Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Arıkan: "Elektrikle çalışan, tamamen yerli bir otomobil ürettik ve bunun hazzını yaşıyoruz. Öğrencilerimizin kafasında, 'düşündüğümüzü bilgisayara aktardık, oradan da üretime dönüştürerek bu otomobili yürütmeyi başardık' düşüncesi var"

"Türkiye büyük araç fabrikalarını kurduğunda bu gençlerimiz oralarda tasarım ve üretim mühendisi olarak kilit rol oynayacaklardır. Buna inanıyoruz. Amacımız özgüveni yüksek nesiller yetiştirmek"

Konya'nın Seydişehir ilçesinde Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Ahmet Cengiz Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği bölümü öğrencileri, tasarladıkları "Pars" isimli elektrikli araç ile hayallerini gerçekleştirdi.

Fakültenin atölyesinde tamamen öğrencilerin çabalarıyla üretilen otomobil, saatte 80 kilometre hıza ulaşabiliyor. Yaklaşık iki liraya dolan tek batarya ile 100 kilometre gidebilen aracın hafif olması elektrik tüketimini de azaltıyor.

Yapımı yaklaşık bir yıl süren araç, kendine özgü tasarımıyla görenlerin dikkatini çekiyor.

Öğrencilerin proje danışmanı olan fakülte dekanı Prof. Dr. Hüseyin Arıkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, NEÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumundan (TÜBİTAK) aldıkları destekle "Pars"ı tasarladıklarını söyledi.

Aracın hafif olması için şasesinde cam elyaf malzeme ve elektronik diferansiyel kullandıklarını belirten Arıkan, otomobilin yaklaşık 200 kilogram ağırlığında olduğunu vurguladı. Arıkan, bu durumun elektrik tüketimini ciddi oranda azalttığını aktardı.

SOSYAL MEDYA İŞLERİ HIZLANDIRDI

Sosyal medyada oluşturulan grupların öğrencilerin çalışmalarını hızlandırdığını anlatan Arıkan, sözlerini şöyle sürdürdü:  "Gençler bu çalışma sırasında sosyal medya grupları ile haberleştiler. Aldıkları teorik eğitimi atölyede pratiğe çevirme fırsatı buldular. Bunu da gece gündüz çalışarak yaptılar. Bazen gece yarısı gruptan mesaj yolluyorlardı, 'aracın şu kısmını yapıyoruz' diye. Öğrencilerimizde ciddi bir özgüven var. Burada bir usta-çırak ilişkisi oluştu. Güzel bir takım çalışması olması bizi mutlu etti." Arıkan, en az enerji tüketen aracı yapmayı hedeflediklerinin altını çizerek, "Aracın elektronik aksamında daha yetkin bir konuma geleceğiz. Kaportayı karbondan yapmak için çalışmalara başladık. Şaseyi de karbondan yaparak aracımızı daha sağlam ve hafif hale getireceğiz." diye konuştu.

MOTOR TASARLAMAK İSTİYORLAR

Öğrencilerin kaporta ve şase üretiminde kendilerini geliştirdiğine değinen Arıkan, "Şimdi 'motor tasarımı yapmak istiyoruz' diyorlar. İnşallah önümüzdeki dönemde motor konusunda da başarılı olacaklarına güvenim tam. Elektrikle çalışan, tamamen yerli bir otomobil ürettik ve bunun hazzını yaşıyoruz. Öğrencilerimizin kafasında, 'düşündüğümüzü bilgisayara aktardık, oradan da üretime dönüştürerek bu otomobili yürütmeyi başardık' düşüncesi var." ifadelerini kullandı. Arıkan, kendi otomobilini yapacak Türkiye'nin yetişmiş elemana ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, "Türkiye büyük araç fabrikalarını kurduğunda bu gençlerimiz oralarda tasarım ve üretim mühendisi olarak kilit rol oynayacaklardır. Buna inanıyoruz. Amacımız özgüveni yüksek nesiller yetiştirmek." dedi.

OTOMOBİLİ ALMAK İÇİN ÜSTÜNE YATTI

Pars'ı tasarlayan öğrencilerden Kaan Alkan ise otomobilin tasarımıyla ilgi çektiğini dile getirdi.

Çalışmaları sırasında ilginç olaylarla karşılaştıklarına değinen Alkan, "Parkura götürdüğümüz sırada aracımızı gören bir kişi, 'Ben bu arabayı çok beğendim, bunu bana satın' dedi. Biz de teklifini nazikçe geri çevirdik. Kaportanın üzerine yatıp ısrar etti. 'Şu an satılık değil' dedik. Bu proje sayesinde güzel arkadaşlıklar kurduk. Birçok üniversiteyle karşılıklı danışıyoruz. Sosyal medyada kurduğumuz gruplarla yakın temas halindeyiz." şeklinde konuştu.