKEYF’E SADAKAT” gezileri düzenliyorlar. Ama duyarsız bürokratlara söz geçirmek ne mümkün.

Hatta geçtiğimiz hafta turizm bakanı denen zat kalkıyor, o bölgeyi turizm bölgesi yapacaklarını söylüyor. Yani resmen dalgasını geçiyor. Beş bin yıllık bir tarihi sular altında bırakacaksın da turist neyi görmeye gelecek o bölgeye?

M. Latif Yıldız, Batman’ın Gercüş Cümeylin köyünden. Kökeni eğitimci ve 1974 yılından bu yana şehrimizde gazetecilik yapıyor. Ama doğup büyüdüğü, havasını soluduğu yerleri de unutmamış. Büyük bir özveri ve çabayla “HAWAR Hasankeyf’in Çığlığı”nı yazmış. Aylardır başucumda kitap. Her satırda o çığlığı yeniden duyuyorum.

Teknik bilgisi olanlar bir barajın ömrünün 50-60 yıl olduğunu söylüyorlar. Geçmiş beşbin yılı düşünün bir de yukarıdaki rakamları.

Anadolu’nun birçok yerinde aynı vahşet sürüp geliyor, çevreci kuruluşlar mücadele ediyorlar ama duyan eden yok.

Akşehir Gölü, Kulu Gölü, Tuz Gölü vb. doğal anıtlarımız bir bir yok oluyor. Bunun nedeni sadece doğal değil. Birçok şeyi kendi hoyratlığımızda aramamız gerekiyor. Sadece Konya ovasında otuz bine yakın kaçak kuyuya izin veren zihniyeti sorgulamamız gerekiyor. Orta Asya’yı kurutup Cennet gibi bir ülkeye Anadolu’ya geldik. Burayı da çölleştirirsek gidecek yerimiz yok. Pardon benim gidecek yerim yok. Milyon dolarları iç edenler her zaman gidecek bir yer bulurlar.

Hawar’ı okuyun. Duyun o çığlığı…

                                                                         HAWAR Hasankeyf’in Çığlığı M.Latif Yıldız.

                                                                         2007 224 sh.

                                                                         Şerafettin cad. Şükran Han. No 42 kat 3/404 

                                                                         Karatay/KONYA

*** 

Not: Memleket beşinci yılına girmiş. Yani beş yıldan bu yana ben de Memleket ailesinden biriyim. Zaman ne çabuk geçiyor. Bu güzel insanların arasında olmaktan sevinç duyuyorum.En zevkli yazılarımı burada yazdım.Sordukları zaman Memleket’te yazıyorum demek ayrı bir zevk veriyor. Daha nice yıllara MEMLEKET.