Dr. Faik Özdengül
İşaret Taşları
Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık. Beled. (1-4)
Şaşırmayalım ve şaşkınlık içinde olmayalım, dengemizi kaybetmeyelim diye yazdım yukarıdaki Ayet-i Kerime'yi.
Dengenizi yitirdiğiniz, hastalandığınız, güçten düştüğünüz, sersemlediğiniz anları düşünün. Çok küçük darbeler bile sizi yıkmaya yeter böyle durumlarda. Bastığınız yeri göremez, etrafınızda olan biteni kavrayamaz, duyduğunuz anlayamaz ve doğru değerlendirmeler yapamazsınız.
Size zarar vermek isteyenler, bunu kolay yapabilmek için önce dengenizi bozmak ve dayanıklılığınızı azaltmak isterler.
Bir saldırı söz konusu olduğunda öncelikle metanetinizi korumanız ve dayanıklı olmanız gerekir. Bir ok atılıyorsa elinizde bir kalkan olması işinize yarar. Bombalar geliyorsa üstünüze bir sığınak hayat kurtarır.
Bulunduğunuz yerin bir haritası varsa ve oraya ait bilginiz varsa hareket imkanınız artar.
Yaşadığımız yer dünya.
Orada geçireceğimiz günler ömür ve sonu var.
Ömür yürünmesi gereken bir yol ve meşakkatli. Bu bilgilere önceden sahip olmak hayatı doğru düzgün yaşamayı, yolu sağlıklı ve dayanıklı ve verimli yaşamayı sağlar. Çünkü ne ile karşılaşacağınızı bilmek sizi hazırlıklı kılar. Yaşamak zor ve meşakkatlidir.
Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve temiz olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır. Bakara.168.
Yürüyüşü kolay kılmanın bir başka yolu da iyi yol arkadaşıdır. Kötüsü de var çünkü.
Kılıktan kılığa giren, içinize vehim ve korku salan, dedik odu yapan, kurnaz yoldan alıkoyucular şeytandır ve insan kılığındadır çoğu kez. Seni Dosttan ve yoldan alıkoyan her şey, her düşünce, her algı şeytandır. Dikkatli ol.
Yolun ve yürüyüşün bir hedefi olmalı. O da Dost'a gitmek ve O'nun rızasına ve sevgisine ulaşmaktır. Gerisi lafı güzaftır. Kim bundan alıkoyuyorsa sembolik şeytandır. Hac'da neden sembolik şeytan taşladığımızı düşünelim. İyi bir yol yürüyücü, iyi ömür sürücü yolda şeytan taşlamak zorunda da kalacaktır çünkü.
Yola çıkarken hazırlık yapmak esastır. İnsan her an yeniden ve yeniden yola çıkmalı ve hep yolda olmalıdır.
İşaret taşları olmalı.
İşaret taşlarını, haritasını kaybedenin dengesi bozulur ve algı operasyonuna, vehimlere açık hale gelir. Başı döner, sersemleşir, dostu düşmanı ayıramaz hale gelir.
Aynı düşünce ve hisleri taşıyanlara millet denir. Ortak tefekkür ve ortak tahassüs derler eskiler buna.
Milletçe yürümek yalnız yürümekten evladır.
Yaşadığımız günler Millet vasfından uzaklaştığımızı gösterdi. Düşüncelerimiz, hislerimiz ve işaret taşlarımız farklılaşmış bunu gördük. Bunu görmek, ne yapmamız gerektiğini de göstermiş oldu bir yandan.
Bizi hangi düşünce ve hisler başarılı, güçlü ve dengeli kılmışsa önceden, onlarıa yönelmek. Yapacağımız şey bu. Bilineni yeniden keşfetmek zaman kaybı.
(Ey Muhammed!) De ki: “Ey insanlar! Şüphesiz ben, yer ve göklerin hükümranlığı kendisine ait olan Allah’ın hepinize gönderdiği peygamberiyim. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O, diriltir ve öldürür. O hâlde, Allah’a ve O’nun sözlerine inanan Resûlüne, o ümmî peygambere iman edin ve ona uyun ki doğru yolu bulasınız.” Araf. 158.