Ümit Savaş Taşkesen
İllet
Geçtiğimiz hafta TYB Konya Şubesi’nde Akif Kuruçay’ın seçkisiyle “Kesebilene Kısa Film” gösteriminde izlediğim bir filmin adı İllet. TV, belki de doğrudan medya eleştirisi sayılabilecek kısa bir film. Benim oldukça fazla hoşuma gitti. Teması, mesajı, kısıtlı bir imkanla da olsa çekimi, ama daha çok mesajı hoşuma gitmişti. Bu kısa filmin yönetmeninin de ayrıca Konya’da Selçuklu Belediyesinde doktor olan Mustafa Kılınçel olması da şaşırtıcı bir güzellik. Meğer hemen yakınımızda kısa filme ilgi duyan, çeken ve oynayan değerli bir insan varmış. Bu vesile ile Mustafa bey’e tebriklerimi iletiyorum.
YAVAŞLA
Kemal Sayar’ın “Bu dünyadan bir defa geçeceksin YAVAŞLA” adlı kitabı Timaş Yayınlarından çıkmış. Bilgisayarından otomobiline her şeyin en hızlısına tutkun olduğumuz bir dönemde bu yavaşla çağrısı önem ve anlam kazanıyor. Yavaşla’yı yavaş yavaş okumak lazım. Sayar’ın psikiyatriden düşünce dünyası ve felsefeye, modernizmden edebiyat, öykü ve şiir alanına geniş ve derin bir ilgi/bilgi alanı var. Alanlararası bunca birikimden damlayarak oluşan bu kitabı dikkatinize sunuyorum. Bütün Kemal Sayar kitapları da okunabilir bence.
ÇEŞME DEMİŞTİK
Koski’nin tatlı su çeşmelerinin yerden yüksekliği meselesi ile ilgili bir yazı yazmıştık hatırlarsanız. Yazıda değindiğimiz konuyla Koski Genel Müdürü Sayın Ahmet Sorgun sağolsun ilgilenmiş ve bizi aradı. Konuyla ilgili ekibiyle bir görüşme yapacaklarını, ilk anda birisi dolum birisi de içmek için olmak üzere iki çeşme takılabileceği gibi bir çözüm önerisi düşündüklerini belirtti. Güzel, pratik bir çözüm. Belki araştırma ekibi ile bundan daha da iyi bir çözüme de ulaşılabilir. Bakalım görelim. İletişim ve önerilere, eleştirilere açık bir yönetici profili insanın her zaman yıldızını parlatır. Şehrin ve ülkenin değerini yüceltir.
LALE KONUSU
Metal lalelerle ilgili yazı konusunda da Hayat Tostçusu Hasan Basri Bey aradı. Genel olarak insanların eleştirmek için aradığını belirtirken o memnuniyetini ifade etmek için aramış. Levhalara yazılması gereken ismin şahıs ismi olmaktansa tüzel kişilik ismi olması gerektiğini belirtti. Şahısların geçici kurumların kalıcı olduğunun altını çizdi. Birçok insanın tabela ve reklam vergisi verdiğinden bahisle bu levhalardaki isim yazma mevzuunun reklam vergisine tabi olup olmadığını sordu. Bilemem ki!
SAADET, SONRA
Numan Kurtulmuş, tek aday olarak girdiği seçimde (yazı yazıldığı anda sonuç kesinleşmiş değildi) muhtemelen genel başkan seçilmiştir. Bu camiaya hayırlı olmasını diliyorum. Bu, bu harekete bir ivme, vizyon, açılın, yenilenme, diri bir söylem getirebilir mi? Bilmiyorum. Birkaç yıl önce yazdığım (Saadet Ne Zaman?) bir yazıyı yeniden hatırladım. Bu başkan değişikliğinin ardından ikincisini yazma zamanının geldiğini düşünüyorum artık. Bu da önümüzdeki haftaya müstakil bir yazı konusu olsun artık. O yüzden Saadet sonra, haftaya diyorum.
GÖRÜN
Pazar günü Muhacir pazarının biraz arka kısmında kurulan ikinci bir Pazar mevcutmuş. Güvercin pazarı. Taklacı, cin kara, baştan kara, İstanbullu, kırkkuyruk gibi çeşitli isimler alan kuşları, kuşlarla ilgilenen insanları, tavşanları bir arada görebileceğiniz farklı bir yer. Gezin bir Pazar alışverişi esnasında. Hayvanlaşmış insanlarla iç içe yaşamaya alışırken hayvanlardan yalıtılmış bir hayat yaşıyoruz! Hele de çocuklar. Hayvanları mavi ekrandan görüp tanıyorlar ancak. Onlar için de farklı bir deneyim olur.