Dünya için 1945, bölgemiz için 1948 bir dönüm noktasıdır.

1945 yılında biten 2.Dünya Savaşı'ndan sonra ülkeler hızla toparlanma, yaraları sarma sürecine girdiler.

2.Dünya Savaşı'nın bitmesini bekleyen Batı, hemen akabinde 1948 yılında bölgenin kalbinde İsrail Devleti'ni kurdular.

Savaşın yıkımından en az etkilenen ABD süper güç liginin en şanslı ülkesiydi.

II.Dünya Savaşı'nın sebebi olanlar hiç ders almamış gibi hinterland oluşturma yarışına girdiler.

Savaşta ağır yara almış olan İngiltere, ABD'nin tek süper güç sürecinde onun karşısına Sovyetleri çıkardı.

ABD'nin ekonomik ve siyasi ilişki başlattığı ülkelerde sosyalizm yanlısı liderlere ihtilal yaptırdı.

ABD diğer kıtalarda ki bu Hinterlandlarını kayıp edince bölgemizde yoğunlaştı. Bölgemiz ABD, İngiltere, Fransa ve SSCB'nin güç, müdahale, yarış, çatışma alanı oldu.

İngiltere Arap Yarımadasın da kurdurduğu krallıklar üzerinde etkiliydi.

ABD; Türkiye, İran, Irak, Suriye, Ürdün, Filistin, Mısır'ı Hinterlandı olarak seçti.

İngiltere bu ülkeler üzerinde ABD etkisini engellemek için Sovyet rejimiyle birlikte hareket etti.

ABD aynı zamanda da İsrail'in menfaatlerine hizmet eden stratejiler izledi.

Irak'ın kuzeyinde KDP,KYP'i kurdurdu. Peşmergeleri silahlandırdılar, eğittiler, para yardımı yaptılar.

Suriye'de PYD, Türkiye'de PKK, İran'da PJAK'ı kurdurdular.

Amaç İsrail'i rahatlatmak, tehdit edilmesini önlemek, korkularını gidermekti.

Yanıbaşında ki Mısır'ın istikrarlı varlığını tehdit olarak gören İsrail, ABD ve İngiltere ile birlikte hareket etti.

Onlarca yıl içinde yapılan savaş ve saldırılar sonucunda Mısır'ı Camp David anlaşmasıyla durdurdular.

Türkiye'nin Mısır'a desteğini önlemek için 1960 darbesini yaptırdılar. Devamında da iç meselelerimizle bizleri meşgul ettiler.

İngiltere 1960-1980 yılları arasında, ABD'nin Türkiye üzerinde ki etkisini kırmak için, Sovyetlerle iş birliği yaptı. Sovyetlerden güneye estirilen sosyalizm rüzgarı Türkiye üzerinde solcu devrimci yağcıları bıraktı.

Ülkemiz sağcı-solcu kamplarına ayrıldı. 20 yıl süren sağ-sol çatışmalarında 5 bin insanımız yaşamını yitirdi.

1979 yıllarında bölgemizde yeni bir sürece girildi.

Sovyetler 24-12-1979 da 100.000 e yakın askerle Afganistan’a girdi. Amaç, milliyetçi muhafazakar ayaklanmayı bastırıp kendi yandaşlarının iktidarını devam ettirmekti.

12-02-1979 da İran'da devrim- ihtilal oldu. Onlarca yıl sürgünde yaşadığı Fransa'da ki çadırından Şah Rıza Pehlevi yönetimine karşı halkı örgütleyen A. Humeyni İran İslam Cumhuriyetini kurdu.

Şah Rıza Pehlevi zamanında İran bu bölge dışındaki tüm ülkelerin, batının ve İsrail'in müttefikiydi. Bu ülkelerin istihbarat ajanları ve bürokratları bölgeyi buradan kontrol ederlerdi.

Bu önemli iki gelişme İsrail, ABD ve İngiltere'nin, Sovyetler karşısında 2-0 mağlup olmalarına neden oldu.

Tam bu sıra da İngiliz Aklı devreye girdi.

ABD, İsrail, Fransa ve İngiltere aynı masa etrafında yeni bir strateji belirlemek ve birlikte hareket etme kararına vardılar.

Bölgede yapacakları operasyonlarına başlamadan önce Türkiye'nin müdahil olmasını önlemek, Sosyalizm rüzgarını kesmek, normalleştirmek ve sakinleştirmek için 1980 Askeri Darbesi'ni yaptırdılar.

Kendilerine kapılarını kapatan, tüm anlaşmaları iptal eden İran'ın yeni rejimini zayıflatmak ve cezalandırmak için İran ile Irak'ı savaştırdılar.

İRAN- IRAK savaşının nedeni; İsrail'i Irak tehdidinden, Irak'ı da Saddam'dan kurtarmak ve zayıflatmaktı. Kaybettikleri İran müttefikliğinin yerini dolduracak yeni müttefik olarak Irak'ı seçtiler.

Afganistan'da Sovyet işgalinin genişlemesini engellemek ve durdurmak için, ABD'nin önderliğinde milliyetçi Afganlılara lojistik, eğitim, strateji, silah ve para yardımı yaptılar.

Sovyet işgali karşısında yapılan bu mücadele sonucunda Taliban ve El-Kaide büyük bir güce dönüştü.

Bölgemizde 1945-1948 de başlayan süreç yeni bir döneme giriyordu.

11 Eylül 2001 tarihinde ABD'de ikiz kulelere, Pentagon'a ve Beyaz Saray'a büyük bir saldırı düzenledi. İkiz kuleler yerle bir oldu. 3000 e yakın kişi yaşamını yitirdi. ABD'li yöneticiler ve halk günlerce üzerlerinden atamadıkları bir şok yaşadı.

11 Eylül saldırısı ABD içerisinde etkili güçlerin ABD yöneticilerini bölgemizde yeni operasyonlar yapmaya yönlendirdi.

İlk operasyon Nato öncülüğünde Afganistan'a yapıldı.

Amaç Taliban'ı ve El-Kaide'yi zayıflatıp durdurmaktı. AMAÇ; Bölgedeki petrol kaynaklarını ve Çin'i daha yakından takip etmekti.

II. Operasyon, müdahale, 20 Mart 2003'de Saddam'ı devirip Irak'ı özgürleştirmek için yapıldı. Fakat Irak değil İsrail özgürleştirildi. 8 yıllık işgal sürecinde 2 milyon Irak'lı yaşamını yitirdi.

ABD, 2003 Irak işgalinden 4 yıl önce ön hazırlıklara başlamıştı.

Operasyona kuzeyden yapmayı düşündüğünden Türkiye üzerinde yoğunlaştı. Türkiye'nin güneydoğusunu lojistik üs olarak kullanmak, operasyona Türkiye'yi razı etmek ve karşı çıkmasını önlemek için 1999 yılında Abdullah Öcalan'ı, teslim etti.

Amaç Irak'ın kuzeyini normalleştirmek, sakinleştirmek, bölgeyi güvenli hale getirip müdahaleye hazırlamaktı.

Bölge ülkeleri bu gibi durumlarda onların çekip gideceklerini kendilerinin burada kalacaklarını hiç unutmadılar.

Bölgemizde son 60 yıl böyle geldi geçti.

''NE ZULMEDİNİZ NE ZULME UĞRAYINIZ.'' HZ. MUHAMMED (SAV)