Prof. Dr. Ali Akpınar
Hepsi sendendir Allah’ım!
Ettahıyyâtü lillahi vessalavâtü vettayyıbât diyerek başlıyoruz söze. Dilimiz, bedenimiz ve malımızla yaptığımız/yapacağımız tüm ibadetler Senin içindir, Sanadır ve Sendendir Allahım. Çünkü biz söz verdik Sana, yalnızca Sana ibadet eder ve sadece Senden yardım dileriz diye. Yine bizler, namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir diye pekiştirdik akdimizi.
Önce tüm kulluğumuzun Sana olduğunu ikrar ediyoruz. Namazımız, kulluğumuz, hayatımız ve ölümümüz Senin içindir ve Sanadır. Sadece Seni, Rab olarak kabul ediyor ve kulluğumuzu yalnızca Sana hasrediyoruz. Bunun için Allahım, yalnızca Senin için namaz kılar, sadece Senin için oruç tutar, yalnızca Sana kulluk eder ve yalnızca Senden yardım dileriz. İbadete yalnızca Sen layık olduğun için, Senin rızanı kazanmak için, kulluğumuzu Sana hasretmek için yalnızca Sana ibadet ederiz.
Biliyoruz ki Sultanların huzuruna eli boş gidilmez, gönülden kopan güzel şeylerle, güzel hediyelerle geldik. Bizler de bir yandan Eli boş gidilmez gidilen yere/ Boş gelmedim Ya Rab, ben suç getirdim. Dağlar çekemezken o ağır yükü/ İki kat sırtımda pek güç getirdim diyerek aczimizi itiraf ediyoruz. Öte yandan yaptığımız ve yapacağımız ibadetlerimizle Sana geldik, onları Sana arz ederek, Sana sunarak huzurunda duruyoruz. Kulluğuna kabulümüzü dileyerek, bağışlanmamızı umarak.
Ve yaptığımız yapacağımız tüm ibadetlerin Senden olduğunu itiraf ediyoruz. Hepsi Sendendir, Senin lutfunladır. Şöyle ki bizleri en şerefli varlık olarak yarattın, nimetlerinle donattın. Kendini tanıttın, mümin Müslüman kıldın. Bu bereketli aylara bizleri Sen eriştirdin, bu mübarek ayları bize lütfettin, onların kıymetini bilenlerden eyledin, değerlendirme fırsatları tanıdın. Zira biz biliyoruz ki bu aylara erişmeyebilirdik, onları değerlendirmeyen nasipsizlerden olabilirdik. Sonuçta bizler, Seni biliyor, Seni tanıyor, Sana kulluk ediyorsak bütün bunlar Sendendir, Senin lutf u keremin sayesindedir.
Şimdi şu mübarek ayı uğurlarken, onun peşinden gelen mübarek bayram günlerini karşılarken Sana döndüğümüzü, her zaman ve her şeyimizle Senin olduğumuzu bir kez daha tekrar ediyor, kulluğunda dâim ve kâim kılmanı diliyoruz.
1428 Nolu Ramazan Okulu’nun mezunları olarak, bu okuldan aldığımız ruhu, Kur’ân ruhunu, Oruç ruhunu, namaz ruhunu, infak ruhunu Ramazan’dan sonra da yaşatma konusunda bize güç kuvvet, azim ve kararlılık ver Allahım! Çünkü biliyoruz ki ruh, yaşamalı ve yaşatılmalıdır. Yaşamayan ruh, ruh değildir. Yine biliyoruz ki bu ruh yaşarsa, bizim Müslümanlığımız da yaşayacaktır. Ve biz inanıyoruz ki Ramazan’ı güzel, bereketli geçenin, tüm senesi güzel ve bereketli geçer. Ve yine biliyoruz ki Dünyası Ramazan olanın, ahireti bayram olur. Ya Rab, bizleri de rızana ermiş, razı olduğun ol bahtiyar zümreden eyle!