M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

İşadamları sınıfta kalıyor

Uzun zamandır görmediğim bir arkadaşım geldi ziyaretime…

Birlikte mesai yaptığımız da olmuştu…

Bünyesinde şehirlerarası otobüs işletmeciliğinden yıldızlı otellere kadar pek çok yatırımı bulunan bir firmamızın petrol istasyonlarının birinde çalışıyordu…

Aldığı ücret öyle çok bir şey değildi ama geçinip gidiyordu…

Bayramdan önce ‘kriz var’ deyip yol vermişler…

“Önümüzde bayram var, biraz daha bekleyelim” dememişler…

Hatta öncesinden “Kendine bir iş bul” diye uyarıda bile bulunmamışlar.

Bayramlarda patronlarından ikramiye bekler ya işçiler, bunun ikramiyesi de ‘işsizlik’ olmuş…

Ne tazminat ne de başka bir şey…

Bu sadece bir hikâye…

Başka neler oluyordur bu şehirde kim bilir.

Kriz ortamlarında neden ilk önce 300-500 YTL ile çalıştırılan insanların ekmeğine göz dikilir bilmem…

5-10 yıl boyunca az bir parayla istifade ettiğin adamın çoluğunu çocuğunu düşünmeden birden kapıyı gösteriveriyorsun…

Oysa yaşantılara baktığında hiç de öyle kriz falan yok…

Birkaç tane son model otomobil kapının önünde bekliyor…

Eşin ve çocukların arabaları da cabası…

Allah mülkü senin tasarrufuna vermiş…

Yiyeceksin, bineceksin…

Ne diyebilirim ki…

Yalnız insaf et, kriz bahanelerine kurban ettiğin insanlar sağlıyor bu ülkedeki ekonomik döngüyü.

Piyasalardan kestiğin her delikli kuruş, senin işletmelerinin de yolunu tıkayacaktır…

Bir de; işçi çalıştırmak israf değildir ki…

İsraf edilen şeylere bir bak, onları önle…

Önle ki dünyan ve ahretin kurtulsun…

İŞLETMECİLERE İNSAF DERSİ VERİLSİN

Konya Ticaret Odası, Sanayi Odası, Esnaf Odaları Birliği, iş adamları dernekleri biraz daha gayret etmeliler…

Bu dernekler ve teşkilatlar iş adamlarından örülü olduğu için belki de ‘işçi’ sınıfının derdi pek umurlarında değil…

Oysa buraların başında bulunan her isim ‘alınteri’nin kıymetinden bahsedebilecek birikimde…

Şu halde, çeşitli toplantılarla eğitilmeye çalışılan işletmelere ‘insaf’ dersi de verilmeli.

Devletten teşvik kredileri bekleyen sanayicilerimizin, işadamlarımızın Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan’ın sözlerinden pay çıkarması gerekiyor.

Çağlayan, “Finans kesimi Mevlana gibidir. Vatandaştan alır sanayiciye verir, tavuk gibi üzerinde yatmaz” demişti…

İşadamlarımız da çalıştırdıkları işçilerle birlikte edindikleri birikimlerinin üzerine tavuk gibi yatmamalılar, bir yandan alırken diğer yana vermeliler.

KONYA UCUZ ŞEHİR!

Yılarca Konya’nın ucuz bir şehir olduğunu söyledik durduk…

“İstanbul’da 1000 YTL’lik bir işte çalışacağına Konya’da asgari ücretle çalış daha iyi” dedik.

Dedik de ne oldu?

Konyalı işadamları hiç darılmasınlar ama Konya’nın ekonomik işleyişini çok ucuzlattılar.

Önceki gün Konya’nın nüfusunun en çok azalan il olduğunu yazmıştım ve bunun nedenini birilerine sormuştum ya…

Bunun cevabı aslında burada saklı…

Artık insanlar büyük denizlerde boğulmayı göze alıyorlar.

Konya, maalesef emeğin hakkını hakkaniyetle veren bir şehir değil.

Bugün Şeb-i Arus…

Ne diyordu Mevlana:

“Cömertlikte, yardım etmede akarsu gibi ol.”

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum