Dünya haritasını önümüze açıp Müslümanların yaşadığı coğrafyaların bir dökümünü çıkartacak olsak, işaretlemediğimiz kıta ve ülke kalmadığını görürüz. Bu, hem gurur verici hem de sorumluluğumuzu arttırıcı bir durum.  Bunun gurur kısmını hiç şüphe yok ki bir buçuk milyarlık İslam âlemi kendi dünyasında yaşıyor ve mutlu oluyordur. Sorumluluk kısmında ise, tüm Müslümanlar adına hizmet veren kuruluşlar var. Bu kuruluşlar yaşadığımız bu gururun devam etmesi ve daha diri olması için olanca gayretleri ile çalışıyor ve çabalıyorlar.

İHH, bunların içerisinde alanında en özel ve bir o kadar verimli çalışmalar yapan bir kuruluş. İsminin açılımından da anlaşıldığı gibi insanı merkeze oturtan bir vakıf. İnsanların bir bir mamur olmasının, toplumun ihya olması anlamına geleceğini ortaya koyan bir vakıf. Türkiye içindeki gayretleri kadar, yurtdışında da faaliyet ve bağlantıları olan bir vakıf olmasından dolayı, İslam kardeşliğine ve ümmet olma bilincinin fark edilmesine olağanüstü katkı sağlamaktadır. Geçen yıl tam 100 ayrı ülkeye Türkiye’den seferber olarak, kurban bayramında kurban bağışlarının kesim organizasyonunu yaptı. Dünyanın muhtelif coğrafyalarındaki Müslümanların kurban bağışlarını, yine dünyanın başkaca coğrafyalarındaki başkaca Müslümanlara ulaştırdı. Bunu ulaştırırken hem kasten hem de taammüden İslam kardeşliğini ve ümmet bilincini pekiştirdi. Bu yüzdende biz, böylesi yüz akı vakıf ve derneklerimizin, tüm dünyaya yayılmış Müslümanların gururu olduğuna inanıyoruz.

Ümmet bilincinin ve İslam kardeşliğinin yerleşmesine katkı sağlayan bu vakıf ve derneklere karşı sorumluluklarımızın olduğunu biliyoruz. Onların gayretlerini pekiştirecek katkıları yapmaktan kaçınmamamız gerektiğine hepimiz inanıyoruz. Bu inancımızı da eyleme dökerek somutlaştırmamız gerekiyor. İHH bu sene Allahın(cc) izniyle 111 ülkede kesim yapacağını ilan etti. Geçen seneye göre 11 ülke artışı olmuş. Bu olağanüstü bir şey… 111 ülkeye Türkiye’den seferber olup binlerce kurban kesimini organize etmek müthiş bir organizasyon. Bu aynı zamanda 111 ülkede İHH nın 111 kardeş kuruluşu var anlamına da geliyor. Çünkü İHH, kesim yaptığı her ülkede kesimi, kardeş bir yardım kuruluşu nezaretinde gerçekleştiriliyor. Bunun İslam kardeşliği ve ümmet bilincinin yerleşmesi ve gelişmesinde ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz. Bu, müstekbirler tarafından yıkılmaya çalışılan kardeşliğimizin yeniden fark edilmesini sağlamak hareketidir. Bu kendi başına bile değerlendirilse olağanüstüdür. Kaldı ki İslam düşmanlarının ayrıştırmaya çalıştığı İslam kardeşliğinin yeniden hem de çok sağlam bir bağla ihyası olduğunu da bilirsek bu hareketin değer ve stratejisi daha bir belirgin ortaya çıkar. Kâfirlere ait benzer kuruluşlar Dünyanın her tarafında ve özellikle İslam coğrafyalarında cirit atıyor. Maalesef bizim İslami kaygıları çeken devlet sayımız neredeyse yok denecek kadar az. O yüzden kâfirler gibi bu organizasyonları devlet destekli yapamıyoruz. Yapan gönüllü kuruluşlarında bizim maddi ve manevi katkılarımıza ihtiyaçları var.

Bizim adımıza cihad ederken yanında olamadığımız, bizim için işkence ve zulüm görüp sürgüne giderken eşlik edemediğimiz, hapislere girip ömürlerini dört duvar arasında geçirirken kavgalarına tanıklık edemediğimiz, gözü yaşlı yetim ve dullarının yanında olamadığımız insanların bölgelerine, hiç olmazsa kurbanlarımızı göndererek katkı sağlayalım. Onlarla aramızdaki bu kopukluğu tamir etmeye çalışan kuruluşların gayretlerine bizde ortak olalım. İHH bunlardan birisi ve en önemlilerinden. Bu yıl 111 ülkeye gidilecek. Binlerce kurban kesimi yapılacak ve ümmetin dul ve yetimlerine aciz ve muhtaçlarına Türkiyeli Müslümanların selamı ile et dağıtılacak. İçi et dolu bu poşetlerin üzerine gülden selamlarımızı eklemek bizim elimizde. Bedenlerimizle birlikte olamadığımız kardeşlerimizin, kurban bedelleri ile yanlarında olabiliriz.

Bende bu kurban bayramında inşallah İHH nın görevlisi olarak Lübnan’a gidiyorum. Oradaki Filistin mülteci kamplarında gerçekleşecek kurban kesim organizasyonuna katılacağım. Bu şahsım adına gurur verici bir şey. Böylesi bir hizmetin herhangi bir yerinde olmak şereftir. Bu şerefi bana bahşeden Allah’ıma hamdolsun. Bu organizasyonun neresinde durursa dursun herkesten Allah(cc) razı olsun. Bu çok kıymetli bir hizmet.

Bu kıymetli hizmete katkı sağlamak için İHH’nın genel merkezi ile iletişime geçebileceğimiz gibi, İHH Konya temsilciliği ve Konya AYDER’le de iletişime geçebiliriz. İster İHH merkez, ister AYDER olsun kurban bedelini nereye yatırırsak yatıralım ama hiç değilse ikinci kurbanlarımızı bağışlayalım. Bu bağışların sadece et anlamına gelmediğini biliyoruz. Türkiye’den böylesi bir yardımlaşmanın 111 ülkeye dağılması çok anlamlı ve bu anlama katkı sağlamakta bir o kadar onur verici.